ANONİM:ELMAS

4.6

hi kaç gün oldu saymadım günler geçelii
mevsimler geldi geçti unuttunuz mu benii
neyse

yabancı birinden mesaj aldım (daha doğrusu 3 gün geçmiş mesajı atalı) kitabımı okumuş beğenmiş ve sitelerinde yayınlamak istiyorlarmış ne kadar doğru bilmiyorum ama sitenin adı webnovel buraya benziyormuş sanırım çok incelemedim neyse kabul etmedim :D
size diyim dedim yaani
iyi okumalar aşklar

Sinirle kapıyı çarptım. Elimdeki tişörtü hızla yere atıp salona doğru sinirli sinirli ilerledim ve kendimi koltuğa attım. Ellerimi saçlarımın arasına koydum ve öylece bekledim. Düşündüm neden böyle olduğunu ama aklıma hiçbir şey gelmiyordu. Almas ben yokken orada ne yaşamış olabilirdi de beni istemediğini söyleyebilirdi.

Ben bunları düşünürken yanımda duran telefonuma bilfirim geldi. Başımı kaldırıp telefonuma baktım ve onu elime aldım. Mesaj Eylüldendi.

Eylül
Selam yarın ki partime davetlisin!

Saat: 21.00
Yer: *adres*

Nereden çıkmıştı şimdi bu parti? Eylülün ilk defa bir parti yaptığını görüyordum. Aslında şaşırmamak gerekirdi ben Fransadayken belkide birçok kez parti yapmış olabilirdi. Omuz silkip ağaya kalktım. Elimdeki telefonu cebime attım ve odama çıktım.

Odama geldiğimde kendimi sırt üstü yatağa attıp tavana bakmaya başladım. Birden elimi yüzümle kapatıp hıçkıra hıçkıra ağlamaya başladım. Tam sevdiğim biriyle birlikte olacakken her şey bitmişti. Ve bunu annemlerin gelişine bağlıyordum. Sürekli zamansız anlarda karşıma çıkıyorlardı. Bu yüzden onları sevmiyordum ya.

Ağlamamı burnumu çekerek sonlandırdım. Gözlerimin sululuğunuda kollarıma sildim. Demek böyle istiyordu yapacak bir şey yoktu. Beş sene daha onun peşinde dolaşamazdım artık benimde bir gururum vardı. Benimle ilgilenmeyen biriyle neden ilgilenecektim ki?

Yataktan kalkıp biraz esnedim. Çalışma masama oturup biraz çizim yaptım. Bir kaç insan portresi.

Uyandığımda saat öğlen bire geliyordu. Çizim yaparken uyuyakalmışım. Başımı masadan kaldırıp etrafa bakındım. Her şey olduğu gibiydi. Yaptığım çizimleri toplayı bir dosyaya koydum ardından masadan kalktım. Odamdan çıkıp mutfağa yol aldım. Kahvaltı yapmayı ve hazırlamayı hiç sevmezdim bu yüzden buzdolabından bir süt çıkardım. Dolaptan bir kase ve çekmeceden de bir kaşık aldım. Masanın üstünde duran gevreği kaseye koyup üstüne süt döktüm ve yemeğe başladım.

Cebimde hâlâ duran telefonumu çıkardım. Mesajlara baktığımda Eylülden tekrar mesaj geldiğini gördüm.

Eylül
Geliyorsun değil mi?

Pek gelmeyi düşünmüyorum üzgünüm.

Ne? Bizim parti kızımız Özgü'ye ne olmuş??

O öldü cenazesine katılmak isterseniz çok geç kaldınız.

Ne diyorsun kızım saat 20.00de geliyorsun çabuk!!

Öldü diyorum öldü.

Özgü beni zorla getirtme oraya.

•Görüldü✔

Geliyorsun değil mi??

•Görüldü✔

Ona görüldü atıp sohbetten çıktım. Belki Almas gelebilirdi ama o orada olursa ben orada olmayı tercih etmezdim. Ama Eylülü kırmamak adına gidecektim. onu görürsem geri dönebilirdim. Sonuçta birbirimizin yüzüne bakmak zorunda değildik. Ama kesin o oyunu oyanayacaktık ve bu eğlenceli olurdu. Kendimi toplayabilirdim.