26. Bölüm

2.1K 199 178
                                    

1865 kelimelik bu bölüm bizim için hikayenin aslında level atladığı bölüm. Yani dizi olsa sezon finali olurdu bu bölüm. Keyifli okumalar...

"Annenin önünde bunlar cüretkar hareketler Kim Jongin" Chanyeol'un yorgun sesini duyduğumda bu gün ikinci kez esmer alfayı iterek yere düşmesine neden oldum.

"Anneeee!" Jongin henüz durumu tam kavrayamamış olacak ki dudaklarını bükerek yerde otururken yüzünde hiç memnun olmamış bir ifade vardı. 

"İyi tamam ben biraz daha uyuyormuş gibi yaparım. Siz devam edin." Chanyeol gözlerini tekrar kapatırken tavana doğru çevirdi başını. Birden bana az önce duyduklarımın tamamen hayal ürünü olduğunu düşündürecek kadar gerçekçi bir şekilde eski halini almıştı. Jongin yerden çığlık atarak kalkana kadar duyduklarımın zihnimin oyunu olduğu konusunda baya emindim.

Chanyeol'un yattığı yatağın hemen yanına oturdu. Bir an için sarılacağını düşünmüştüm ama göğüs kafesindeki kırıkları düşünerek durmuş olmalıydı. Onun yerine Chanyeol'un karnının üzerine bıraktığı elini elleri arasına aldı. Ben de yerimden kalkarak ellerimi omuzlarına koyarak hemen arkasında durdum.

Chanyeol her zamanki haline göre biraz daha solgun görünüyordu. Kaza geçirdiğini göz önünde bulundurursak normal bir durum olmalı. Oldukça çok kan kaybetmişti. Ancak Kai elini tuttuğu anda yüzünde bir gülümseme oluşmuştu bile. Onu her gün gördüğüm o kocaman, otuz iki diş gülümsemelerinden değildi ama Chanyeol'a solgun yüzünden daha çok yakışmıştı.

"Bebeğim iyi mi?" 

"İyiyim tabi ki. Hemen çökeceğimi düşünmedin herhalde."

Chanyeol'un gülümsemesi biraz daha genişledi. "Senden bahseden kim arabamın durumu ne?" Ben de ilk duyduğumda Jongin'den bahsettiğini sanmıştım. Sonuçta Jongin de birine çekmiş olmalıydı değil mi? 

Esmer alfa gözlerini devirerek geri çekildi. "Neyse iyiymişsin. Bir şeyin yok."

"Soruma cevap ver Kim Jongin?" Chanyeol sahte bir sinirle Jongin'e kızıyormuş gibi yaptı.

"Yani seni ters dönmüş arabadan çıkardıklarına göre haşatı çıkmış olmalı"

Jongin alaycı bir ses tonuyla konuştuğunda istemsizce kıkırdadım. Ne kadar absürt bir konuşmanın içerisinde olması bir yana Jongin'i ilk defa bu şekilde görüyordum. Bana çektirdiklerini düşürsem birinin de onu sinir ediyor olması hoşuma gitmedi dersem yalan olurdu.

Esmer alfa başını yukarı doğru kaldırarak benimle göz göze geldi. Tam şu anca iğrenç bir flört cümlesi gelecekti hissetmiştim ki kapıdan içeri giren doktorla Jongin'nin söyleyecekleri havada kalmıştı. İkimizde yatağın kenarından uzaklaşarak gelen sağlık personellerine çalışmaları için gerekli alanı bıraktık. Doktor bir yandan Chanyeol'un değerlerini ölçerken bir yandan asistan söylediği değerleri dosyasına işliyordu.

"Bay Park beni duyabiliyor musunuz?"

"Evet, çok net bir şekilde."

Doktor doğrularak odanın bir köşesine sinmiş iki ufak köpek yavrusu gibi bekleyen bize döndü. Sanırım şu ana kadar açıklama yapacağı en küçük insanlar biz olmalıydık. Yüzündeki kaşlarının hafifçe yukarı kalkması ile gözlerinde oluşan şaşkınlık ifadesinden anladığım kadarıyla öyle olmalıydı.

"Durumu iyi görünüyor. Nabzı ve tansiyonu normal. Göz bebekleri objeyi takip edebiliyor ve tepkileri oldukça iyi. Akşamüzeri tekrar kontrol için uğrarım."

"Teşekkürler doktor." Jongin'nin bir şey söylemeyeceğini anladığımda ortamdaki soğuk havayı dağıtmak adına nazik bir gülümsemeyle ben teşekkür ettim. Doktor da aynı şekilde gülümsedikten sonra hemşirelerle birlikte odayı terk ettiler. 

The WarHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin