𝘧𝘰𝘳𝘦𝘴𝘪𝘨𝘩𝘵 ∝ 𝘴𝘵𝘰𝘯𝘺

finale part one: deditionem

bölüm uyarısı: foresight hristiyanlığa dair ögeler içeren kurgusal bir kitaptır.

bu bölümde cinsellik içeren kısımlar vardır, sonuna kadar bekleyiniz, on bin kelimeye yakın bir bölüm ama ikinci part bu kadar uzun olmayacaktır, şimdiden iyi okumalar.

x

Tony şirketteki odasına girdiğinde öfke içerisinde kravatını açtı, insan olarak davranmak zorunda kaldığı bilmem kaçıncı yılın bilmem kaçıncı günüydü.

Ve üstüne üstlük hiçbir şey yolunda gitmiyordu.

Stephen'a özel laf anlatıyordu, Bruce'a da öyle, Erik açısından o ne dese de kendisine pek inanmıyordu çünkü son olan olaylar herkesin sinirlerini bitirmişti.

Ve Tony ne yapması gerektiğini bilmeyecek kıvamdaydı.

Steve'in Bucky ile kaldığını düşündüğü her saniye içinde kaynayan bir kıskançlık dalgası açığa çıkmış ve bunu kontrol etmek ne yazık ki kolay olmamıştı.

Steve'in kendi tarafına gelmemesi de sorundu, beklemişti ama hiçbir şey olmuyor, Steve iyilikten vazgeçmiyordu.

Masanın kenarına yaslandığında ellerini cebine soktu, bu lanet insan hayatından sıkılmıştı, hafif hafif hissetmeye başladığı güçleri ne zaman geri gelecekti bilmiyordu ama sabırsızlanmaya başlamıştı.

En başta güçleri geldiğinde yapacağı şey Steve'in durumunu öğrenmek olurdu. Neler yaşadığını, kimlerle beraber olduğunu, ona karşı bu süreçte neler hissettiğini. Hepsini.

Bir diğer konuysa Peter evden gitmişti, nerede ve ne yapıyor bilmiyordu, sadece eve dönmesi gerekiyordu, uzun zaman hiçbir şey almadan evden çıkıp ne kadar yaşayabilirdi ki? Onun tüm para alabileceği yerleri engellemişti.

Derin bir nefes aldıktan sonra saatine baktı, on beş dakika. Sonraki girmesi gereken toplantıydı bu, sonra şirketten çıkacaktı, bu sefer gidip Bruce'a neden planının duraksadığı hakkında bininci kez açıklama yapacaktı.

Birçok açıdan kurtuluş yoktu.

Telefonu çaldığında sinirle ofladı, kim olduğuna bakmak bile istemiyordu ama bir müddet sonra merakına yenik düştü, koluyla uzanarak masadaki telefonuna erişebilmişti.

Arama ekranında görünen isimle tüm duyguları altüst oldu: Steve.

Tony o kadar panik içerisine kapılmıştı ki ilk önce bunun gerçekten olup olmadığını anladı, sonra da geri kapanmasın diye muhteşem bir acele ile telefonu açtı, Steve'in sesini duymak istediğinden inanılmaz bir odak kurmuştu, konuşmayı unutacak kadar.

Fakat telefondan boğuk- çok boğuk bir ses geliyordu, "Tony?"

"Steve- Steve?" dedi iki defa esmer adam, öyle ki bunu tek defa dediğini sanıyordu.

Tony telefondan Steve'in sesini duymuyordu şimdi, daha çok kısıkça ağlamaya çalıştığını belli eden nefesler geliyordu kulağına, "Steve- endişelenmem mi gerekiyor?"