-Balık-"Aman tanrım Bayan Simi kuluçkaya mı yattın?"
"Gıt."
Kümese girdiğim anda kuluçkaya yatan Bayan Simi'yi gördüm. Koşarak yanına gittim ve samanlarla birlikte kendine yaptığı yere baktım, sonra kafamı eğip altındaki yumurtaları görmeye çalıştım. Bayan Simi yumurtaları göstermemek için daha da yayıldığında kaşlarımı çattım.
"Yaah! Bakmama izin ver, kaç tane var?"
"Gıt gıdaaak..." Bana kızıyordu. Biliyorum tavuklar kuluçkaya yattıklarında çok sinirli ve hassas oluyorlardı. Malum hormonlar.
"Bunu Bay Nai yaptı öyle değil mi?" Bayan Simi bakışlarını kaçırıp hemen ileride bir tavuğun peşinden koşturan Bay Nai'ye baktı. Edepsiz hem tavuğumu iğfal etmişti hem de bütün kümesteki tavukları. "Endişelenme Bayan Simi civcivlerine ben bakacağım onları en az senin kadar seveceğim."
Gözlerim dolmaya başlamıştı Bayan Simi'yi kendi haline bırakıp işimin başına döndüm. Şuan için altında kaç yumurta olduğunu öğrenemezdim onları sıcak tutmalıydı malum uzun bir süre kuluçkada kalacak ve etrafta fazla dolanamayacaktı. Ara ara onu kontrol etmeyi aklımın bir köşesine not ettim ve işime geri döndüm.
Bay Wu'nun talimatlarını yerine getirip, tavukların yemlerini ve suyunu kontrol ettim, sonra etrafı toparladım ve samanlığa doğru ilerledim. Kapıyı açıp içeri girdiğimde gözümün önüne daha önce burada yaşanılanlar gelmişti. Daha doğrusu gördüğüm rüya zihnimde belirmişti. Tanrım ne kadar da gerçekçiydi...
Samanlığın ortasında bulunan saman balyalarının arasında sevişmiştik. Şuan o samanlar burada değildi ama yine de gözümün önüne o anlar geliyor, bütün bedenim gördüğüm rüyayla birlikte sarsılıyordu. O kadar gerçekçiydi ki her kelimesini her hareketini hatırlıyordum. Ah tanrım bu çok utanç verici! Kim patronuyla seviştiğine dair rüya görürdü ki?
Kafamı iki yana salladım ve zihnimde beliren görüntüleri silmeye çalıştım. "Unut Yixing gördüğün rüyayı unut!" Bay Wu gelmeden etrafı toparlamaya başladım. Süpürgeyi aldım ve ortada kalan saman kalıntılarını bir tarafa toplayıp çuvalın içine doldurdum.
Bütün bedenim sıcağın da etkisiyle terden sırılsıklam olmuştu. Sırtıma yapışan t-shirtu çıkardım ve alnımdan akan terleri silip t-shirtu bir kenara bıraktım. Neden bu kadar sıcaktı ve neden bu kadar çabuk yoruluyordum? Ben günlerce çalışsam bitkin düşmezdim. Tarlayı tek başıma sürebilirdim. Bütün yumurtaları arabaya tek başıma taşıyabilirdim ama küçük bir samanlığı temizlemek bile beni feci derece yormuştu.
Ben kendi düşüncelerime dalmışken hemen arkamdan açılan kapının sesiyle o tarafa döndüm. Tabi ki işimi iyi yapıp yapmadığımı kontrole gelen Bay Wu idi.
"Hala bitmedi-"
Beni azarlamak için geldiğini biliyordum ama neden kapıda durup öylece bana baktığını anlayamıyordum.
"Bitirmek üzereyim." dedim samanlığın camlarını silerek. Hemen altımdaki merdivende duruyordum ve eğildiğim için kalçam hafif havada duruyordu.
"T-tamam, bitirince mutfağa git Baekhyun'a yardım et!" Popomu havada salladım ve tek ayağımla bir alt basamağa inmek için adım attım. Ama merdiven eski ve dengesiz durduğundan havada savrulup yumuşak kolların arasına düştüm. Evet, Bay Wu beni havada yakalamış ve kollarıyla sıkıca sarıp yere düşmemi engellemişti.
"Neden bu kadar dikkatsizsin?" Bay Wu beni gelin tarzında kollarının arasında tutuyor gözlerimin içine o yakıcı bakışlarla bakıyordu. Bu bakışlar çok başkaydı, bu bakışları daha önce de görmüştüm. O-onunla seviştiğim rüya da görmüştüm.
![](https://img.wattpad.com/cover/19278174-288-k148562.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Angel Of Chickens
FanfictionYazan: Nina Türü: Romantik - Komedi - (Yaoi) - (mpreg) Karakterler: Lay, Kris, Luhan, Kai ve diğer EXO üyeleri. Zhang Yixing -Lay- (23 yaşında) Herkes ona melek der. Wu Yi Fan -Kris- (25 yaşında) Lay ona şeytan der. Lu han - (23 yaşında) Kai ona beb...