Geçmiş:

1.4K 57 5
                                    

Gölgelere saklan kızım

Gece seni korur.

Adın Gece olsun miniğim,

Işığın ay olur.

Yalan güneş kandırır.

Karanlıktır asıl gerçeği saklayan.

Sende saklan karanlığa küçüğüm,

Ayışığı yolunu aydınlatır.

 

***

Yaşlı kadının sesi kulaklarımı tırmalarken bana yaptığı işkenceleri unutamayacaktım asla.

İlk katil oluşum böyle başlamıştı. Çok yaşlıydı tek gözü kördü ona rağmen sanki fazladan iki gözü varmışçasına ne yaptığımı biliyordu. O evde olmasa dahi neler olup bittiğini kaçma girişimlerimi...

Dolunay gecesi mezar kazmak zorunda kalışlarım geceleri evin içerisinde duyduğum ürkütücü ayak sesleri va kabuslar.

'Seni halefim seçtim' demişti bana 'Çok yakında emekli olmam için yardımcı olacaksın ve bana ait ne varsa senin olacak.'

Onun kadar eski ve yıllanmış ahşap evi siyah topal çirkin kedisi ve nereden geldiğini bilmediğim bizi kıt kanat geçindiren paraasında değildi gözüm. Hiçbir zaman da olmamıştı. Ben özgürlüğümü istiyordum. Nefret ettiğim bir isim ve ailemin kim olduğunu bilmemeyi değil.

O gece gökyüzü çok huzursuzdu yağmurlar bütün kaybolan yıllarım için ağlarken rüzgar titrememe neden oluyordu. Önümde ki odunlarla  dolu kirli şömüne bile biraz olsun beni bu soğuktan korumaya yetmiyordu.

Başta o bitli kedisi beliriverdi önümde sinsi sinsi yanıma yaklaşırken gözlerinin yaşlı kadınınkiyle aynı oluğunu yeni farketmem onsekiz yıllık yaşamım için bir komedi olsa gerekti.

Ensemde hissettiğim nefesle yerimden sıçrarken merdivenlerin başında o yaşlı kadını gördüm.

Ağır adımlarla iniyor sürekli oflayıp pufluyordu. Benim ilk başlarda ona karşı olan acıma duygumu yokolmuş zevkle zorluk çekmesini izliyordum.

Ah o merdivenlerden bir düşse ne de güzel olurdu bir gün ben elimi kana bulamadan.

Neredeyse orta basmağa geldiğinde yaşlı kadın kendini bıraktı tam da istediğim şekilde yuvarlanarak düştüğünde yere bir korku sardı bedenimi tarifi belirsiz bir korku. Ona doğru bir kaç adım atmamla onun hiçbirşey olmamış gibi yerden kalkması bir oldu.

'Öleyim isterdin değil mi? Aynen böyle düşüp öleyim.' İğrenç kahkahası yükelirken evin içinde suratımı astım. Birşeycik olmazdı ona beni bile mezara götürür dimdik kalırdı hayatta. Başka çocukların hayatını mahfederdi bir başka bebeği çekip alırdı ailesinin kollarından.

Düşüncelerim sözlü dile gelmiş gibi kırışık yüzünde büyük bir gülümseme belirdi.

'Hiçbirşey öğrenmedin mi benden Gece?'

Salak olmuş halde ona bakarken neyseki çok çabuk toparladım kendimi 'Öğrendim, acımasız olmayı!' tıslarcasına söylediğim kelimeler onun çok hoşuna gitmiş talebesine birşeyler öğretebilmenin gururuyla güllümseyen bir öğretmen gibi dikildi başımda.

'Aferim küçüğüm' 

Şömüneye bir kaç saniye süren bir bakış attıktan sonra hemen önündeki kendi koltuğuna kuruldu.

GeceHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin