konuşmada kalbinin hızlı ritmine odaklanabileyim.
Diyerek çocuğa sokulurken Daehyun, küçüğün içtenliğine mi sevinse kırdığı kolunun acısını umursayamayacak kadar hasta olduğunu bilerek üzülse mi bilemedi. Yaptığı tek şey küçüğe daha çok sarılıp uyuması için kulağına fısıldaması oldu....
.........
Daehyun yüzüne vuran güneşle yavaşça gözlerini aralarken terden sırılsıklam olduğunu fark etti. Bunun sebebi ona vuran güneş değil hemen burnunun dibinde ona sarılmış huzurla uyuyan çocuktu. Dün gece ona sarıldığı zaman bir daha bırakmamış eğer giderse uyumayıp gece boyunca ağlayacağını söyleyerek onu gitmemesi için ikna etmişti. Daha sonra da ikiside uyuyakalmıştı. Youngjae sarıldığı çocuğa daha çok sarılırken Daehyun onun bu sevimliliğine güldü. Duvarda asılı saate baktığında daha ev halkının uyanmasına çok olduğunu gördü. Bu onu mutlu etti çünkü önünde aldığı nefesi yüzüne çarpan küçüğü izlemeye daha çok vakti vardı. Sessizce ufaklığı izlerken aklına aniden babasının söyledikleri geldi.
"Görevini unutma Daehyun, sadece amacına odaklan, vicdanını umursama."
Daehyun derince iç çekerken önündeki çocuğu düşündü. Fısıldarcasına
-Sanırım burda beni zorlayacak tek kişi sensin Jayjay. Ben sana nasıl kıyarım?
Elini çocuğun yanaklarına koyarken kendini çok tuhaf hissetti. Youngjae'nin yanakları tombuldu ama Daehyun bu kadar hoş ve yumuşak olduğunu fark etmemişti. Dün pansuman yaparken da fark etmemişti. Küçüğün dolgun yanaklarını ısırma isteğiyle dolarken bu saçma düşüncesiyle kendine güldü. Elini Youngjae'nin yüzünde keşfe çıkarırken aniden elinin üzerinde hissetti elle sıçradı. Youngjae gülümseyerek gözlerini aralayıp yanağının üzerindeki eli sıktı. Dudağını sarkıtıp
-Yüzüme dokunmasına izin verdiğim tek kişi annemdi Daehyun-ah, ama sana kızamıyorum, sanırım bu hoşuma gidiyor.
Diyerek masumca gülümserken Daehyun çocuğun elini tutup indirdi. Tek eliyle çocuğun ellerini tutarken diğer eliyle elini tombul yüzde gezdirdi. Youngjae tepkisizce onu izlerken Daehyun eğlenmek istercesine elini çocuğun dudaklarına yöneltti. Youngjae tam başını çevirecekken Daehyun buna fırsat vermeyip çocuğu kendine çekti. Youngjae şimdi utanmak yerine karşısındakinin yüzüne baktı. Suratını asıp
-Burda sonsuza kadar kalmayacağız Daehyun, sen sadece işin için bana bakıyorsun, amcam elimden kimliğimi alırsa senin bakıcam olmana gerek kalmayacak. O parayı alınca da beni bir köşeye fırlatacak o zaman da ayrılacağız.
Diye söylenirken Daehyun çocuğun bu haline gülümsemekle yetinip onu kendine çekti. Ufaklığı göğsüne yaslayıp çenesinin altında biten saçları kokladı. Küçüğün saçlarını okşayıp
-O aşağlık seni cehenneme atsa bile seni bulup bana ait olman için her şeyi yaparım. Sen benimsin Jayjay, küçük Youngjae kötü çocuk Daehyun'a ait ve onu kimse alamaz...
........
11.45
Daehyun elindeki yemek tepsisiyle yavaş adımlarla yukarı çıkarken merdivenin başında dikilen çocuğu fark etti. Onu bu eve geldiğinden bir hafta sonra görmüştü. Resmen bir buçuk aydır buradaydı, bu çocukta ondan bir hafta sonra gelmişti. O Jongup'tı. Bay Kim'in iki oğlundan büyük olanıydı. Tam da babası gibiydi. Pislik ve iğrenç biriydi. Daehyun kendini toparlayıp yukarı çıkıp kilitli kapının önünde duran çocuğa baktı
-Bir şey mi istemiştiniz efendim?
Diyerek başını eğip selam verirken karşısındaki oralı olmayıp kapıyı gösterdi. Alaya
ŞİMDİ OKUDUĞUN
O BİR KATİL
Fanfic-İstediğimizi verene kadar burada otur o zaman. Elbet bir gün sıkılacaksın... ......... Tam gidecekken bileğini tutan çocukla durmak zorunda kaldı. Soğuk odada küçüğün titreyen sesini duydu. -Gitme! Korkuyorum! Derken tekrar ağlamak üzereydi. Daeh...