5 Hayal Tek Gerçek

Bölüm 12

Hey millet!! Süper bir geri dönüşle yılbaşında karşınızdayız. Upuzun bir bölüm yazdık sizin için.. Oy vermeyi unutmayın lütfen :) Mutlu yıllar!! Umarız dilekleriniz gerçekleşir ve güzel bir yeni yıla merhaba dersiniz…

Rüzgar, Eylül bayıldığında telaşa kapıldı. Biraz düşündükten sonra en mantıklı yolun anneannesi olduğu kararına vardı, verdiği bu kararla Eylül’ü arabanın arkasına koyduğu gibi doğru eve götürdü. Necla Teyze kapıyı açtığında hayretle,

‘’ Ne oldu oğlum?’’

‘’ Korkma anneanne, bayıldı sadece…’’

‘’ Tamam tamam. Sen salona yatır ben de birkaç ot kaynatayım’’. Rüzgar, Eylül’ü kanepeye yatırırken, Işıl Hanım Eylül’ü o halde görünce ani bir sinir krizi geçirerek Rüzgar’ın üzerine yürüdü. Rüzgar, Işıl Hanım’ı omuzlarından sarsarak,

‘’ Yaşadıkları ona çok ağır geliyor, onu anlamaya çalışın, sadece bayıldı. Sakin olun!’’ diye bağırdı. Işıl Hanım biraz olsun sakinleşerek kızının başına gitti. Saçlarını okşarken duyduğu mırıltı onu çok memnun etmişe benzemiyordu;

‘’ Rüzgar…’’ Şirinemiz kısa bir baygınlık geçirirken, Eylül’ün evinde bırakılan Aras, Toprak ve Güneş ecel terleriyle boğuşuyordu…

Güneş izbandut gibi adamı karşısında görünce panikle telefonu yere düşürdü. Telefonunun bataryası fayansın üzerinde kayarak telefondan ayrıldı. Güneş’in boğazına yapışan izbandut onu sıkıştırırken Aras ve Toprak salonda gergin anlar yaşamaya devam ediyordu. Salondaki izbandut evi incelerken aynı zamanda Aras ve Toprak’ı soru yağmuruna tutuyordu. Aras, adama ters bir şekilde,

‘’ Evi incelemeyi bitirdin mi kardeşim?’’ dedi. Adam yavaş adımlarla Aras’a döndü. Aras fırsattan istifade adamın toplarına dizini sıkı bir şekilde geçirdi. Adam yere düşer düşmez onu tuttu. Aceleyle arkasını dönerek Toprak’a yerdeki mermer bibloları göstererek,

‘’ İçerdekini indirebilir misin?’’ diye sordu. Toprak göz kapaklarını aşağıya indirerek verebileceği en sessiz ‘evet’ cevabını verdi. Aras bayılan öküzü kilere bağlarken Toprak bibloyu eline alarak mutfağa usulca girdi. Adamın arkasından sinsice yaklaşarak ensesinin köküne hızlıca gömdü. Adam bayılmayınca bir daha vurdu. Adam ayaklarının üzerine düşünce sağlam bir küfür edip Aras’a seslendi. Aras adamların silahlarını ve arabanın anahtarını alarak iki adamı da kilere bağladı.

Aras, Güneş ve Toprak salona gittiklerinde Aras’ın telefonu çaldı. Arayan Rüzgar’dı. Telefonun neden kesildiğini sorduğunda Aras telefonu Güneş’e uzattı ve  anlatmasını istedi. Rüzgar,

‘’ Ben Eylül’e haber vereyim. Telefon kesilince çok korktu, bayıldı. Evde şimdi, muhtemelen ayılmıştır.’’

‘’ Haber ver bize de, merakta bırakma, telefon bekliyoruz.’’

‘’ Tamam. Bir şey olursa beni ararsınız.’’ Rüzgar eve gittiğinde Eylül lavabodan çıkıyordu. Kapıdan girer girmez Eylül’ü gördü.

‘’ Zamanlaman harika! :)’’

‘’ Ne oldu? Niye ki?’’

‘’ Sana iyi haberlerim var. Aras ve Toprak adamları paketlemiş. Hepsi iyiler.’’ Eylül sevinçten Rüzgar’ın boynuna sarılırken Rüzgar onun saçlarının kokusuna içine çekip öptükten sonra,

‘’ Geçecek şirinem. Hepsi geçecek.’’

‘’ Teşekkür ederim…’’ Tatlı çiftimiz kapının eşiğinde sarılırken Işıl Hanım boğazını temizleyerek varlığını hissettirdi. Rüzgar ve Eylül sarılma modundan çıkarken, Işıl Hanım’ın celalleneceğini anlayan Necla Teyze yumuşak bir kahkaha atarak, Işıl Hanım’ım omzuna dokunup,