Calum: seninle konuşmaya ihtiyacım var
Calum: ihtiyacım olduğunda hiç yoksun
Calum: çok değişik şeyler oluyor
Calum: kalbim atıyor, çok hızlı
Calum: göğüs kafesimi parçalayacak gibi, parçalayıp dışarı çıkacak sanki
Calum: bunun nedeni sen olmalısın
Calum: senelerdir böyle olmamıştı
Calum: yaşıyor muyum yoksa ölüyor mu emin değilim
Calum: sadece tünelin ucunda bir ışık görüyorum gibi
Calum: tanrım bana cevap vermeyi düşünüyor musun
Calum: burada tanrı değil ben cevap vermeyi düşünüyorum esprisi yapman gerekirdi
Calum: #doğrunoktalama değil mi?
Calum: saçmalık
Calum: senin için endişeleniyorum *üzgün emoji*
Calum, günlerdir anoniminden bir haber alamadığı için kalbinde oluşan buruklukla yatağına oturdu. Korkuyordu. Ya anonimi onu bırakırsa? Ya bir daha ona hiç yazmazsa? Calum korkularını bir yana bıraktığında endişelendiğini hissetti.
Çünkü aydınlıkları tekrar kararsa belki buna bir şekilde alışırdı ama ya ona bir şey olduysa?
Aklına dolan kötü düşünceleri kovmaya çalıştıkça yerine yenileri geldi. Açlıktan guruldayan midesi ve acıdan sızlayan bilekleri ona hiç yardımcı olmuyordu.
Calum onu istiyordu, iyi olmasını istiyordu.
Onun hakkında endişeleniyordu, onu özlüyordu.
Çok yabancı duygular dönüyordu bünyesinde.
O çok derinlere düşüyordu.
Biraz yoğunluk arasına sıkıştırılmış bir bölüm yine şu haftam biraz yoğun üzgünüm.
Pek iyi hissetmiyorum aslında pek bir şey hissetmiyorum bu yüzden bölüm biraz kötü oldu sanırım.
Sizleri seviyorum, multimedyadaki parça sizler için; Tom Odell - Can't Pretend
