İçerde çıt yok.. İkisi bana sadece bakıyordu. Şimdi bu soğuk odada sadece ben, taehyung ve manyak yeol kalmıştık.. Peki nasıl sabah olacaktı..
Yeol taehyung ile Biraz daha ilgilendikten sonra silahını taehyung'a vermiş ve baygın bakışları ile aşağıya inmişti. Bu ne rahatlık! Benim evim mi onların evi mi belli değil!
Bende daha fazla beklemeden ve soğuktan ölmemek için direk dolabıma yöneldim. İçinden rahat bir pijama takımı çıkarıp aynanın karşısına geçip kendime baktım. Berbat bir haldeyim..
Gözlerim aynadan arkadaki yatağımda yatan bedene kaydı. Uyumuştu. Şu an o kadar çok masum görünüyordu ki sanki bu gece bana hiç bir şey yaşatmamış gibi..
Çok yorgun olduğum için banyo yapmak istemiyorum, sadece üstümü değiştirip uyumak istiyorum.. Yarın yepyeni bir gün olacak.. Güneş yeniden doğacak..
Umutlu umutlu düşünürken yatakta kıpırdayan beden dikkatimi dağıttı.
Gözlerini açmış ve etrafı izliyordu. Tam bu sırada yeol içeri girdi.
"Taehyung bişi mi oldu?"
Elini yatağın üstüne katarak destek alıyordu.
"Eve gidelim yeol."
Yeol kaşlarını çatarak" Taehyung, yaraların daha taze. Dinlen lütfen.. Hem ben zaten az önce herşeyi anlattım yoongi'ye.."
Taehyung olduğu yerde durmuştu yoongi ismini duyunca.
"Yoongi ne dedi duyunca.. Çok kızdı mı?"
Yoongi her kimse sanırım onun için önemli biriydi yoksa neden dursun?
Yeol bıkkın bir şekilde cevap verdi.
"Bara gidip kamera görüntülerine bakacakmış, ha bide joon'dan haber almaya çalışacak.."
Taehyung meraklı bir şekilde"Peki bizim için ne dedi?"
"Nerde kalıyorsanız biraz daha orda kalın dedi. Adresi de istedi.."
Şuna bak! Kerhane mi ulan burası!
Sinirlenmemeye çalışıp onları duymuyormuş gibi yaptım. Ama bana seslenen kalın ses ile mimik oynatmayan yüzüm ile arkamı dönmek zorunda kaldım..
"Burası güvenli değil mi?"
Taehyung'un bana sorduğu soruya istemsiz olarak alaycıl bakışlar atmıştım.
"Burda sizden tehlikeli ne var ki?"
Hiç bir şey söylemiyor, sadece öylesine bakıyordu. Ne söyleyebilirdi ki zaten?
"Ben uyumaya gidiyorum."
Yeol yavaş yavaş sakinleşiyordu sanırım yoksa bu verdiğim cevaba kesinlikle tepki verirdi. Yada çok yorgun olduğu için benimle uğraşmak istemiyordu. ikisi de umrumda değil!
Yeol gitmeden önce telefonu taehyung'a vermiş ve hızlı adımlarla aşağı inmişti. Bu gece cidden bitmeyecek gibi..
Banyoya girip çıplak ayaklarımın soğuk zemine temas etmesini sağladım. Boydan aynanın karşısına geçip 2.kez tecavüze uğramış kendime baktım.. Boğazım düğümleniyor.. Gözyaşlarım asla durmak istemiyordu.. Bu ilk defa değildi.. Tamam ilki kadar ileri gitmemişti. Ama.. Ama onunla yine karşılaştığımda bana yine aynı şeyleri yapmaya kalktı. O yüzlerce insanı öldüren iğrenç ellerini vücudumda gezdirdi. O nefret ettiğim bakışları ile ezdi beni. Beni defalarca kez öptü ve ben hiç durmadan ağladım. Çok ağladım.. Düşündüm ya o ölecekti ya da ben! O bu hayatta olduğu sürece ben asla mutlu olamayacaktım. Ve ben yaşadığım sürece o asla peşimi bırakmayacaktı. Joon piçi bedenime ilk sahip olduğunda kendime gelememiştim.. Ve yıllar sonra tekrar karşıma çıktığı için bu gece yine o anları yaşamak istememiştim.. Bu yüzden onun elinden zor da olsa kaçıp onun silahı ile onu vurmuştum. Onu öldürdüm mü? Sanmıyorum.. Kötülere en fazla ne olabilir ki?
ŞİMDİ OKUDUĞUN
my savior~VMİN
ActionDansçı Park Jimin ile, serseri uyuşturucu bağımlısı Kim Taehyung'un maceraları.. *Bu ficte her an herşey olabilir. *Park Jimin o gece çarptığı kişinin başına neler açacağını ve ona büyük bir hasar vereceğini bilmiyordu.. Ve Kim Taehyung.. Ona karş...