Okan
"Kağan! Kağan! Aşkım uyan. Alarm çalıyor." O kadar tatlıydı ki uyurken sesimin yüksek çıkmamasına özen göstermiştim. Hafif kıpırdadı ama gözlerini açmadı. Kafasını göğsüme koyduğu taraftaki kolumu açarak telefona uzandım. Alarmı kapattım. Elimi saçına attım. Hafifçe okşayarak saçlarını kokladım. Kokusunu içime çekerek saçlarından öptüm. Kulağına fısıldadım. "Aşkım hadi uyan." Yanağına öpücük kondurdum.
Gözlerini araladı. Kafasını hafifçe kaldırdı. Sırıttı. Uyku sersemi hâline eridim. "Günaydın aşkım."
"Günaydın mı kaldı serseri." Saçlarını elimle karıştırdım. "Hadi kalk , toparlan. Yüzmeye gidelim."
Dudaklarını uzatarak bana doğru eğildi. "Öpücük yok mu?"
Elimi ensesine atıp onu kendime çektim. Sertçe öptüm. "Ohh. Hastayım dudaklarına."
Genişçe gülümsedi. Yataktan zıplayarak kalktı. "Çantamızı alalım. Koyalım içine ne gerekiyorsa." Gardırobun önüne gidip içinden çıkardığı bir çantaya bir kaç tane havlu koydu. Kıyafetlerinin arasından şortlarını çıkarıp yatağın üstüne attı. Elini çenesine koydu. Bana bakmadan konuştu. "Hangisini giysem?"
Şortları teker teker süzdüm. "Bu olmaz. Bu olmaz. Bu hiç olmaz! Kağan bu ne! Oha olum bu ne?" Bir tane siyah şort dışında hepsini alıp birer birer fırlattım. "İşte budur. Bunu giy."
Gözlerini açmış bana bakıyordu. "Sen kafayı mı yedin. Lan öbür şortların nesi var?"
"Çok kısaydı onlar." diyerek açıklama yaptım.
"Aşkım manyaksın." Siyah şortu alıp altına giydi. Uyumadan önce sevişmiştik. Çıplak uyumuştuk. Dolaptan aldığı açık renkli sarı tişörtü üstüne geçirdi.
Alıcı gözüyle ayaklarından başına kadar onu süzdüm. "Çok seksisin olum ya." Ellerimi beline attım onu kendime çektim. Dudaklarını uzun uzun öptüm.
"Seksiyim ama bir senin kadar olamadım." Sırıtarak kalçamı avuçladı.
"Yaa , nedenmiş o?" Tek kaşımı kaldırarak sordum.
Kalçamdan beni çekip kendine bastırdı. "Bu Latin kalçaları diyorum. Bunlar çok fena." Boynumu emerek öptü.
Sırıtarak kafamı geri çekip sordum.
"Çok mu sevdin onları?""Bayıldım." Sonunu uzatarak söylemişti.
"Hadi gidelim artık." diyerek elimi tuttu.
Adımını atınca aklıma gelen şey ile onu durdurdum. "Aşkım gidemeyiz?"
Kaşlarını çatarak sordu. "Neden?"
"Benim şortum yok ki. Eve gitmemiz lazım. Annemin yanına giderken götürdüklerimi de orada unuttum."
Beni elimden tutup etrafımda döndürdü. "Benimkilerden denesene."
İstemsiz kahkaha attım.
"Ne gülüyorsun lan?" diye o da sırıttı.
"Aşkım senin kalçalarına bak bir de benimkilere."
"Ne olmuş yani?"
"Lan senin iki kalçan benim bir tane etmez."
"Hay Latin götünü yediğim." Kahkaha atarak dolaba yöneldi. "Gel buraya bak şunlara."
Dolabın önüne gelip Kağan'ın gösterdiği şortlara baktım. " Ulan bunları neden çıkarmadın az önce. Daha sadeymiş bunlar."
"Ya öbürleri daha seksi geliyor bana. Genelde onları giyiyorum. Ama sayende giyemeyeceğim artık." Gözlerini devirdi.
"Sevgiliye göz devirme." Kaşlarımı çatıp sırıtarak söylemiştim.
"Çok konuşma hadi dene şunlardan."
Dolaptan çıkardığı bir şortu yüzüme attı. Şortu çıplak bacaklarıma geçirdim. İyice bedenime oturduğunda Kağan'ın verdiği tepkiye kahkaha attım. "Aşkım ne oldu?"
