21.Bölüm "Rehber"

1.6K 246 69
                                    

🖤💭

"Taehyung'un numarası bende yok, nasıl gruba alacağım?"

Elimdeki telefonu sıkıca tutmuş, gruba girmiştim. Ama Taehyung'un numarası olmadığından gruba alamıyordum. Bogum iki elini havaya kaldırmış, bana bakarak konuşmuştu.

"Bende hiç yok."

"Yoongi, sende var mı?" Yoongi'ye sorduğum soruyla kafasını hayır anlamında salladı. Yeniden konuşacağım sıra Bogum lafa atladı.

"Bu arada Yoongi, senin neden profil foton yok?"

"Bende var." Dedim direk.

"Nasıl yah? Sen beni kaydetmedin mi Yoongi?"

Yoongi geriye doğru yaslanarak konuştu.

"Neden kaydedeyim seni?"

"Iseul'u kaydetmişsin ama?"

"Bundan sana ne?"

İkisinin arasındaki diyaloğu böldüm.

"Tamam, ben Taehyung'un numarasını şirketten öğrenirim. Geçen toplantıya katılmıştı nasılsa."

Yoongi beni dinledikten sonra telefonunu açıp birileriyle mesajlaşmıştı sanırım. Daha sonra mesaj kutuma bildirim düştü. Mesajı atan kişi Yoongi'ydi.

"Grup yönetici sensin, Taehyung'un numarası."

"Ahh tamam." Hemen numarayı kaydedip gruba aldım. Aklıma gelen şeyle Yoongi'ye döndüm.

"Beni ne diye kaydettin Yoongi?"

"Ne yapacaksın?"

"Ben de merak ettim! Söylesene Yoongi, Iseul'u ne diye kaydettin?"

Yoongi gözlerini kaçırıp, susmayı tercih etti. Daha da üstelemedim.

"LABİRENT"
Adlı gruba "Kim Taehyung"u eklediniz.

Kim Taehyung: Numaramı bu kadar erken bulmanıza şaşırdım doğrusu.

Bogum ❤: Yoongi internetten buldu.

Ben:
Evet.

Kim Taehyung: Anladım.

Kim Taehyung: Akşam zamanı gelince haber verirsiniz.

Bogum ❤: Tamam!

Ben:
Peki ^^
(Min Yoongi, ve diğerleri gördü.)

Yoongi sadece mesajları okumuştu. Cevap vermeye bile tenezzül etmemişti. Bogum yine işim var, deyip erkenden çıkmıştı evden. Bu aralar bu kadar erken ne işi oluyorsa artık? Bunu kesinlikle öğrenmeliydim.

"Biz de çıkalım." Yoongi ayaklandığında ben de ayağa kalktım.

"Yoongi cidden ne diye kaydettin beni?"

"Neden bu kadar çok soru soruyorsun?" Söylediği şeye gözlerimi devirmiştim. Evden çıkmış, asansöre binmiştik.

"Zaten bir kere de, itiraz etmeden sorumu cevaplasan olmuyor, değil mi?"

Asansörden indiğimizde apartmandan çıktık.

"Sen de bir kere de, sorduğun soruya cevap alamayınca üstelemesen olmuyor, değil mi?"

"İyi. Söyleme!"

Arkama dönüp gideceğim sırada kolumu tuttu. Kendine doğru döndürdüğünde telefonu cebinden çıkarıp rehbere girdi ve bana doğru uzattı.

"Amazon Kızı."

Rehbere beni "Amazon Kızı" diye kaydetmişti. Bir tuhaf olan şey ise, rehberinde sadece 10 kişi vardı. Bunlardan biri ise bendim...

"Rahatladın mı?"

Diyecek söz bulamadığım için, kafamı salladım. Arabaya binince camını açıp bana baktı.

"Atla, bırakayım seni."

Hızlıca reddettim.

"Yok, buralarda zaten evim."

"Tamam." Deyip uzaklaştı.

Nedense beni öyle kaydetmesine sevinmiştim. Mutlu olmuştum, sadece rehberinde ekli olduğum için. Kafayı sıyırmış olmalıydım. Çantamdan telefonu çıkarıp, rehbere girdim ve onun adının üzerine tıkladım.

"Min Yoongi" adlı kullanıcıyı "Buzdolabı" olarak değiştirdiniz.

Telefonu cebime atıp, mutluluk içerisinde evime gidip, üzerimi değiştirdim. Şirkete gitmek için hazırdım.

...

Yoongi ile bir toplantıya girmiştik. Bir müşterinin teklifi üzerine hazırlanmış slaytı izliyorduk. Yoongi ilgilenmiş gözükmüyordu, daha çok Bay Jackson ve Bay Seo Joon, ilgileniyordu.

Toplantı bittiğinde herkes ayağa kalktı. Müşteriler memnun bir şekilde ayrılırken biz de odaya geçtik.

"Yoongi neden bu kadar ilgisizsin toplantılarda?"

Gözlerini devirerek konuştu.

"Ben genelde, ihalelerle ilgilenirim. Küçük çaplı müşterilerle değil."

Kafamı, sen de haklısın der, gibi hızlıca sallamıştım. Beni umursamayıp yerine geçti. Ben de masama geçtiğimde telefonum sessizde olduğu için yarım saat önce gelen mesajları daha yeni okuyordum. Gelen 2 mesaj Taehyung'a aitti.

Kim Taehyung: Kahve borcumu unutmadım.

Kim Taehyung: Bugün ufak bir kaçamak yapamaz mısın?

Mesajları okuduktan sonra ani bir refleksle Yoongi'ye döndüm. Aklıma dün gece labirentte söylediği şey geldi.

"Taehyung, ben olduğum sürece Iseul sana asla müsait olmayacak. Bunu aklından çıkar."

"Neden öyle bakıyorsun? Bir şey mi oldu?"

"Yok, hayır."

Kafamı iki yana salladıktan sonra, Taehyung'a mesaj attım.

Ben: Üzgünüm, şirkette oldukça yoğunum.

Bana diyorsun ama, asıl sen aklımı fazlasıyla karıştırıyorsun Min Yoongi...

𝐋𝐨𝐯𝐞 𝐈𝐧 𝐌𝐚𝐳𝐞「 MYG 」Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin