Gökkuşağı

Görüşme

yengec_yay İçin...

Keyifli Okumalar 🌈

Baekhyun

Evden çıkıp kafeye kadar beklemeden, yolda giderken aradım Luhan'ın telefonundan aldığım numarayı.

"Alo?"

Duyduğum uykulu ve çatlak ses heyecanlanmam için erken bir saat olduğunu söylüyordu bana.

"Aaa merhaba, kusura bakmayın sabah sabah rahatsız ettim ama sizinle bir konuda konuşmak istiyordum"

Birkaç saniye ses gelmeyince acaba tekrar uyudu mu diye şüpheye düştüm bir an.

"Alo?"

"Bayım siz kimi aramıştınız?"

"Chanyeol'ü aramıştım ben. Yanlış mı aldım acaba numarayı?"

Son cümlemi kendime karşı kurmuştum aslında.

"Yok doğru ama kimsiniz siz?"

"Ah kendimi tanıtmayı unuttum. Ben Baekhyun. Luhan'ın ev arkadaşı. Dün kafede tanışmıştık."

Duyduğum birkaç hışırtı sesinden sonra daha açık ve ilgili bir ses tonuyla karşılaştım.

"Hatırladım. Ama benimle ne konuşmak istiyorsunuz?"

"Luhan ve Sehun ile ilgili. Zamanınız varsa dün geldiğiniz kafeye gelebilir misiniz? Ayrıntıları orada anlatmak daha iyi olacak"

Bir süre düşünme aşamasına girmiş olacak ki yeniden sessizlik oldu.

"Peki tamam. Ne zaman geleyim?"

"Saati size kalmış. Ben hep o kafedeyim zaten. Ama eğer yanınızda üçüncü arkadaşınız da olursa çok daha iyi olur."

"Tamam o zaman bugün akşamüstü geliriz biz."

"Çok iyi. Anlaştık o halde. Görüşmek üzere Chanyeol"

"Görüşürüz, Baekhyun"

Kuru sesine takılmadan kafenin önünde araçtan indiğimde bugünün iyi geçeceğine inanıyordum. Ve bu inancım Luhan ve Sehun için de iyi şeyler olacağı yönünde gelişiyordu. Hemen Kyungsoo'ya da saati bildirip zamanında burada olması gerektiğiyle ilgili birazcık tehdit dolu bir mesaj attım ve kafeye girdim.

Şimdi tek yapmam gereken Chanyeol ve diğer arkadaşını beklemek olacaktı.

~~

Chanyeol

Sabahın bu saatinde küfrederek açtığım telefondan hiç beklemediğim şeyler duymak haliyle şaşırtmıştı beni. Baekhyun olduğunu öğrendiğim çocuk Sehun ve Luhan ile ilgili olduğunu söylediğine göre o da bu ilişki ile ilgili bir şeyler düşünüyor olmalıydı. Kafamı iki yana sallayarak oturduğum yatakta doğrulup ayağa kalktım. Ayağımda her gün sabah hissetmeye alıştığım sızlama ile banyoya doğru yol aldım. Birkaç sene önce gerçekleşen sakatlanmanın bir başka hediyesiydi bu sızlama da. Sıcak bir duş ve ağrı kesici krem iyi gelecekti sızlamasına.

Duştan çıktıktan sonra aşağı inip etrafa bir göz attım. Henüz kimse yoktu ortalarda bu saatte normal olarak. O yüzden ben de mutfağa girip bir şeyler hazırlamaya başladım. Evin aşçısı gibi bir şey olmuştum bu evde ve halimden memnundum açıkçası. Yemek yapmayı, mutfakta olmayı seven birisiyim ben.

Son tabağı da masaya yerleştirip yukarı kata çıkarken önce Jongin'in odasına daldım. Birkaç tıklama ile uyanmayacağını bildiğimden odasına aniden dalıp kendimi direk üzerine attım.