24. Bölüm

2.7K 105 21
                                    

"Ne yapıyorsun burada?" Chen salonda oturup gözünü kapalı televizyona dikmiş olan kardeşinin yanına oturdu.

"Hyung benim bebeğim olacak."

"Sen hala şoktan çıkamadın mı?" Chen onun bu aptal haline güldü.

"Hayır öyle değil. Yani evet sanırım doğana kadar şaşırmaya devam edeceğim ama... düşündüğüm şey o değildi."

"Tamam anlat bana ne düşünüyorsun böyle kara kara."

"Bir ev almak istiyorum. Soo ve bana ait olacak olan bir tane. Sonra içini döşemek istiyorum bebek odasını falan. Ama belki ben halledersem Soo kırılabilir. Yani zaten duygusaldı. Öğrendiğime göre hamilelikte daha duygusal olurmuş. Yani sonuç olarak ona sürpriz yapmak istiyorum ama üzmekten korkuyorum. Geçen gün Tao'yla konuşurken duydum. Bebeğinin odasını kendi elleriyle hazırlamaktan bahsediyordu. Sence ne yapmalıyım hyung?" Jongin kafası karışmış bir şekilde Chen'e baktı.

"Bu muydu yani? Çok basit. Bir ev al bahçeli havuzlu falan. Her odasını döşe gönlünce ama bebek odasını bırak. Zaten daha bebeğin kız mı erkek mi olduğunu bilmiyorsun ki? Şimdiden düşündüğün şeye bak. Hanginiz hamile belli değil. Soo senden daha uysal. Sen her an panik halindesin." Chen söylene söylene Kai'nin yanından kalkıp mutfağa ilerledi.

"Buna hamile değil babalık hisleri denir hyung. Farkındaysan ilk kez baba oluyorum. Yaşadığında anlarsın." Kai sonuna kadar çemkirme yetenğine sahipti. Ve bunu her zamanki gibi Chen'in üzerinde kullanıyordu.

"Şimdilik amcalık hisleri yeter bana sevgili kardeşim."

"Siz ikiniz... Ne diye sabah sabah bağırınıyorsunuz?" Xiumin merdivenlerden inerken söylendi. Baekhyun, Kyungsoo ve kendisi hepten bu eve kazık çakmışlardı.

"Minnieeee günümü aydınlatan güzel güneşim benim. Hemen yanıma gel sana sarılmam gerekli." Zaten Xiumin istese de gidemezdi. Chen gerekirse onu odaya falan kilitlerdi..

Xiumin kusma hareketleri yapan Kai'ye aldırmadan Chen'e sarılıp dudaklarına minik bir öpücük kondurdu.

"Kris ve Suho merkezi gidiyormuş bizide çağırdılar. Önce benim eve uğrayalım üzerimi değiştirmem gerekli. Ayrıca evimi özledim. Ve şapşal ikiliyide haber vermemiz gerekli onlarda bizimle gelecek."

"Minniem nasıl emrederse..." Chen Xiumin'in önünde eğilip muzurluk yaparak eğlendiriyordu onu.

"ChenChen şımarma ve git hazırlan. Çocuklara da haber ver kahvaltı hazırlıyorum ben." Chen görevini alıp mutfaktan çıktı. Merdivene adım atmasıyla mutfağa geri dönmesi bir olmuştu.

"Hani benim görev aşkıyla yanıp tutuşmamı sağlayacak olan öpücüğüm." Xiumin gülerek ona sıkı bir öpücük verdiğinde hızla mutfaktan çıkıp yukarıya koştu. Kesin olan bir şey varsa Baekhyun ve Sehun'un güzel bir uyandırma seansı yaşamayacak olmasıydı.

~~~~~~

"Sehunniee... Benim biricik sevgilim uyan artık." Baekhyun Sehun'un sarı saçlarıyla oynayarak sesleniyordu nazikce.

Boynuna minik bir öpücük kondurdu. Amaç Sehun'u uyandırmak değildi şu an. Sadece aşık olduğu tene temas etmek istiyordu. Ellerini belinden yukarısı örtü sayesinde çıplak kalan vücudun üzerinde gezdirdi. Tüm gece onun olsa da, sarılarak yanında uyusa da doyamıyorsu Sehun'a Baekhyun.

"İyi ki benimsin Oh Sehun." Dudaklarını Sehun'un kalbinin üzerine bastırıp ufak öpücükler kondurdu.

"Uyanmak istemiyorum. Bu yoğun sevgiyi biraz daha hissetmek istiyorum." Sehun mırıldanıp Baekhyun'un çıplak belini okşadı.

Utanmaz EkipHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin