Bir kaç gün telefonunuza gizli numaradan aramalar geliyor.Siz çok rahatsız olduğunuz için numara değiştirip duruyorsunuz ama numaranızı buluyor.Artik bunaldiginiz bir gün Jungkook"Sana benim adıma hat aldım"diyor.Siz seviniyor ve o numarayı kullanmaya başlıyorsunuz.Kamp gününe az kala eşyalarınızı hazırlıyor ve sabirsizlaniyorsunuz.Yurt odanizi birlikte temizliyor ve yemek söylüyorsunuz.Kamp icin sabirsizlansanizda onunda orada olması endiselendiriyor ama artık buna bir son vermek istiyorsunuz.Ya o sizi avlayacak ya siz onu!.Bu gücü kendinizde uzun süre ariyordunuz.Aksam geç bir saatte tüm sınıfça okul önündeki otobüse sırayla biniyorsunuz.
Cam kenarına oturan siz jungkookun ellerini tutuyor ve gülümsüyorsunuz.Otobüs hareket ediyor.Ögretmeniniz"Gençler sabaha kadar sürecek seyahatimizin tadını çıkarın.Döndüğümüzde 2 sinavinizida yapacagim"diyor.Herkes "aaaa "fln diyor ve herkes sitem ediyor.Öğretmeniniz"Her neyse iyice dinlendiginizden emin olun"diyor ve otobüs mikrofonunu bırakırken diğer kadın öğretmenler "Bu ne diyor simdi"bakışı atıyorlar.Bir kaç saat ilerledikten sonra uyuyakaldiginiz omuzdan kalkıyorsunuz.Jungkookun elinin sıcağını hissedince gülümsüyorsunuz.Jungkookun uyuyuşunu izliyorsunuz.
Jungkook bir süre uyuduktan sonra uyaniyor.Size gülümsüyor"Merhaba tatlım "diyor.Siz kapanmış ışıklardan yararlanıp jungkooka yaklaşıp dudaklarına bir öpücük bırakıyorsunuz.Tam cekilecekken jungkook sizi tutuyor.Siz"Otobüsün içindeyiz arkadaşlarımız var yapma "diye fisildasip gülüşürken arkadan Yun hee öksürerek size sinyal veriyor.Siz ayriliyorsunuz uzaktan bakişip gülüyorsunuz.Sabaha doğru kamp alanına geliyorsunuz.Herkes uyanıyor yarı uykulu otobüslerden iniyorlar.Siz inerken Dohyunuda görüyorsunuz.Yun heeye"Sende benim gördüğümü görüyor musun ?"diyorsunuz.Yun hee "Evet "diyor.Onlarin sinifininda geldiğini goruyorsunuz.Ogretmenler erkek kız diye tüm sınıfı ayırıyorlar.Jungkook Dohyunu görünce keyfi kaçıyor ve ona bakıyor.Sizin de keyfiniz kaçıyor.Size zararı dokunmasada onun bulunduğu ortam size soğuk geliyor.Herkes eşyalarını alıyor ve ormanin içine doğru yürümeye başlıyorsunuz.Kızlar önden erkek arkadan yürüdüğü için siz en sonu bekliyor erkeklerin sırasının başındaki jungkookla yan yana yürüyorsunuz.Jungkook"Bunun burada ne işi var ?"diyor.Siz"Bende geldigini bilmiyordum"diyorsunuz.Ogretmenleriniz ortamı ve kaybolursaniz neler yapmaniz gerektiğini anlatıyorlar.
Siz önümüzdeki taşı göremiyor ve ayağınızı burkacakken Dohyun arkadan sizi yakalıyor.Jungkook sinirlenip Dohyunu ittiriyor.Dohyunda sinirlenip jungkooka bakıyor.Dohyun tam jungkookun üzerine yuruyecekken öğretmen geliyor"Sizin sorunuz ne ayrılın ?"diyor.Siz jungkooku çekiştirip yürümeye devam ediyorsunuz.Jungkook"Ben bundan çok sıkıldım"diyor.Sizede çatık kaslarıyla bakıyor.Araniz limoni bir gölün kenarına geliyor ve öğretmenleriniz kamp cadirlarinizi oraya kurmanizi istiyor.
Çadırı kurarken bile Jungkook size biraz mesafeli davranıyor.Bunu gören Yun hee size yaklaşıp "Dohyun yüzünden mi bu halde?"diyor.Siz jungkooka bakıp kafanizla onayliyorsunuz.Aksama dogru Odunlar toplanması için öğretmen sizi Jungkooku Yun heeyi ve gönüllü olan Dohyunu gönderiyorlar.Jungkook en arkadan geliyor.Dohyun Yun heenin yanında yürüyor siz ise tek başınıza önden yürüyorsunuz.İse yarar odunları toplayan yun hee ve Dohyuna bakıp Yun heeye sinyal veriyorsunuz.Yun hee dohyunu uzaklaştırıyor.Siz Jungkookun kolundan tutup ters yöne yürüyorsunuz.Buldugunuz bir kayalık kenarında Jungkookun gözlerinin içine bakıyorsunuz.Siz"Onun burada olmasıyla benim bir alakam yok"diyorsunuz.Jungkook"Ama o senden bulduğu umutla geliyor"diyor.Siz"Ben ona umut vermedim "diyor ve sesinizin tonu yüksek çıkıyor.Jungkook sizin boynunuzda elini gezdiyor sonra cenenizden tutuyor"Sen benim kadınımsın"diyor.Siz ona sariliyorsunuz"Seni seviyorum"diyorsunuz.El ele tutuşup odun toplayıp kampa geri dönüyorsunuz ama Yun hee ve Dohyunun henüz dönmediğini fark ediyorsunuz.Öğretmeniniz "Dohyun ve Yun hee nerede?"diye soruyor.Jungkook"ikili gruplara ayrılıp odun topladık bilmiyoruz"diyor.Bir müddet daha bekliyorsunuz ama gelenin olmadığını görünce endiseleniyorsunuz.Jungkook bazı erkek arkadaslarinida toplayıp aramaya gitmeye hazirlaniyorlar.Siz"Bende gelecegim"diyorsunuz.Jungkook"O buralarda olmalı sen kalabalık bir yerde kal ve yanlız kalmamaya calis"diyor.Siz"Hayır geleceğim Yun hee benim kız kardeşim gibi"diyor ve elinize aldiginiz sopa ile hazir bekliyorsunuz.Toplam 4 kişi çıkıp Dohyun ve Yun hee!! diye bagiriyorsunuz.Yaklasik 3 saat sonra Yun heenin sesini duyuyorsunuz.Kosarak sese yaklasiyorsunuz.Dohyun baygın halde tuzak için kazılan çukurda yatiyor.Yun hee"Tuzağa düştük ve ben Dohyunun üstüne düştüm.Dohyun kafasını vurdu ve kanıyor.Yardim edin"diye bağırıyor.Siz elinizdeki sopayı yere atıyorsunuz.Halat vs hazırlayan jungkook ve arkadaşlarını izliyorsunuz.Kararan ormanda ışığı tutan arkadaşın ışığı bir anda bozuluyor.Kararan bölgede Jungkook diye sesleniyorsunuz ama bir ses alamiyorsunuz.Elinizden tutan biri sizi çekerek götürüyor.Jungkook olduğunu düşünüp elinizi sımsıkı tutan kişiye "Korkuyorum"diyorsunuz.Hic ses vermemesi sizi ürkütüyor.Biraz ilerledikten sonra ışık tekrar yanınca bağır assagiya indiginizi görüyor ve elinizi tutanın bir kar maskesi taktiğini görüp çığlık atıyorsunuz.Kafaniza silahın sapıyla vuran adamı en son hatırlıyor ve bayiliyorsunuz.Jungkook"[Adınız]!"diye bağırıp heryere koşuyor.Ogretmenler alan güvenlikcileriyle irtibata geçiyorlar.Siz bir mağara ağzında bulanık bir şekilde ayakta duran bir adama bakıyorsunuz.Siz"Lütfen beni öldürme!..."diyorsunuz.Size yaklaşıp boynunuzdan tutuyor"Sana ondan ayrıl demistim"diyor.Siz"Bunu bana neden yapıyorsun.Ben sana ne yaptim"derken korkudan süzülen gozyaslarinizla kapkaranlık bir mağara ağzında yüreğinizin korkudan atan ritmi kulaklarinizda çınlıyor.Katil"Çünkü kimse seni benim kadar sevemez"diyor.Siz duyduklarınızı sindiremeden başınız dönmeye başlıyor.Siz"Ne yaptın bana ?"diyorsunuz.Katil"Buradan gidiyoruz"diyor.Siz kendiniz için endiselenmeyi bırakıp Jungkooku bir daha göremeyeceğiniz için ağlamaya başlıyorsunuz.Katil"Aglama!" diye sert bir sesle bağırıyor.Siz sessizce korkudan agliyorsunuz.Magara ağzına park edilmis kamyonetin arka koltuğuna sizi taşıyor.Sizi taşırken siz boynunuzdaki kolyenizi oraya atıyorsunuz.Kamyonet çalışmaya başladığında buradan nasıl kurtulabilirim diye düşünmeye başlıyorsunuz.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
JUNGKOOK İLE HAYAL ET{TAMAMLANDI}
FanfictionHerşeyimi kaybetmişken, Beni yeniden dirilten tek çığlıktın sen! Şimdi susma zamanı, Oyun yeni başlıyor...!