&10.Bölüm

302 23 53
                                    

08.11.2020
İyi okumalar...

"Koş Akasya! Ne olur..." biraz daha artırdım hızımı. Kalbim tehlikenin farkındalığıyla korkuyla atarken gözyaşlarım bir saniye duraksamıyordu. Benden daha hızlı koşan Aras bir kez daha omzunun üstünden göz yaşlarıyla parlayan gözlerle bana baktı. O bana baktığı bir saniyelik kısımda gözleri iyice acıyı kucakladı. Önüne dönerken yüzünün acıyla buruştuğunu gördüm. Adımları yavaşladığı gibi olduğumuz durumu aldırmadan bana sıkıca sarıldı. Ben nefes nefese kalmışken onda ağladığı için sarsılan göğsünden başka yorulduğuna dair hiçbir tepki yoktu.

Evet ağlıyordu.

Fakat ney için ağladığını kestiremiyordum.

Kendiminde. Neye ağlıyorduk?

Göğsüne sığınıp ağlamaya çalışacaktım fakat daha beş saniye bile olmadan sokakta iğrendiğim o ses yankı yaptı.

"Burdalar!" Aras'ın acı dolu bir nefes verdiğini duydum. Yüreğim daha çok sızladı. Beni elimi tuttuğu gibi uzun, ay ile aydınlanan sokakta koşturmaya başladı. Onun hızına ayak uydurmaya çalışırken sürükleniyordum fakat onun önceliği şuan canımızdı. O adam hiç iyi niyetli değildi.

"Sokağın öbür tarafını tutun!" Bu duyduğumla gözlerim anlık upuzun sokakta dolaştı ardından gözlerimi yumdum. Bitmişti.

İlk adımları yavaşladı ardından durdu Aras. Hızla etrafa bakınamaya başladığında korku dolu gözleri ile çağresizlikle burkulmuştum. Korkudan titremeye başlamıştım.

Allah'ım yardım et.

Sinirle nefesini bıraktığını duydum.

Saniyeler sonra beni yavaşça kucağına aldı. Gözlerine son kez bakar gibi baktım fakat o bana bakmıyordu. Belkide bakamıyordu.

Az önce sürüklendiğim yolları geri koşuyordu. Hâlâ tir tir titrerken ellerimi göğsüne yaslayıp kokusunu iyice duyabilecek şekilde yasladım kafamı. Bir dakika anca geçmişken bir anda eğildi. Göğsünün en azından bir az unutturup gerçeklerden uzaklaştırdığı anlar gidince korkuyla boynuna sarıldım. Durulmuş yaşlar tekrar ıslattı kirpiklerimi.

Boynunu tuttuğum an göz göze gelirken duraksadı. Nemli gözlerle baktı bana. Yüzünden hüznün en koyu hali okunuyordu. O eğilmiş dururken yutkunarak korkuyla arkama bakmaya çalışsamda başaramadım. Boynuna daha sıkı tutundum.

"Gitme Aras!" Doğruldu. Etrafa bakındı kısa bir an ardından iyice kenara çekilip beni daha çok kendini çektiğinde zangır zangır titreyen bedenimi zapt etmeye çalıştığını gördüm.

İyice kenara geçtikten sonra yüzüme eğildi. Gözlerini kapatıp yüzüme derin bir nefes verdi.

"Sakin ol Akasya. Ben burdayım. Aras burda." Bu söylediği saatler önceki konuşmaların beynimde başa sarılmasını sağladı. Vücudumdan bir irkilme geçtikten sonra çatallı sesimle konuştum.

"Beni geri geliceğini söyleyip iki tane adamın karşısında saklanıyım diye dolaba tıkan Aras mı?" 

Uykumdan dehşetle uyandım. Etrafıma baktım nefes nefese. Yan tarafımda sere serpe uyuyan Aras'ı gaz lambası sayesinde gördüm. Derin bir nefes alıp ağladığımı fark ederek burunumu çektim. Kendimi biraz onun dağınık saçlarını ve güzel yüzünü izleyerek toparladıktan sonra iç çekerek yatağa tekrar uzandım. Bir elimle yatakta öylesine attığı elini tuttum. Başımıda omzuna koyup ona sığındım.

Solan Dün (✓)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin