--------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------
Heather evine doğru sürmüştü, odasına çekilip bu olanları düşünüp ağlamaya başladı ''Onlar katil oldu. Bir suçu örtüyorlar. Ne yapmam gerekiyor çok kararsızım, bu hiç doğru değil!'' diye kendi kendine konuşup gözyaşları döktü. Daha sonra banyoya doğru ilerledi, üstünü başını çıkarttı ve sıcak bir duş aldı. Duş alırken evden sesler duymaya başlar. Anneleri bugün evde olmayacığını söylemişti. Evde başka birisi mi vardı?
Stevan ve Lauretta, okulun hademesine yakalanmıştı. Hademe onlara doğru ilerliyordu, çok sinirlenmiş gibi görünüyordu. Hademe onlara yaklaşınca, Lauretta'nın yakın arkadaşı Penny okulun kupasını hademenin kafasına vurup bayıltır. Penny meraklı bir şekilde bakar ve ''Siz iyi misiniz?'' diye sorar. Lauretta'nın adeta rengi değişmişti ''Hemen burdan çıkarsak rahatlayacağım gerçekten!'' dedi. Stevan'da onu onayladı ve beraber dışarı çıktılar.
Heather vücuduna havlusunu bağladı, banyoda ki çekmeceyi açıp eline bir makas alır. Odasına doğru gider ve birden karşısında John'u görür. ''Senin benim evimde ne işin var?! Çabuk çık dışarı!'' diye bağırır. John ''Sensiz yapamıyorum sevgilim! Çok denedim olmuyor!'' der ve Heather'ın dudağına yapışır. Heather onu çabucak itip elinde olan makası ona doğru tutar. ''Sen sarhoşsun! Sakın dokunma bana! Biz diye bir şey hiç olmadı ve olmayacak! der. Bu sözler John'un kalbine bir ok gibi saplanır. ''Olmazsa ben olduracağım!''
Öte yandan bütün bu olanlardan sonra K.C, kayınvalidesine evde olamadıklarını ailecek dışarda gezdiklerini yazmıştır. Daha sonra eşyalarını alıp yurt dışına çıkmayı planlar ve eşyalarını almak için kızı Bella ile eve gelir. Bella'da bir poşete çok sevdiği oyuncaklarını ve kıyafetlerini koyar ''Anne hemen mi gideceğiz?'' diye sorar. K.C ise ''Ne kadar hızlı gidersek o kadar iyi kızım.'' der. Kocasının kıyafetleri ile karşılaşan K.C gözyaşlarına hakim olamaz. ''Ben böyle olsun istemezdim. Bir gün biliyordum ama ikimizden birisi ölecekti. Eğer James olmasaydı her şey farklı olacaktı. Ölen kişi belki ben olurdum o gerçekten çok iyi birisi. O olmasaydı her şey daha zor olacaktı. Çünkü bunun çıkmazımız yoktu, keşke her şey farklı olsaydı ve seni öldürmek zorunda kalmasaydım keşke.'' der, eline aldığı kıyafeti dolaba geri koyar.
K.C kıyafeti dolaba koyduktan sonra balkonun kapısı açılır, K.C boğazında bir el hisseder ''Ne oluyor?!'' diye bağırır. Balkondan Frank'in kardeşi Katherine ve sevgilisi Edward çıkar ve onu tuttuğu gibi yere fırlatır ''Her katil olay yerine geri döner derlermiş. Ciddilermiş demek ki!'' diye bağırır. Bella korkudan içeri kaçıp saklanır, Edward onu yakalamaya çalışır ''Buraya gel küçük! Kaçabilirsin ama saklanamazsın!'' diye bağırır. Bella ise sessizce masanın altında ağlamaya çalışır ''Tanrım lütfen bizi koru.'' Edward ise onu aramaya devam eder ''Hadi bir oyun oynayalım. Elma dersem çık, armut dersem çıkma. Elma!'' diye bağırır. Bella ise aynı korku içinde saklanmaya devam eder.
K.C korkuyla Katherine'a bakar ''Lütfen kızımı bırakın onun hiçbir suçu yok!'' der. Katherine ise eğilir ve K.C'in alnını sıkar ''Sevdiğin herkesi tek tek elinden alacağım seni sürtük. Sen Burn ailesini tanıyamamışsın.'' diyip kafasını duvara yapıştırıp onu bayıltır. Katherine, Edward'ın yanına gider. ''Bir kızı bulamadın seni aptal!'' diye bağırır. Edward ise Katherine'a sertçe bakar. Katherine, Bella'nın torbasını bulur ''Demek ki çok sevdiğin oyuncaklar burda!'' der ve cebinden bir çakmak bulup hepsini ateşe verir ''Artık yoklar!'' diye bağırır. Bella ise ağzını tutarak ağlamaya çalışır ama en sonunda ister istemez bir ses çıkartır ve Katherine hızlıca yerine bulur ''Merhaba seni küçük sürtük!''
--------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------Alex'i aradım fakat hiçbir yerde bulamadım. Sinirli bir şekilde ordan ayrılmıştı. Umarım William'a kalıcı bir zarar vermemiştir. Eski çiftlikten çıktım ve evime doğru arabayı eve doğru sürerken yolda Bryan'ı gördüm. ''Hey Bryan! Senin bu saatte tek başına yolda ne işin var?'' diye sordum. Bryan ise ''Senin için gelecektim.'' dedi. ''Bu ne demek oluyor Bryan?'' diye merak içinde sordum. Bryan bana sinirli bir şekilde ''Yaptığınız pisliğin bedelini ödeyeceksiniz.'' dedi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Masum Seri Katil
Mystery / ThrillerKimse istemez elini kana bulamak,cinayet işlemek,katil olmak.Zorunda kaldığım olaylar,yapmak zorunda olduğum cinayetler,dünyayı birkaç pislikten arındırmam benim masumluğumu elimden alır mı? Hayat beni bu noktaya getirdi.Ben masumum ama aynı zamanda...