*Berk Saydam güçsüz değildi. O kadar güçlüydü ki...
(2014.03.27)
"Berk onu öldürdük!"
Daha 13 yaşındaydım. Evden kaçmış geziyorduk boş sokaklarda... Kim bilebilirdi ki o gün en karanlık günlerden daha karanlık olduğunu? Berk markete gidip bir şey alırken bir adam gördüm. Elinde içki vardı. Korkarak bir sokağa girdiğim sırada adam peşimden geliyordu. Koskoca adamın 13 yaşındaki bir çocukla ne işi vardı bilinmez? Ama adamın yere sarılışını izledim. Berk kurtarmıştı beni...
Elinde sopa kafasına vurmuştu korkarak Berk'e sarıldım.
Adam hareket etmek için çırpınınca Berk elindeki demiri adamın yüzüne indirdi. Öldürmeye mi çalışıyordu adamı? Adamın ilk önce hareketi durdu. Sonra kontrol ettik nefes de almıyordu. Korkuyla etrafa bakındığımda Berk ne düşünüyordu?
Elindeki demiri adamın yanına bırakıp adamı duvarın kenarına çekmeye çalışıyordu. Bende yardım ettim tabii. Duracak mıydım bir korkak gibi? Sonra adamı eğdi büktü top gibi bir şey yaptı üstüne örtü örttü. Getirdi üstüne çöpleri yığdı. Sanki adam öldürmeye meyilli gibi. Daha önce kaç kez adam öldürdü de bu kadar soğuk kanlıydı?
"Görmedik." Devam ettirdim.
"Duymadık."
"Bilmiyoruz."
"Eve gidelim Berk."
"Gidelim..."
Hemen sonraki gün haberlerde gördüm öldürdüğümüz adamı.
"Kan donduran o cinayet" yazıyordu kocaman. Sonra birden biz çıktık kameraya ama görünmüyordu yüzümüz. Berk sopayla vurmuş ben yardım etmiştim. Katil olmuştuk... Kadın abarta abarta anlatmaya başladı.
"Görüntüdeki çocuklar bizim geleceğe umutsuz bakmamızı sağlıyor. Yaklaşık 27 yaşlarında genç birini bir çocuk öldürmesi... Niye öldürmüştü anlam veremedi kimse? İşte bakın o görüntülerdeki çocuklar nasıl adım adım katil oluyor..."
Yutkunup o anı getirdim gözümün önüne. Derin nefesler alıp odama gittim...
(Bugün...)
Gözlerim yavaşça kapanırken onları durdurmadım. Zorlamadım. Yapmadım bir şey. Son hatırladığım; Mert'in kendine has o güzel şeftali kokusu ve yıldızlar oldu...
Sabah uyandığım yer farklıydı. Evet Mert'in yanındaydım kafam onun göğsündeydi. Odaya göz attığımda buranın Mert'in odası olduğunu hemen 'ay benim gece senin' yazılı duvarıyla anladım. Duvarında ay ve söz vardı. Kafamı kaldırdığımda Mert'le göz göze geldik.
"Hey öyle bakma bana!" Mert yüzündeki çapkın ifadeyi bozmayıp devam etti.
"Nasıl bakayım?" Mert'in soy adı bile 'Çapkın' dı yüzündeki ifadeye şaşmamalı...
"Şimdi böyle çeksem bizi..." Telefonunu aradı muhtemelen yüzü.
"Aaaa... Ne ayıp..." Anneannemin taklidini yapıp kıkırdadım.
"Ciddiyim. Şöyle çeksem mesela..."
Gözleri telefonunu bulduğunda engellemek için dibine girdim. Hayır, başaramadım bana poz ver dercesine bakıp çekti
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Ölüm Oyunu / Texting
Подростковая литератураBlokedNumber01; Ölüm oyununa hoşgeldiniz. Arkanıza yaslanıp sevdiklerinin öldüğünü izleyeceksin. Ya da beni bulup işimi bitireceksin... En son... Eğer beni bulamazsan ben seni bulup ölümünü izleyeceğim. Eğlenceli...