𝐋𝐨𝐯𝐞 𝐈𝐧 𝐌𝐚𝐳𝐞「 MYG 」

17.Bölüm "Seçilen Kişi"

🖤💭

"Iseul, labirentte ne oldu? Anlatır mısın?" Yoongi'nin aklı labirentte dediklerimde olacak ki, sormuştu. Bogum da beni dinler pozisyonuna geldiğinde derin bir nefes alarak konuştum. O sırada taşlar, tam da önümüzde duruyordu.

"Taş ararken, gözüme bir şey çarptı. Daha sonra onun yanına gidince mavi bir gül olduğunu fark ettim. Biliyorsunuz, ben sizden daha fazla kaldım o labirentte. Ve daha önce hiç çiçek görmemiştim."

"Hmm..." Yoongi düşünürken, Bogum kolunu omuzuma attı.

"Ne güzel işte, hem sen çiçekleri seversin."

Bogum'a sahte bir gülümseme sunduktan sonra kafamı eğerek konuştum.

"Asıl sorun... Yani ben bir ses işittim."

"Ne sesi?"

"Bu labirent senin kaderini belirleyecek, diye bir şey duydum. Sonra arkama döndüğümde, gülün ortadan kaybolduğunu gördüm."

Yoongi bir şey demeyip, taşlara baktı sadece. Bogum ise alay edercesine konuştu.

"Yah Iseul! Halüsinasyon görmüşsün işte!"

"Sanmıyorum Bogum."

Bogum'un yüzü aniden düşerken, kolunu omuzumdan çekti. Tam onu teselli edecek şeyler söyleyecekken, Yoongi masanın üzerinde bulunan taşları alıp ayağa kalktı.

"Benim gitmem gereken bir yer var. İşe geç kalmayın."

"Tamam patron!" Bogum onu onaylarken, nereye gittiğini merak ediyordum. Ama bir şey yapmayıp öylece gitmesini izledim.

Yoongi'den

Iseul'un duyduğu o cümle kesinlikle bir anlam içeriyordu. Ama ne? Bunun için profesöre gitmem gerekiyordu tekrardan. Taşları özenle arabanın arkasına koyup, şoför koltuğuna geçip arabamı laboratuvarın yoluna sürdüm.

...

İçeri girdiğimde yine geçenki kız beni karşıladı. Saçma sapan hareketler yapan kız, kendini gözüme sokma peşindeydi. Göz devirerek labirent adlı odaya girdim. Kilitli falan değildi. Profesör beni görür görmez ayağa kalktı. Taşları ortada bulunan büyük masanın üzerine koydum.

"Açıkla, şimdi ne yapmam gerekiyor?"

Profesör düşünür gibi yaptı.

"Şifre çözüldü, şimdi iş sende Yoongi. Aşk mı, ölüm mü?"

"Bak profesör, ben aşık falan olmam. O kız, hiç de benim tipim değil. Onu kendime aşık etmem kolay fakat ben ona aşık olmadıktan sonra, ne anlamı var?"

"Bunu diyeceğini biliyordum. Bu yüzden bir şey buldum."

"Ama bir sorun var." Iseul'un söylediği şey aklıma geldiğinde, profesörün sözünü kestim.

"Mavi bir gül. Ve duyduğu bir cümle..."

"Ne duydu?"

"Şunu 'Bu labirent senin kaderini belirleyecek.' Bu ne demek?"

Profesör eliyle kafasına vurarak gözlerini kaçırdı.