14.BÖLÜM

25.2K 868 731
                                    

Lütfen oy vermeyi ve yorum yapmayı unutmayın, keyifli okumalar.

Şarkılar;
Canozan, Kalbimden tenime
Zakkum, Seni rastgele sevmedim

14.BÖLÜM

Dünyada birçok insanın bu anı keşke yaşamasaydım dediği anlar vardır. Kim olursanız olun bir noktada takılı kalırsınız ne ileri çizebilirsiniz ne geri çizebilirsiniz. İşte tam bu anda ellerinize bir güç gelir o gücü size veren ilham kaynağınızdır. Peki benim gücüm ne olacaktı bu noktada, bir güce ihtiyacım var mıydı?

Onun sesiyle karnıma giren sancı ve heyecan tohumlarının korkuya dönüşen fidanıyla birlikte önüme döndüm. Daha bir saat önce sinirle soluyan karşımdaki adama baktım ifadesizdi hiç olmayacak kadar ifadesiz ve duygusuzdu. Onun kızgın ses tonuyla adımı söylemesiyle yüzüne dönmüştüm.

Onun nasıl, neden burada olduğunu sorgulamayacaktım. Konu; benim onunla tartışmam, okula gitmem gerekiyorken şu an burada olmam, avuç içlerimde olan torbada ne olduğunu bilmeyip buraya gelmemdi artı olarak bunda yakalanma ihtimalimin de olmasıydı.

"Kafamı kurcalayan, merak ettiğim bir şey var." dedi tok bir sesle ardından duraksadı ve mavi gözlerime odaklandı. "Yalnızca tek bir şey söyle." Sesinde hissedebileceğim duygu bile yoktu. Yüzü ifadesizliğini korurken aramızdaki adımların bir önemi olmadığını anlatmak ister gibi yüzüme bakıyordu. O adımlar ona geçerli bir neden sunmamla bir hiç olacaktı ya da o adımlar bize görünmez tuğlalarla oluşan bir duvar olacaktı. "Ne? Buraya gelirken aklından ne geçti?" diye sorduğunda nasıl bir yanıt vereceğimi düşündüm.

Ne düşünmüştüm? Buraya gelirken aklımda sadece para kazanmak vardı. Tek düşüncem buydu ne iş olursa olsun sadece para kazanmak. Emir'den, annemden veya başka birinden para almamaktı düşüncem. Yanlış bir işti şu an yaptığım fakat lise sonda bana verilebilecek bir iş yoktu.

"Para kazan-" sessiz mırıltımı devam ettiremedim.

Gözlerini hızla kapatıp, dişlerini sıktı. "Bana bunu söyleme. Bu benim için bir cevap değil." durdu ve derin bir nefes aldı.

Gökyüzündeki yağmur damlası yavaş yavaş büyüdü ve aramızda oluşan o kısa mesafeye düştü. O büyük yağmur damlasını takip eden bir başka damla daha. O tuğlalar yerine yağmur damlaları aramızda duvar olacak gibiydi.

Gözlerini açıp bana baktı. "Seni hiçbir şeyde zorlamadım bu konu dışında." yerinde hareketlendi huzursuzca. Tekrar konuşmasına devam ederken gözlerinde beni bu amacımdan döndürme inancı vardı. "Paraya ihtiyacın varsa bile bunu yaparak para kazanma, eğer çok istiyorsan sana güvenilir bir iş ayarlayabilirim."

Bir şey söylemem gerekiyordu değil mi? Hayır, senden yardım almak istemiyorum, bana iş ayarlarken bunu kim olarak yapacaksın, bu işte çalışmasam bile kendim başka bir iş bulacağım. Bunları söyleyebilirdim ama onu daha fazla bu durumda bırakmak istemedim.

"Tamam." diyebildim zorlukla, yüzü şaşkınlıkla dolup taştı, dudağının kenarı yukarı doğru kıvrıldı keyifle. Onun şaşkın yüzüne daha fazla bakmadan montumun fermuarını aşağıya doğru indirmeye başladım. "Sadece bu görevi yapacağım. İlk ve son görev," parmaklarımda olan bakışlarımı yüzüne kaldırdım.

Birkaç saniye önceki keyifli yüzünden uzaklaşıp sert yüz ifadesiyle bakmaya başlarken hızla elimi havaya kaldırdım. İşaret parmağımı ona doğru sallayarak, "Sakın bir şey deme, bunu yapacağım şu an izleniyorum. Parkın çıkışında bekleyebilirsin beni." onunla ilk defa bu şekilde konuştuğumu fark ettim.

RAYDEZHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin