-Zeynep bak bu mekan da çok güzel. Herkes sığar hatta fazlaca yer bile kalır.
Zeynep, ailesi, Belinay ve minik Emir düğün hazırlıkları için uğraşıyorlardı. Yaklaşık 1 ay sonra Zeynep hayallerine kavuşuyor, sonunda Umut'la evleniyordu.
-Gerçekten çok güzel. Hem açık alanı hem kapalı alanı var ve manzarası da harika.
Gelinliğimle periler gibi süzüldüğümü hayal etsene Belinay. Ah... ah...-Hadi peri gelin fazla da uçma şimdi.
-Hanımefendi yani mekanı alıyor musunuz? Sabırsız adam elindeki kağıtlarla bir Zeynep'e bir de Belinay'a bakıyordu. Aileler ise Zeynep'i izliyordu sonuçta düğün onundu.
-Kusura bakmayın, evet alıyoruz. Herkes rahatça bir oh çekti ve anlaşmalardan sonra gönül rahatlığıyla mekandan çıkıldı.
-Hadi yemek yiyelim çocuklar. Ayaklarım çok ağrıyor.
-Tamam anne yiyelim. En yakın restoranta oturdular ve menüye birkaç dakika baktıktan sonra siparişlerini verdiler.
-Nasıl bir gelinlik istiyorsun, Zeynep?
-Uçuş uçuş olsun... Sonraa, kabarıkların en kabarığı, prenseslerinki gibi olsun. Minik parıldayan taşları olsun, insanların gözleri kamaşsın. Duvak istemem.
-Aaa! O da ne demek kızım? Duvaksız gelin mi olur?!
-Olur, hemde bal gibi olur. Duvak hayalimdeki gelinlikle hiç uymuyor anneciğim, kusura bakma.
-Bir daha düşün derim kızım.
-Dünürcüğüm. Dedi Umut'un annesi. Bende magazin programlarında görüyorum, duvak takmayan o kadar ünlü var ki.
Yeni moda böyle herhalde.-Başımıza daha moda diye kim bilir neler çıkartacaklar, tövbe estağfirullah.
-Aman anne abarma. Duvak yerine görkemli bir taç istiyorum. Zeynep dlini çenesine yerleştirmiş, gelinliğinin hayalini kuruyordu.
Belinay sessizce yemeğini yerken, konuşan iki aileyi izliyordu. Çalan telefonuyla izin isteyerek masadan uzak bir yere geçti.
-Efendim Burak?
-Ne yapıyorsun?
-Zeynep'in düğünü için mekan bakıyorduk şimdi de gelinlik bakacağız. Sen?
-Bende çalışıyorum. Bu kadar uğraştığına göre seni bir yemeğe çıkarıp dinlendirmeliyim, ne dersin? Benimle akşam yemeği yemek ister misiniz hanımefendi?
-Hımm, olabilir. Nereye gideceğiz?
-Aşırı şık bir yere değil. İstediğin gibi rahat giyinebilirsin.
-Nereye götüreceksin anlamadım ama özel hazırlanması gereken bir yer olmamasına sevindim. Emir de rahat eder hem.
-Emir bu sefer yok. Bakıcısını aradım o bakacak, biz başbaşa olalım istedim.
-Hımm, tamam o zaman.
-Akşam yedi senin için uygun mu, almaya geleyim mi?
-Olur.
-Tamam, görüşürüz.
Belinay masaya geçti ve bir süre daha sohbet ettikten sonra gelinlik bakmak için mağaza gezmelerine devam ettiler. Birkaç mağaza ziyaretinden sonra Zeynel hayallerindeki gelinliğe kavuşmuş, sevinçle gelinliğe sarılmıştı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
BELİNAY -DÜZENLENİYOR-
أدب نسائيBaşlama Tarihi: 04.05.2019 "Korkarsan elimi tutabilirsin." dedi çapkın bir gülümsemeyle... Burak'ın ona dediği söz aklına gelmişti ve yüreğinin ağırlaştığını hissetti. -Bu şehri bırakırken seni ve anılarımızı da bırakacağım...