Leydi Victoria

7 - Düğün Gecesi

Elinde Lilianne'in mektubuyla ana salona girdi Henry. Herkes yiyor, içiyor ve dans ediyordu. Kimse kendisini farkında değildi. Elindeki mektubu hırsını ondan alıyormuşçasına sıkarken babasıyla göz göze geldi.

Kont bir gariplik olduğunu anlamıştı. Elindeki içkisini bırakarak masadan kalktı. Çalışma odasına ilerledi. Oğlunun da arkasından geldiğini biliyordu. Çalışma odasına girdiğinde oğlu da arkasından girip kapıyı kapattı.

"Lilianne nerede?" diye bağırdı Henry.

"Sesini alçalt ve karşındakinin kim olduğunu hatırla. O kız da nereden çıktı? Evlisin sen Henry. Karın nerede?"

"Anlamazdan gelme baba. Her şeyi öğrendim. Ben her yerde onu ararken nasıl onu benden saklarsın? Beni terk ettiğini sanıyordum. Sense onu bir çiftliğe kapatmış benden kalemdeki kahrolası bir leydiyle evlenmemi bekliyordun. Liliannne nerede?"

Kont derin bir nefes alıp burun kemerini sıktı. "Lilianne ile evlenmene müsaade edemezdim. Onun o paragöz babasını kalemden içeri sokamazdım, anlıyor musun? Aşkından kör olmuş gözlerini aç. O senin için iyi bir eş değildi. Adabı muaşeretten yoksun bir kız. Bunu sen de biliyorsun. O seni terk etmişti. Victoria kaleye geldiğinde buraya döndü, her şeyi berbat edecekti. Sen onu unutmuştun ve evlenmene bir hafta kalmıştı. Ne yapmamı bekliyordun? Elbette engel oldum. Onun nerede olduğunu sormayı bırak ve karının yanına git. Herkes sizi bekliyor!"

"Aylardır bana ulaşmaya çalıştığını yazmış. Bari şimdi yalan söyleme baba! Victoria ve evliliğim umrumda bile değil. Lilianne'i bulmadan hiçbir yere gitmeyeceğim!"

Kont, Lilianne'i alıkoyduğuna şükretti. Bu düzenbaz kız, oğlunu kim bilir daha nasıl kandıracaktı. "O yalancı kadını sadece bir haftadır saklıyorum. Seni kandırıyor! Git ve karınla evliliğini tamamla Henry. Hepimiz için en iyisi bu." Henry ve kont odada kavga ederken Victoria da koridorda çalışma odasına doğru ilerliyordu. Kendisiyle evlenmek istemeyen bu adam ile Kont Green'in zoruyla birlikte olmak öyle aşağılayıcıydı ki... Bu muydu Kont Patel'in kendisi için uygun gördüğü adam?

Kapı çalındıktan sonra açıldı ve içeriye Victoria süzüldü. Bembeyaz kesilmiş, gözleri kan çanağına dönmüştü. Konta dönüp reverans yaptı. Kont gözünü kötü haldeki leydiye dikmişken Henry sadece göz ucuyla bakmıştı. Yine de onun o asil görüntüsünün altındaki yıkımı fark etmişti.

Victoria odadakilerin şaşkın bakışları altında kontun elini tutup önünde diz çöktü. Henry karısının davranışı karşısında kaşlarını çattı. O kimsenin önünde başını dahi eğmemesini söylerken Victoria diz mi çöküyordu? "Kont Green, size yalvarıyorum. Size yalvarıyorum, bu evliliği iptal edin. Ben yapamıyorum. Ne olur siz yapın. Burada daha fazla kalamam. Dayanamıyorum artık. Lütfen..."

Kont gözlerinden sessizce yaşlar süzülen kızı çöktüğü yerden kaldırdı. Sonra ifadesiz tuttuğu sesiyle konuştu. "Henry, karını al ve salona git. Gecenin sonunda evliliğinizi tamamlayacaksınız." Victoria'nın ağzından çıkan itirazları duymazdan geldi ve tekrar oğluna döndü. "O lanet kadının yerini öğrenmek istiyorsan burada olanlardan kimsenin haberinin olmamasını sağla ve gecenin sonunda Victoria ile evliliğini tamamla. Aksi halde onun sadece cesedini bulursun."

Sözleri ile buz kesen oğlunu ve gözyaşları içindeki gelinini odada bırakıp dışarı çıktı.

Henry, kapıda bekleyen Daisy'e karısının yüzünü yıkamasını söyledi. Daisy elinde bir kap su ile gelip hanımının o halini gördüğünde içi parçalanmıştı. İşi bitince odadan çıktı hemen.

Henry ağlaması kesilen Victoria'nın kollarından tutup sarstı. "Şimdi salona gideceğiz ve sen herkese gülümseyeceksin, anladın mı? Bu evliliğin iptalini de aklından çıkar. Artık mümkün değil." Victoria'nın yorgun gözlerle kendisine bakmasıyla devam etti. "Ve Victoria, bir daha sakın bir başkasının önünde diz çökme, sakın."