1.2-Please...

139 14 25
                                    

Artık ağlamaktan gözlerim yuvalarından eriyip gidecek gibi olmuştu. Bu dumanlı gözlerle hala nasıl kaza yapmadan arabayı kullandığımı anlayamadım. Nasıl bana o sözleri söylerdi? Onları söylerken hiç mi kalbimin kırılacağını düşünmedi? Bana değer verseydi eğer onları söylemezdi. Oysa ki ben bana değer verdiğini düşünmüştüm. Beni düşünüp benim için giysileri getirtmesi, telefonumu vermesi benimle iyi davranması... Ama aptalın tekiyim ben! Koca bir aptal! Nasıl ona güvenip gerçekten bana zarar vermeyeceğini düşünürüm. Kolumdan tutup beni arabaya itmesi hala dahi aklımdan çıkmıyordu. O kadar sıkmıştı ki kolumun morardığına yemin edebilirim. Ama beni inciten kolum değil, onun kalbimi paramparça eden sözleri idi. Öfke kontrolü problemi olan göt herifin tekiydi işte. Ama artık kurtuldum ondan. Eğer birazcık kendisine saygısı, gururu varsa bir daha karşıma çıkmaz. Bu kez yemin ederim polise veririm onu da o ahmak çetesini de.

Eve vardığımda arabamı kaldırıma park ettim. İçinde biraz durup gözyaşlarımı sildim. Dikiz aynasından kendime baktığımda gözlerim kan çanağına dönmüştü. Hiç olmayacak bir herif için. Elimi pervaz gibi kullanıp gözlerimi kuruttum. Ne kadar geçti bilmiyorum ama gözlerimin şimdiki hali az öncekine bakılırsa çok iyiydi. Kendime yıllar önce bir daha ağlamayacağım diye söz vermiştim. Ama Shawn sağolsun kendime verdiğim sözümü yerle bir etti. Adını bile aklıma getirince tiksiniyorum artık.

Arabadan çıkıp kapıları kilitledim. Evin ışıkları kapalı olduğundan Bri'nin uyuduğunu anladım. Çantamdan anahtarımı çıkarıp kapıyı açtım. Ses çıkarmamaya özen göstererek araladım ve içeri girdim. Kolidorun ışığını açtım. Ayakkabılarımı çıkarıp kenara bıraktım ve mutfağa gidip bir bardağa su koydum ve tek dikişle hepsini bitirdim. Bağırmaktan dilim damağım kurumuştu. Yine ses çıkarmamaya özen göstererek yukarı kata çıkıp kendi odamın kapısına geldim. Çantamdan anahtarları alıp kilidi açtım ve içeri girip arkadan kapattım ve yeniden kilitledim. Işığı açıp odama boş gözlerle baktım. Ceketimi ve çantamı kenara fırlatıp üzerimdekileri çıkarıp yere attım ve gardirobumdan pijamalarımı alıp giydim. Soğuk çarşafların arasına girdiğimde bedenimden titreme dalgası geçti ama bir süre kaldıktan sonra geçti. Işığı kapatmak aklımdan çıkmıştı. Oflayıp ayağa kalktım ve ışığı kapatmak için elimi uzatmışken aklıma Shawn'la uyuduğum gece aklıma geldi. Aynı şeyi şimdi de yaşıyordum. Kafamı sağa sola sallayıp anılardan kurtuldum ve ışığı kapatıp kendimi yatağıma attım. Ama uykum yoktu. Bir türlü düşünceler uyumağıma izin vermiyordu. Telefonumu elime alıp saate baktığımda 04:23 olduğunu gördüm. Pencereden sızan ayın ışığını birazdan güneşin sarı şüaları yerini alacaktı. Sırtüstü yatıp tavanı izledim. Daha bir kaç gün önceye kadar normal hayatım vardı-her ne kadar normal denirse. Ama Shawn ortaya çıkandan beri her şey birbirine karıştı. Ne kadar kalbimi kırsa da öfkesi yüzünden mantık dışı bunları yaptığını biliyordum.

Eğer beni affedersen ve yeniden bir hata yaparsam bilmeni isterim ki yapacağım hata asla içimden gelmeyecektir. Sadece dediğim gibi sinirlendiğimde kontrolü kaybediyorum.

Düşünmekten beynim patlayacak gibiydi resmen. Çekmeceden kulaklıklarımı alıp telefona taktım ve rastgele bir şarkı açtım. Uykum yoktu. Gelmeyecek gibiydi de. Ama yine de gözlerimi kapattım.

Kapının yavaş tıklatılmasıyla yerimden kalkıp oturur pozisyona geldim. Uyumamıştım ve başım ağrıyordu. Saate baktığımda saat 10 olduğunu gördüm. Yerimden kalkıp kilidi açıp kapıyı araladım. Şok olmuş bir Bri'ni tam olarak bekliyordum.

"Judy sen ne zaman geldin? Neden haber vermedin?"

"Geç geldim seni rahatsız etmek istemedim o yüzden direk odama geçtim." sarılıp geri çekildik.

Crazy | Shawn MendesHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin