Blocked ID: Şeytanlarını boğmana yardım etmek istiyorum.
Calum: onlar yüzme biliyorlar #üzgünümüzgündeğilim
Blocked ID: Neden bu kadar kapalısın?
Calum: uhm, açık olmak bir sikime yaramadığı için?
Blocked ID: Bana karşı açık olsan her şey daha kolay olurdu.
Calum: ne gibi?
Blocked ID: Sana yardım ederdim.
Calum: kimse bana yardım edemez
Blocked ID: Yanılıyorsun.
Calum sinir bozucu anoniminden gelen mesaja dakikalarca baksada ona bir yanıt vermeden telefonunu kilitleyerek yatağının yanına bıraktı. Yatağına uzanarak midesinin gurultularını dinliyordu. Bu ona bir melodiymiş gibi geliyordu. Saatlerini, hiç kıpırdamadan o yatakta geçirdi. Bedeni değil belki ama beyni yorgundu. Kafasında süregelen düşünceler onu yoruyordu. Midesinden yükselen gurultular gecesinin sessizliğini böldüğünde yemeyi reddetti. Onları sanki bir filmin fon müziğiymiş gibi dinledi sadece. Gecenin zifiri karanlığı çökmüştü ve tek aydınlık yıldızlardı. Gözleri uyumak için direniyordu, beyni ise uyumamak için. Kafasında sürekli yankılanan kelimeler her defasında onu biraz daha kırıyordu. Ruhu acıyordu, geçmiyordu bu acı. İyileşmiyordu. Yatağında yavaşça doğrulduğunda hala bir şeyler yapacakmış gibi hissetmiyordu. Güzel duygular o kadar derininde kalmıştı ki kalbinin, uzun süredir tek hissettiği şey acı gibiydi. Korkuyordu, elinde kalan tek hissinde gideceğinden korkuyordu.
Ya hiçbir şey hissedemezse? Ya bir gün uyanır ve hiçbir şey canlanmazsa içinde? Ruhunun ölmekte olduğunu varsayarsak aslında bu durum oldukça yakındı. Ama o hissetmek istiyordu. En derin acıları bile hissetmek. Yoksa nasıl anlayacaktı insan olduğunu? Ya da hala yaşadığını?
Hala yaşadığının en belirgin örneğiydi içindeki kırılmış noktalar. Kırıldıkça acıyor, acı çektikçe yaşadığını hissediyordu. Ama yaşadığı her yeni gün ruhunu biraz daha öldürüyordu. Aslında ölüm değildi içini huzursuz eden, gitmek istiyordu bu acı yerden. Ama eline her silahı alıp, alnına dayayışında bir korku beliriyordu gözlerinde. Tetiğe basamıyordu.
Korkuyor ve yardım bekliyordu. Gitmek istediği kadar kalabilmeyide istiyordu. Bu kadar acıya dayanacak gücü yoktu sadece. Yardım çığlıkları duyulmuyordu uzun zamandır. Ve sonunda biri ona yardım etmek istediğinde, bu inanması güç gelmişti. Başka bir şaka daha kaldıramayacaktı, daha fazla dalga konusu olamazdı. Zaten yeterince acı içine sürüklemişti geçmiş onu, daha fazlasına dayanamazdı.Sonunda uykuya dalmak isteyen gözlerine teslim olarak göz kapaklarını aşağıya indirdi. Huzurlu olmayacak bir uyku için hazırlıyordu kendini. Asla huzurlu olmazlardı zaten. Rahatsızca yerinde döndüğü sırada telefonunun gürültülü titreşimlerini işitti. Tek gözünü aralayarak komidininden aldığı telefonunun ekranına baktı.
Blocked ID: Seni kesiklerinden öpebilmeyi dilerdim. İyi geceler.
Diğer gözüde açılarak satırlar arasında gezdiğinde anonim bu sefer ona daha anlayışlı görünmüştü. Bu anonimin yaptığından hoşlanmıyordu. Yine de bunun içerisinde bir yerlere dokunduğunu hissetti.
Calum: ah, pekâla, bu fena değildi
Blocked ID: *şaşkın emoji*
Calum: iyi geceler
Blocked ID: :)
Bu bölüm Calum'un dünyasını anlamanıza biraz daha yardımcı olmuştur umarım. Bu açıklamaları, onun düşüncelerini genelde mesajların arasına sokmaya karar verdim.
Yani tamamen mesajlar ile gitmeyecek bölümler.Bölüm parçasına bakmanızı dilerim, güzel bir parçadır; blink 182 - Adam's Song
Sizi seviyorum küçük anonimlerim xx
![](https://img.wattpad.com/cover/26785203-288-k896329.jpg)