26• Günün sonunda seni seven yine benim•

601 99 113
                                    

İşte o noktadan sonra eve dönene kadar hiç konuşmamıştık sadece öylece oturup durmuş ve gecenin soğukluğu bizi biraz da olsa üşütürken beklemiştik.

Uykulu bir şekilde eve dönerek hemen uyumaya gittiğimizde aklımda dolanan düşünceler yüzünden uykum kaçmıştı çünkü başka hangi iki aptal aşk itirafı yaptıktan sonra susar diye düşünüyordum fakat bu düşüncelerim öyle çok da uzun sürmemişti çünkü aklımdakiler bir anda sinir bozucu ve kırıcı birkaç düşünceye dönüşmüştü

Yani, belki de Jimin sahiden de ayın güzel olduğundan bahsediyordu ve ben onu iki kez yanlış anlamıştım değil mi.. bu bir ihtimaldi.

Pekala işte buraya kadar bakarsak bunun olması oldukça muhtemeldi fakat bunun sonrasında beni öpmesi ve tamamen sessizleşmeden önce iddiayı ve kalbimi kazandığından bahsetmesi işleri tam tersine çeviriyordu.

Yani eğer orada bir anda uykuya dalarak rüya görmediysem bunların hepsi gerçekti.

Seviyorsa neden her zaman kalbimi kırıyordu gibi aptal cümleler kurmayacaktım artık çünkü Jimin çoğu zaman bunu bilerek yapmıyordu. Konuşurken çenesini tutabilen biri değildi ve biraz patavatsızdı, annesi de onu bu konuda çok uyarsa dahi düzelmiyordu.

Aptal adam her seferinde ağzına geleni söylüyordu işte.

Her neyse, asıl olaya gelecek olursak eğer biz  bu konu hakkında biraz daha konuşmamaya devam edersek rüya falan gördüğüme inanacaktım artık çünkü hiçbir şekilde ikimizden de bir tepki olmaması kafamı karıştırıyordu.

Düşüncelerin beynimi daha fazla yemesine izin vermeden karanlık odaya alışmış olan gözlerim sayesinde öylesine bir şekilde etrafa bakınmış ve "Uyuyor musun?" diye mırıldanmıştım.

"Uyumaya çalışıyorum ama pek işe yaramıyor."

Başının altına doğru koyduğu elleri yüzünden kırılmış olan dirseği yanağıma değiyor olduğu için başımı biraz geriye çektiğimde kolunu uzatarak tekrar dirseğini yanağıma yasladığı için pes etmiş ve "Ben o çatıdayken bir anlığına bile olsa uyudum mu?" demiştim çünkü artık gerçekten rüya gördüğüme falan inanacaktım.

Bana dönebilmek için toparlandıktan sonra bir elini başının altına doğru koyarak benim ona bakarken biraz daha yukarıya doğru bakmama neden olmuştu.

"Uyumadın, neden bunu soruyorsun ki?"

"Rüya görüp görmediğimden emin olmak istedim ama Jimin insanlar gözleri açıkken rüya göremezler öyle değil mi?" Aptal gibi sorular sorduğumun farkındaydım ama sormakla da bir şey kaybetmezdim. "Hangi sonuca varmaya çalıştığını anlayamıyordum" derken zaten bana yukarıdan bakıyor olması sinirlerimi bozarken şimdi de gülümsüyordu.

Aptal Jimin şu anda tam anlamı ile benimle oynuyordu.

Oyunlar tek kişiyle oynandığında o kadar da zevk vermezdi değil mi? İşte tam da bu yüzden iyi niyetimi konuşturarak oyununa dahil olmuş ve "Acaba Hoseok'a çıkma teklifi mi etsem diye düşünüyorum çünkü sanırım gözüm açık uyurken rüyamda onun beni öptüğünü gördüm" demiştim.

Eğer Jimin benimle salak gibi dalga geçmeye devam ederse ben de bu gerçek olmayan sözlerime devam eder ve aynı şu anda olduğu gibi Jimin'in gülümseyen yüzünün bir anda tam tersi bir hal alarak kaşlarının çatılmasını izlerdim.

Benim için hiç sorun değildi çünkü yeterince eğleniyordum.

"Gözün açık falan uyumadın."

"Hadi ya, kötü olmuş" dedikten sonra böyle ortamlarda fazla ciddi kalabilen biri olmadığım için sırtımı ona dönerek duvarla bakıştığım sırada gülmemek için kendimi zor tutuyordum. Bu sırada Jimin elini omuzuma doğru koyarak beni biraz sarsarken, "Bana dönsene" dediği için daha fazla uzatmadan ona döndüğümde yüzüme bakmış ve "Şimdi gerçekten aklından geçenleri söyle" demişti.

GRANDPA'S HOUSE | yoonminHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin