Mark Tomlinson

1.8K 224 418
                                    

Louis endişe içinde tırnaklarını yerken kardeşine bağırmayı eksik etmiyordu. "Eğer ki bu işte bir parmağın olduğunu öğrenirsem seni yaşatmam!"

"Dostum sakinleş, onu öldürmene yardım ettim nasıl işin içinde parmağım olabilir ki?"

Louis elindeki viskisinden bir yudum daha alarak sinirli gözlerini kardeşinin üzerinde gezdirdi. "Onu öldürmeme falan yardım etmedin, tesadüftü sadece."

İçeriye giren Harry ile, Louis Bill'i umursamayarak heyecanla ayağa kalktı ve buraya gelmesi için elini salladı.

Dün gece olanlardan sonra ikisi de şok içinde oradan ayrılmıştı. Neyse ki son anda kamera kayıtlarını silerek şüphe çekmemeyi başarmışlardı.

Harry yanlarına geldiğinde Louis anında, "Hazz, beni buradan uzaklaştırır mısın? sadece seninle okulun çatı katına çıkıp sakin zamanlar geçirmek istiyorum."

Haftasonu olması iki günlük izin demekti. Louis de bunu kardeşi Bill ile can sıkıcı konuları konuşarak bir bar da geçirmek istemiyordu.

Harry hafifçe gülerek kafa salladı. Louis'nin moralinin yerle bir olduğunu biliyordu. Ki bunu yüz ifadesi bile ele veriyordu. Ölü babasının, konseyi öldürerek suçu onun üstüne yığmasını kim olsa beklemezdi.

Louis Bill ile vedaşmaya tenezzül bile etmeden elini Harry'nin beline sararak gürültülü barın çıkışına doğru ilerletti.

"Sana da hoşçakal kardeşim! ben de seni özlemiştim!"

Arkalarından bağıran Bill'i umursamadan "Burada olduğumu nereden bildin?" diye soru yöneltti Louis.

"Zayn'e sordum. Senin için endişeleniyor. Bunu Mark'ın yaptığını söyledikten sonra sana soru sormasına bile izin vermemişsin."

Louis, eli hâlâ Harry'nin belini sıkıca sararken derin bir nefes aldı. "Kendimde değildim. Aklım sadece Mark'ın nasıl hayatta kaldığındaydı."

Bardan çıkıp sessiz sokaklarda yürürken Harry duraksayarak Louis'nin de durmasına sebep oldu. "Sence de bana bir şeyler anlatmanın sırası gelmedi mi?"

Louis kafasını sallayarak tanışmalarından çok bir süre geçmemesine rağmen güvendiği çocuğa baktı.

"Okulun çatı katına çıkalım, o zaman sana her şeyi anlatacağım. Aklındaki bütün soru işaretleri silenecek. Söz veriyorum."

Harry, Louis'nin onu reddetmesini beklerken verdiği cevapla şaşırarak ona döndü ve yanağına sakinleştirici bir öpücük bıraktı. Onun gergin olduğunu biliyordu. "Teşekkür ederim. En azından kiminle takıldığımı öğreneceğim. Kapalı bir kutu gibisin."

Louis gülerek onunla birlikte yürümeye başladı. Bar, fazla uzak olmadığından vampir hızını kullanmak yerine okula yürüyebilirlerdi.

Sessiz bir yolculuktan sonra sonunda okula geldiklerinde, bahçede oturup tatilin tadını çıkaran öğrencilerin arasından geçip her zaman yaptıkları gibi okulun çatı katına çıktılar.

Harry, üzerlerinde dolaşan gözleri hissedebiliyordu. Bunun rahatsız etmesini beklerken aslında çok rahattı. Yanında Louis olunca nedensiz bir şekilde kendini güvende hissetmekle kalmayıp, bütün gerginliği gidiyordu.

Çatı katındaki oldukça tozlu olan koltuk yerine yere oturarak sırtlarını arkalarındaki duvara yasladılar.

"Seni dinliyorum."

Louis kafasını Harry'nin omzuna bırakarak derin bir nefes aldı ve üstündeki gerginliği atmaya çalıştı. "Ailemle aramın çok iyi olmadığını biliyorsun?"

Devilish | Larry Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin