Bütün kitaplarımda yazı şeklimi biraz değiştirdim. Konuşma metinlerinde artık '-' bunun yerine ' " ' bunu kullanacağım.
Yorgunlukla kendimi sırama attım. Okuldan bir kez daha nefret etmiştim. Bu okul denen varlık boşunaydı. Boşuna saçma bir sürü ders gösteriyorlardı. Tarih benim gibi bir katilin ne işine yarardı ki?
Kafamı sırama yaslayıp gözlerimi kapattım. Bugün gerçekten hayatımda geçirdiğim en kötü günler listesine rahatlıkla girer.
Saçımda hissettiğim ellerle gözlerimi aralayıp yanıma baktım. Na Ri gözlerimi açtığımı görünce elini geriye çekip korkak gözlerle bana bakmıştı.
Gözüm arkadaki Jimin'e takılmıştı. Yine beni izliyordu. Son günlerde onu sürekli beni izlerken yakalıyordum. Onu anlıyorum ama yapacak birşeyim yok. Park Jimin bana bağlanmamalı.
Elimle Na Ri'nin az önce saçımı okşadığı elini kavradım. Na Ri'nin elini saçlarımın üzerine koyup kafamı geri masaya yasladım. Gözlerimi kapatmadan Na Ri'ye bakarken Na Ri'nin gülümsediğini gördüm.
"Beni gerçekten seviyor musun?"
Aniden sorduğum soruya karşı Na Ri'nin kaşları havalandı. Yanakları hafif kızarmıştı.
"Şey, evet."
Gözlerim üzgünce gözlerine bakarken iç çekip gözlerimi kapattım.
"Beni neden seviyorsun ki? Öyle iyi kalpli biri fana da değilim."
Bir süre ses gelmediğinde gözlerimi araladım. Na Ri'nin dudaklarında tebessüm vardı.
"Senin de kendine özgün bir havan var Taehyung."
İç çekip tekrar gözlerimi kapattım. Saçlarımı okşayan eli beni huzurlu hissettiriyordu.
Aklıma geçmiş geldiğinde gözlerim doldu. Gözlerimi sıkıca yumdum. Sert olmalıydım. Sert olmak zorundaydım.
"Taehyung?"
Na Ri'nin endişeli sesi kulaklarıma dolduktan sonra yanağımda ince bir el hissettim.
Gözlerimi aralayıp hızla Na Ri'nin elini kavradım. Dolu gözlerimi ona diktim.
"Yapma."
Sesim yalvarır gibi çıktığında çoktan bir yaş yanağımdan süzülmüştü.
Na Ri daha da endişelenirken hızla sıradan kalkıp sınıfın çıkışına ilerledim. Bir yandan da koluma göz yaşlarımı siliyordum.
Kendime bir not düştüm. Kızların sana dokunmasına izin verme. Kızlar seni zayıflatır Taehyung.
Koşarak bahçeye çıktığımda kendimi köşeye attım. Sırtımı duvara yaslayıp kolumu gözümün üstüne koydum.
Neden bir anda o anılar aklıma gelmişti ki? Neden bana onun gibi hissettirmişti. Bunca yıl sonra neden onun gibi hissettirmişti?
"Taehyung."
Yanımdan gelen güçsüz sessle kolumu gözümden çekmedim. Neden geldiğini biliyordum. O aciz halime dayanamamış ve beni merak etmiş olmalı. Ama yanıma gelmemeli, gitmeli. Kendi iyiliği için gitmeli.
Yanımda hareketlenme olduğunda yanıma oturduğunu anlamıştım.
"Taehyung ağlama lütfen."
Jimin'in sesi sanki o acı çekiyormuş gibi çıkmıştı. Neden canını yakmama rağmen hala yanımdaydı. Neden Jimin? Neden bana acıyorsun? Kimse bana acımazken neden sen?
ŞİMDİ OKUDUĞUN
V's justice ➳ Vmin
Misterio / SuspensoKim Taehyung yaşadığı bir olaydan sonra artık kendi adaletini kendisi sağlayan biri olmuştu. Park Jimin ise talihsiz bir olay yaşayıp katil V ile karşılaşan masum bir çocuktu. Bu masum çocuk sınıf arkadaşı aynı zamanda aşık olduğu çocuğun bir katil...