Zilin sinir bozucu sesi kulaklarını doldurduğunda koşar adımlarla kendini sınıftan dışarı atmıştı. Kucağındaki kitaplarını dolabına tıktıktan sonra metal kapağı sertçe iterek kapattı. Bugün içinde nereden geldiğini bilmediği bir öfke vardı.
" Calum! " koridorun sonundan ona seslenen yeşil saçlı arkadaşını gördüğünde yüz kaslarını gülümsemek için zorladı. Michael, sırtını dolaplara yasladıktan sonra genel olarak yüzüne hakim olan neşeli ifadeyle onu izledi. Calum'un sert yüz hatlarını gördüğünde kaşlarını çattıktan sonra keyifli ifadesi silinerek endişeye dönüştü.
" Sen iyi misin, dostum? "
" İyiyim. " kelimeler zorla dudaklarını terkettiğinde derin bir nefes aldı. " Sadece.. bir arkadaşım hakkında endişeleniyorum. "
" Bizden biri mi? "
" Hayır, şey o..-
" Yoksa bir kız mı? " Michael'ın keyifli ifadesi yüzünü bir kez daha ele geçirmişti. Ellerini yeşil saçları arasında dolaştırdıktan sonra dağılan saçlarını tekrar şakaklarına yapıştırmak istercesine çekiştirdi. " Sorun değil, şuan anlatmak zorunda değilsin. "
" Başka bir güne konuşma borcum olsun. " Calum gözlerini koridorun diğer tarafında duran kızdan ayırmadan mırıldandıktan sonra Michael'ın koluna görüşürüz dercesine vurdu. Adımları hızlanarak geçen gün ingilizce sınıfında gördüğü kızın yanına gitti.
" Hey, " diye seslendiğinde kız ile birkaç saniye için gözleri buluştu. Kız birkaç saniye için ona öylece baktıktan sonra koşarak insan kalabalığının arasına karıştı. Calum yüzünü kırıştırarak olanlara anlam veremiyorken cebinde duran telefonu titredi.
Anonim: Ne yapıyorsun?
Calum: okuldayım, fransızca sınıfına gidiyorum. sen?
Anonim: Ben de okuldayım, fransızca sınıfına gittiğine emin misin?
Calum: yine mi bir çeşit sapıklık yapıyorsun? #stalker
Anonim: Kes sesini. *üzgün surat emojisi*
Calum: peki
Calum: geçen gün sana bahsettiğim kızı hatırladın mı?
Anonim: İngilizce sınıfından olan mı?
Calum: evet onun için endişeleniyorum
Anonim: Neden?
Calum: sanki onun gözlerindede yardım çığlıkları görüyor gibiyim
Calum: senin bende gördüklerini
Anonim: Ah, anlıyorum.
Calum: ne o, beni kıskandın mı yoksa? *yan sırıtan emoji*
Anonim: Hiçbir şey bilmiyorsun, Hood.
Calum: bir şey biliyorum
Calum: kalbimin yavaş yavaş sana ait olmaya başladığını
Anonim: Biri #ucuzlaflar mı dedi?
Calum: siktir oradan bu gayet romantikti
Anonim: Kalbimi ucuz laflarınla kandırmaktan vazgeç.
Calum: laflarım ucuz değil
Calum: ve yalan
Calum: onları en derinden gelerek yazıyorum
Calum telefonunu kapattıktan sonra cebine geri koyarak fransızca sınıfına girdi. Anonimle konuşmalarını seviyordu gerçekten kalbinin en derinlerine ulaşan o gizemli kızı seviyordu. Yavaşça aydınlanan karanlıkları seviyordu. Ama ara sıra ciğerlerinin öyle sıkıştığını hissediyordu ki her şey tekrar ve tekrar en başa dönüyordu.
Dersten çıktıktan sonra telefonunu açtı, art arda gelen mesajlarla titreyen telefonu onu endişelendiriyordu. Anonimden gelmiş olan onlarca mesaj vardı.
Calum: heey
Calum: ne oldu?
Anonim: taNRIM CALUM GEBERİYORUM SANDIM
Calum: ne oldu?
Anonim: nefes alamıyorum saNKİ BİRİ CİĞERLERİMİN HAVA İLE DOLMASINI ENGELLİYOR
Calum: NE OLDU
Anonim: sana ihtiyacım var
Calum: nerdesin
Anonim: siktir calum söyleyemem
Calum: SÖYLE
Anonim: okuldayım
Calum: bir kez olsun dediğimi yap
Anonim: ikinci kat, a koridorundaki kızlar tuvaletindeyim
Calum: SİKTİR
Calum telefonunu cebine attıktan sonra sanki tüm yaşamı buna bağlıymış gibi merdivenlere doğru koşmaya başladı. İkişer üçer çıktığı merdivenleri geride bırakırken nefeslerinin kesilmesini umursamıyordu. Bacaklarında kalan son bir güçle a koridoruna doğru koştu, önüne çıkan insanları bir bir kenara itiyor kalabalığın onu yutmasına izin vermiyordu. Kızlar tuvaletinin önüne geldiğinde bir kaç saniye için duraksadıktan sonra kapıyı geriye ittirerek içeri girdi. Onun içeri girmesi ile ayna önündeki bir kaç kız küçük çığlıklar ve homurdanmalar eşliğinde dışarı kaçıştılar. O ise tek tek tüm kabinleri kontrol etmeye başladı.
yeni yılın ilk bölümü bu kadar kötü olduğun için üzgünüm:(
Multimedyada öneri parça var: Troye Sivan - Touch (Ayrıca trxye albümünün tamamını dinlemenizi öneririm)
