Kimse istemez elini kana bulamak,cinayet işlemek,katil olmak.Zorunda kaldığım olaylar,yapmak zorunda olduğum cinayetler,dünyayı birkaç pislikten arındırmam benim masumluğumu elimden alır mı? Hayat beni bu noktaya getirdi.Ben masumum ama aynı zamanda...
Mark'ın sorsuna cevap vermek çok zordu. O adamın çektiği acıları çekmek istemiyordum ama aynı zamanda bu acıları Lauretta'nın çekeceğini düşünemiyordum bile. Onun o güzel yüzünü görmeden ben yaşayamazdım. Mark kol saatini bana gösterip ''Tik Tak!'' dedi. Demesiyle beraber Lau'nun yanına gitti. ''Sanırım sevgilinin yüzünü feda ediyorsun?'' dedi. Lau bunu duyduktan sonra çağresizce gözlerini kapattı ve yavaşça gözyaşları süzülüyordu. 'Bu iş benim yüzümden oldu, benim yüzümden bitecek!' dedim içimden kendi kendime ama dışa vurmaya korkuyordum. Yerde yatan adamın bağrışları ve gözümüzün önünde yüzünün erimesi ikimizi de dehşete düşürmüştü. Mark, kezzabı Lau'nun yüzüne doğru yaklaştırınca ''DUR!'' diye bağırdım.
Mark gülerek bana doğru döndü ''Sanırım birisi sonunda cesaretini toplamış!'' dedi. Sesim titreyerek konuşuyordum ''Bana dök o kezzabı! Lau'nun canının yanmasına dayanamam!'' dedim. Lau bunu duyunca şok olmuştu ve bağırmaya çalışıyordu. O sırada anlamıştım ki o da kezzabın bana dökülmesini istemiyordu. Mark beni kaldırdı, kaldırırken yaralanan ayağım çok acıdı ve sertçe bağırdım. Lauretta her bağırmamla beraber bir gözyaşı akıtıyordu. Sırf Lauretta üzülmesin diye bağırmak istemiyordum ama bu çok zordu. Mark elinde ki kezzabı yüzüme doğru yanaştırdı. Kalbim deli gibi çarpıyorken birden cam kırıldı. Kapı açıldı ve içeri kim girdi tahmin edin.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Heather, kapıya ayağıyla sert bir tekme atıp açmıştı. Ona baktığımda nasıl rahatladım size anlatamam. Heather gülümseyerek bize doğru baktı ''Gönderdiğin iki adamın ağır yaralı ama ben seni direk geberteceğim galiba. Hemen o çocuğu bırak'' dedi. Mark gülmeye başladı ''Arkamda iki tane silahlı koruma duruyor. Körlük falan var sanırım?'' demesiyle birlikte iki korumada yere düştü.
Mark ''Ne oluyor lan!'' diye bağırdı. Heather, gülmeye başladı ''Sen de körlük var sanırım? Ben kimseyi görmüyorum arkanda? Ha bu arada arkamda iki tane nişancı saklanıp nişan aldı. Alex'e öğretmesi biraz zor oldu ama hallettik bence.'' dedi. Mark ne yapacağını şaşırdı ''Eğer beni bırakmazsanız çocuğun yüzüne kezzabı dökerim!'' dedi. Heather ciddileşti, öldürücü bakışlar atmaya başladı ''Hadi bir dökte bu oku kafana zevkle geçireyim'' dedi. Mark elinde ki şişeyi yüzümden çekti ''Tamam bırakacağım şişeyi yeter ki bırakın beni!'' dedi. Heather nişan aldı ''Senden tek istediğimiz bu değildi'' dedi. Heather'ın bunu demesiyle beraber Mark elinde ki kezzap dolu şişeyi kaldırdı ve yüzümde kırdı ''Madem ben öleceğim bari bunu yapmadan gitmeyeyim!'' dedi.
