3• Jimin'in özür dilemek zorunda kalmasından çok sıkıldım •

1K 148 146
                                    

Sabahları güne güzel bir şekilde uyanabilmek için uykumu güzelce alarak gözlerimi kendi isteğim ile açmam gerekiyordu, aksi kalde gün boyu asla durmadan esniyor ve kendimi oldukça rahatsız hissediyordum. Jimin de bunu çok iyi bildiği için eğer gece geç uyuduysam sabah çok önemli bir şey olmadıktan sonra beni asla erken bir saatte uyandırmazdı.

Bazen beni sinir etmek için uyandırdığı oluyordu fakat bu çok nadir olan bir şeydi bu yüzden sabahın köründe üzerime atlayarak altında ezilmemi sağlayan kişinin Jimin olma ihtimali sıfırdı. İlk olarak gece geç yattığımı bildiği için beni sinir etmezdi, ikincisi ise bu hiç Jimin'in yapacağı türden bir uyandırma servisi değildi.

"Günaydın!"

"Jungkook kalk onun üstünden yoksa seni evden atacağım." Tabii ya, dün gece sarhoş bir halde evimize gelmiş olan Jungkook vardı ve bu şey tam da onun yapacağı türden bir saçmalıktı. "Ama uyanması gerekiyor çünkü acıktım." Biraz daha üzerimde kalmaya devam ederse hiç uyanamayacak ve korkunç bir şekilde can verecektim muhtemelen. Tanrı aşkına bu çocuk kaç kilo olduğunu sahiden hiç mi bilmiyordu!

"Yemin ederim ki kafanı gövdenden ayırırım Jungkook, çık şu odadan." Jimin'in tüm kelimelerin üzerine bastırarak tek tek konuşmasının Jungkook üzerinde hiçbir etki barındırmadığını gördüğümde gözlerimi açmış fakat tam o sırada esnemeye başladığım için gözlerim tekrar kapanarak ince bir çizgi haline gelmişlerdi.

Esnediğim için eliyle ağzımı kapatan Jungkook'un elini ittikten sonra onu üzerimden attığımda rahatladığım için derin bir nefes almıştım çünkü göğüs kafesim içine çökmüş gibi hissediyordum.

"Böyle uyanmak istememiştim." Pencerelerden içeriye giren yoğun güneş ışığını engelleyebilmek için sırtımı oraya dönerken baygın bakışlarımla kapının önünde duran Jimin'e baktığımda elindeki bıçağı görerek gülmeye başlamıştım.

"Cinayet işleyeceğin aleti o kadar ellersen iki güne kalmaz yakalarlar seni" dediğimde Jimin omuz silkerken Jungkook hâlâ yerde olan yatağından kalkarak telefonunu köşeye bırakmış ve yatağımın önüne yaklaşarak yüzüme eğilirken yanağımı öptüğü gibi üzerimdeki örtüyü alarak yere fırlatmıştı. İkisinin de ellerine geçen her şeyi neden yere fırlatıyor olduklarını hiç bilmiyordum fakat ikisinin de bu huyundan nefret ediyordum.

Jungkook böyleydi, önüne gelen herkesi olmasa da yakın arkadaşlarını öpmekten hoşlanıyor ve herkesle flörtleşmeye bayılıyordu. Bir gün hiç beklemediğim bir anda beni gelip yanağımdan öptüğünde o kadar çok şaşırmıştım birkaç dakika boyunca öylece kalakalmıştım ve biz bu sırada kafedeydik. İçeride tüm masalar neredeyse doluydu, ben bir siparişi hazırlıyordum ve kesinlikle böyle bir şey beklemiyordum bu yüzden donup kalmıştım ama sonradan öğrendiğime göre Jungkook zaten böyle canı istediği her an yakın arkadaşlarının yanaklarını, alnını, başını, omuzunu.. kısacası o an gözüne nereyi kestirdiyse orayı öpüyordu.

Bu acayip derecece saçma ve tuhaf bir şeydi bana göre hatta ilk duyduğumda inanmamıştım fakat kendi gözlerim ile gördükten sonra istemesem dahi inanmak zorunda kalmıştım çünkü bu çok saçma bir alışkanlıktı ve insan ilk başta inanamıyordu.

Öpemediği ise sadece birkaç arkadaşı vardı ve tahmin edersiniz ki bunlardan biri Jimin'den başkası değildi. Bir keresinde Jimin'in de yanağını öpmeyi denediği için evden atılmıştı bu yüzden artık Jimin'e yaklaşamıyordu bile. Gerçi bu çok sık yaptığı bir şey de değildi kafasına esince yapıyordu ve bu sıralar bu hareketleri iyice azaldığı için kimse bu konuda bir şey söylemiyordu.

"Jeon Jungkook! Ben mi seni atayım yoksa sen mi kendini atarsın?!" Bunları bağırarak söyleyen Jimin şu anda salak gibi sırıtan Jungkook'un şu öpme alışkanlığından nefret ediyordu, söylediğine göre bu durum çok sapıkça bir fırsatçılıktı ve bence Jimin bu noktada biraz haklı bile sayılabilirdi.

GRANDPA'S HOUSE | yoonminHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin