( Onur 'un anlatımı ile...)
" Lan oğlum... bir daha o kızın adını, o gevşek ağzına almayacaksın." Ne yaptığımı, neden bu kadar sinirlendiğimi anlamadan Alp 'i dövüp ona bağırıyordum.
" Sana ne lan, sana ne?" Sana ne mi dedi o?
Beni tutan arkadaşlarımı sinirle itip Alp 'in üstüne yürüyüp yakasından tuttum ve kafa attım." Bir daha seni o kızın adını söylerken , yanında dolaşırken görürsem ve hatta duyarsam o zaman bu yaşadıklarının bin katını yaşarsın."
Alp yerde oturmuş burnunu tutuyordu. O kafasını sallayınca sinirle ve hızla askılıktan ceketimi alıp koridora çıktım. Yangın merdivenlerine doğru ilerledim. Kapıyı açıp merdiven basamağına oturdum.Her şey nasıl gelişti ben bile anlamadım.
Okulda hatta yan sınıfımızda Nehir diye bir kız var. Bu şerefsiz Alp, kıza gidip çıkma teklifi etmiş. Kız da nazikçe 'istemiyorum' demiş. Tabii ben de bunu yakın arkadaşlarımdan öğreniyorum ve öğrendiğim gibi gidip Alp 'e dalıyorum. Sonrası aramıza girmeler, o şerefsizin bana kim olduğumu sormaları, benim daha da sinirlenmem falan.Şimdi siz onun gibi düşünüyor ve neden sinirlendiğimi soruyorsunuzdur.
Tam 4 yıldır Nehir 'e belli etmeden onu izliyorum. Galiba ondan hoşlanıyorum. Bilmiyorum... bilemiyorum...Hareketleri , tavırları ...
Onu her haliyle beğenmem ondan hoşlanıyor anlamına geliyorsa evet, ondan hoşlanıyorum.
Onu her erkekle konuştuğunda kıskandığım onu sevdiğim anlamına geliyorsa evet, onu seviyorum.
Onu her gördüğümde içimin gitmesi ona aşık olduğumu görteriyorsa evet, ona Aşığım!( Nehir 'in anlatımı ile...)
Yan sınıfta ki Alp 'in yanıma gelip bana çıkma teklifi etmesi ve benim onu reddettiğimden beri okulda bağırış, çağırışlar var. Aslında okulda çok kavga, gürültü olmazdı ama genelde olursa da yine yan sınıfta ki Onur tarafından olurdu.
Size biraz Onur 'dan bahsetmek istiyorum. Çok yakışıklı ve çok kavgacı birisi ve ayrıca okulda dördüncü. Okuldaki bütün kızlar onun bu kavgacı hallerini daha çekici bulsa da ben korkunç buluyorum ve hatta evet, ondan korkuyorum. Her ne kadar kendimi alamayıp, ona dalıp gid- pardon bakıyorsam da onunda bana baktığını görüyorum. Hem de ben her baktığımda. Yoksa ben bakmazken de bakıyor mudur?
Saçmalama o seni ne yapsın etrafında bu kadar kız varken?
Doğru...
İşte iç sesim. Genelde hep ama hep doğruları söyler ama ara sıra da yanıldığı olmadı değil.
( Ertesi gün..)
( Onur 'un anlatımı ile...)Her zaman ki gibi sabah uyandım. Babamla kahvaltımızı yaptıktan sonra arabama binip okula gittim. Arabadan indim, çantamı da alıp sınıfıma gittim. İçeriye girdiğimde herkes bana baktı. Tam yerime geçeceğim sırada sınıfın kapısı açıldı. Arkama dönüp kimin geldiğine baktım. Gelen babamın arkadaşı Bülent amca -yani okuldakilerin değişiyle okul müdürü-
Bülent amca bana kafasıyla koridoru gösterdi. Kafamı sallayıp peşinden gittim.
Beni müdür odasına kadar götürdü. Koltuğuna oturup konuşmaya başladı." Bak Onur oğlum seni çok severim bilirsin."
Kesin ya para isteyecek ya da müdür gibi davranacak. Yalandan gülerek kafamı salladım." Dün Alp ile kavga etmişsiniz. Alp bana gelip birkaç şikayette bulundu."
Böyle bir şey yapacağını biliyordum. Bülent amcanın konuyu nereye getireceğini anlamak için çatık kaşlarla ona baktım.
![](https://img.wattpad.com/cover/229532744-288-k278804.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Mutlu S.O.N
Ficțiune adolescenți- Sen ve ben bir papatyayız Nehir. Sen papatyanın yaprakları ben ise gövdesiyim. Kimse seni benden koparamaz.-