"Ulan tam oturdu vücuduna. Götün meydana çıktı. Çok seksisin. Ama bunu giyemezsin."
"Ne giyeceğim?" diye sordum.
"Bu olmaz. Delirtme beni."
"İyi ya. Ver oradan bol bir şeyler."
Uzun süren şort kavgasının ardından en bol olanı alıp giyindim. Kağan yine beğenmemişti giydiğim şeyi. "Lan büyük seksi götün sığmıyor bu şortlara."
"Off Kağan. Çıkamayacağız evden." Yatağın üstüne oturdum.
Elinde salladığı şortu üstüme attı. "Al bunu dene hadi. Son şansımız bu."
****
Sahile gelip Kağan'ın arabayı parketmesinden sonra çantamızı alıp indik. Kağan hızlıca yanıma gelip arkama geçti. Kafamı çevirerek ona sordum. "Aşkım yanıma gelsene."
"Olmaz. Götün başın meydanda."
Sırıtarak kolundan tutup onu yanıma çektim. "Gel şuraya kıskanç penguenim."
"Çok kırıtmadan yürü."
"Aşkım bacaklarımı da kır bari." diye çıkıştım.
"Gerekirse kırarım. Sen akıllı ol."
"Lan kendine gel. Alırım façanı."
"Sakin ol latin kalçasını öptüğüm."
"Güldürme serseri."
Kumsala girip boş şezlonglardan ikisini yan yana bir şemsiyenin altına çektik. Arkamızda dolaşan otel personeline içecek ve yiyecek bir şeyler sipariş ettik.
Yiyip içtikten sonra iyice terlediğimizi farkettim. Tişörtümü çıkardım. "Sarışınım hadi suya girelim artık."
Tişörtünü çıkarırken kolundan yakalayıp durdurdum. "Sen hayırdır?""Ne hayırdır? Tişörtle mi gireceğim."
"Evet. Sen üstsüz giremezsin."
"Okan bokunu çıkarma."
"Adımı ne güzel söylüyorsun öyle."
"Gıcık herif. Lan bırak kolumu."
"Tamam tamam. Takılıyorum. Hadi soyun."
"Ortası yok ki. Allah'ın delisi." Kafasını yana çevirerek sırıttı. Üstünü çıkardı.
Tabanlarımı yakan kuma aldırış etmeden hızlıca suya yürüdüm. Kağan da koşar adımlarla yanıma geldi. Belimize kadar suya girmiştik. Kollarını beyaz gövdesinde birleştirip etrafına bakınıyordu. Bir süre onu izleyip sırtından ittirerek suya girmesini sağladım. Yüz üstü suya düşünce çırpınarak toparlandı. "Ağzına tükürdüğüm. Gösteririm ben sana." Sarı saçlarını geriye atarak tekrar suya atladı.
Kulaç atarak peşime takıldığını anlayınca yürüyerek kaçmaya çalıştım. Suyun altına girip sol bacağımdan beni yakaladı. Beni sertçe çekiştirdi. Dengemi kaybedip düştüm. Az miktarda su yutarak kendimi geriye çektim. Kafamı sudan çıkardım. Sırıtarak yeşil gözlerini bana dikmişti. "Nasılmış koçum.""Kısas yapacaksın illa kindar pezo." Gülerek aramızdaki mesafeyi kapattım. Ellerimi omzuna attım. Gözlerimi gözlerine diktim. Daha sonra gözlerimi dudaklarına indirdim. Başımı hafifçe yukarı kaldırarak dudaklarına yaklaştım. Dudaklarımız arasında mesafe azalınca gözlerini kapattı. O sırada omzundan bastırarak kafasını suya gömdüm. Sonra arkamı dönüp kollarımı öne uzatarak suya daldım. Arkamdan küfürler savurarak beni yakalamaya çalıştı. Gülüşlerimiz birbirine karıştı.
***
Eğleniyor kumrular 😂😂😂
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ADAMIM (GAY) (Texting)
Teen FictionBirbirinden baskın iki karakterin komik , eğlenceli, bazen romantik , bazen erotik ,bazen de garip öyküsü. Kağan : Tanışalı on dakika oluyor. Dokuz dakikadır kavga ediyoruz. Bu benim öyküm birazcık yaralı. Okan : Şarkılı göndermene sokayım. Bak kaf...