16. BÖLÜM

1K 46 38
                                    

Merhabalar ben geldim 😅

Akşın'ın Ağzından

   Aklımdan geçen sinsi planlarıma bir son verip odaya giren Duru'nun yanına gidip onu kollarımın arsına alıp kaldırdıktan sonra yatağın üstüne bıraktım.

"Duru senden bir şey istesem yapar mısın?"

"Tabiki aşkım!" gülümseyip Duru'nun başına  küçük bir buse kondurduktan sonra ona yapması gerekenleri açıkladım.

"Hani aşağıda bir kadın varya!"

"Beyza abladan mı bahsediyorsun." hay ben o Beyza ablanın götüne parmak sokayım ya!

"Evet o,  balım."

"Ee ne olmuş ona?"

"O babana yanaşmaya çalışıyor. Bunu istemezsin değil mi?"  babasına düşkün olan her kız gibi Duru'da bu duruma  sinirlendi.

"Hayır izin vermem!" tıkırında giden planımın sevincini içimde yaşayıp Duru'ya olan sohbetime devam ettim.

"Benim bir planım var."

"Ne planı?"

"Babanla o Beyza'yı uzaklaştırma planı." Duru duydupundan memnun olmuşcasına yüzünde gülümseme belirdi.

"Bak şimdi tatlım, sürekli mızmızlanacaksın ve babanın ilgisini üstüne çekeceksin. Anladın mı?"

"Aa bu muydu! Çocuk oyuncağı,  yaparım ben." bu haline gülüp derin bir nefes aldım.

   Aşağıya indiğimizde ikisini çok yakın bir şekilde oturuken gördüm. Ben sinirden yerime de kudururken Duru beni olduğum yerde bırakıp koşarak babasının kucağına oturdu. Bu meymenetsiz ikili Duru'nun bu hareketiyle afallasalarda Meriç bey çabuk toparladı.

"Sarı civcivim nasılsın bakalım?"

"İyim babacığım." Beyza cadalozu da toparlayıp Meriç beyin gözüne girebilmek için Duru ile iletişime geçmek için çabaladı.

"Durucum üstündeki elbise ne kadar da güzel!"

"Evet öyle." dedi sinirle Duru. Gözlerini Beyza'dan ayırıp babasına çeviren Duru,

"Hadi yukarıya çıkalım baba."

"Sarı civcivim misafirimiz var olmaz ayıp olur!" dediğinde Beyza yüzüne sahte bir gülümseme bırakıp cırtlak sesiyle konuşmaya başladı.

"Bende sizle yukarıya çıkayım. Hem ben yabancı mıyım canım!" sinirle yumruk yaptığım elimi ağazıma götürüp,  elimi dişlerimle sıkmaya başladım. Bir insan daha ne kadar yüzsüz ve yavşak olabilirin  kanıtı bu kadın.

"Hayır baba o bizimle gelmesin hatta gitsin evimizden." Duru'nun konuşmasıyla yumruğuma işkence etmeyi bırakıp gözlerimden Duru'ya kalp fışkırtıyorum.

"Duru!" diye bağıran Meriç bey sürtük misafirine mahcup olduğu için sinirlenmişti. Bozulan Beyza renkten renge girdi. Sesini bulabildiğin de ise,

"Kızına kızma Meriç o daha çocuk. Zaten benimde kalkmam gerekiyordu." diyip ayağa kalkan Beyza ile sevinç dansımı içimden yapmaya başladım.

"Kusura bakma Beyza çocuk işte."

"Önemi yok, gideyim artık ben."

"Bekle ben sana kapıya kadar eşlik edeyim."

  Beyza çantasını alıp evden usul usul ayrıldığında bende merdivenlerden sessizce inip bahçe kapısına Maya'ya bakmak için ilerledim. Bahçeye çıktığımda Maya kafasını Kaya'nın göğsüne yaslamıştı. Yanlarına doğru gidip hafifçe öksürdüm. İkisinin de kafası bana döndüğünde gülümseyerek konuştum.

"Kaya benim biraz Maya ile konuşmaya ihtiyacım var."

"Ooo baldız sen şimdiden kara kedi gibi girdin aramıza." ben Kaya'nın sitemine gülümserken Maya şaşkın bir şekilde bize bakıyordu.

"Senin kız olduğunu biliyor mu?"

" Evet gel ben sana anlatacağım. " Maya Kaya'dan ayrılıp yanıma geldiğinde onunla beraber yukarıya benim odama doğru çıktık. Odanın içine girdiğinde Maya birden

"Kaya senin kız olduğunu nerden öğrendi!" diye sorunca tebessüm edip cevap verdim.

"Odamı karıştıryordu ben geldiğimde benim kız olduğuma dair yeteri kadar kanıt toplamıştı. Konuştuk işte onunla ben Meriç'e söylemeyene kadar o da bir şey söylemeyecek."

"Ben ona bunun hesabını sorarım,  nasıl senin odanı karıştırı ya!"

"Ondan daha önemli bir şey var."

"Ne?"

"Ben Meriç'e âşığım."

"O belliydi zaten." kız ben daha ne söyleyeyim.

"Başka bilmem gereken bir şey var mı?"
Düşünür gibi yaptıktan sonra kafamı olumsuz bir şekilde salladım.

"Hayır yok."

"İyi o zaman!" diye trip atmaya başladı.

"Oy oy sen tripte mi atarsın?" diyerek yanaklarını sıktığımda beni itmeye çalışıyordu. Telefonundan mesaj sesi geldiğinde geri çekilip telefona rahat bakmasını sağladım.

"Kaya beni arabada beklediğine dair mesaj atmış."

"A benim aşk kuşum git tabi sen!"

  Maya'yı kapıya kadar geçirdikten sonra tekrar odama çıktığımda Meriç yatağımda boylu boyunca yatıyordu. Yattığı yetmezmiş gibi de yastığıma sarılmıştı. Bu manzarayı sabaha kadar izleyebilirdim. Ama malesef şuan uygun değil.

"Meriç bey!"

"Akın geldin mi?" hiç istifini bozmadan beninle konuşuyordu.

"Yok daha yoldayım." bu dediğime Meriç bey kahkaha attığında büyülenmiş gibi onu izledim.

"Komik çocuk seni!" ben hala ona ayran budalası gibi bakıyordum.

"Ah Akın keşke bana aşık olduğunu bu kadar belli etmesen." söyledikleriyle kendime gelip

"Saçmalamayın Meriç bey!"

"Saçmalıyorum öyle mi?"

"Evet."

"Maya ile olan konuşmanı duydum daha fazla inkar etme artık. Bey lafını da ortamdan kaldıralım." diyip gülümsedi. Ben ne yapacağımı bilmez bir şekilde ona bakarken o yataktan kalkıp yanıma geldi. Hafif bir şekilde kollarımı okşayıp yukarıya doğru çıktı. Elleri boynuma doğru çıktığında  boynunda Meriç'in yumuşak dudaklarını hissettim. Ağır ağır bir şekilde öpüyordu. Sanki incitmekten korkar gibi.  Öpücükleri gıdığım ve çenemden sonra dudaklarımla buluşunca yanan bedenim alev alıp tutuştu. Daha fazla dayanamayıp ellerimi Meriç'in ensesine götürüp karşılık verdim. Bu durum karşısında inleyen Meriç'in yaramaz elleri kalçalarımda yerini buldu. Öpüşmemiz derinleşmeye başlayınca bacaklarımı Meriç'in beline doladım. Bu sefer ikimiz beraber inledik. Nefes almak için ayrıldığımızda Meriç alnını alnıma dayayıp "Yanıyorum!" diye dudaklarıma ılık nefesini üfledi.

"Yanan taraf bir tek sen değilsin Meriç." diyip bu sefer öpüşmeyi ben başlattım.

Evet nasıl buldunuz bu bölümü? Uzun zamandır bu bölümü beklediğinizi biliyorum umarım beklediğinize değmiştir. Bayramınızı şimdiden kutlarım! Yorum yazmayı ve oy vermeyi sakın unutmayın sizleri seviyorum! 😍😘😘

BAKICIMHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin