parlak günler

1.6K 144 229
                                    

Sanırım artık bitme vakti geldi. Çünkü olay kalmadı, her şey tatlı.. ve vakit yok.

Umarım beğenirsiniz, veda konuşması altta olur zaten

Uzun aradan dolayı, size uzun bir final ile geldim

Yorumlarınızı istiyorum, lütfen. En azından final bölümüne özel...

----

1 Ay Sonra

Büyük gün çatmıştı bile. Seokjin aynada kendine bakıyordu. Kusursuz yüzünü inceliyordu. Birkaç saat sonra onu bekleyen, bizzat iki kral tarafından organize edilen bir düğünü vardı.

Kapının sertçe açılması ile hızla arkasına döndü Seokjin. Yoongi güler yüzü, uzun pelerininden dolayı ağır adımları ile yanına geliyordu. Seokjin selam vermek için ayağa kalktı ama Yoongi eli ile oturmasını işaret etti.

"Sana bunu yapmana gerek olmadığını söylemiştim Seokjin."

"Üzgünüm, sadece.. alışkanlık işte."

Yoongi tekrar gülümseyip ayna karşısındaki Seokjin'in tam yanına geldi. Elini omzuna koydu ve aynadaki görüntüye o da baktı.

Ardından Seokjin'in boynunda gördüğü kolye ile ciddileşti suratı. Daha önce hiç fark etmediği, ay sembollü bir kolye. Kaşlarını çattı. Ancak sakin bir şekilde kolyeye elini uzattı. Nazikçe tutup kaldırdı.

"Bu kolye...?"

Ne dese bilemedi. Kafasında çözümlemeye çalışıyordu.

Seokjin yutkundu ve başını salladı.

"Y-yoksa.. sen de mi ?"

Anlamıştı sonunda. Seokjin de onla aynı yerden geliyordu.

"Ama o zaman biz çok önceden de tanışıyorduk ?"

Seokjin Yoongi'den yalnızca bir yaş büyüktü. Mutlaka o küçük toplulukta birbirlerini tanıyorlardı.

"Evet, sizi tanıyordum, ama oradayken, pek yakın değildik. Hatırlamamanız normal. Ben de tam hatırladığımı söyleyemem."

"Bana bundan neden hiç bahsetmedin ? Bunca zaman..."

"Bunu Kral Jung'dan başka kimse bilmiyordu. İlk söylediğim kişi de Namjoon'du."

Yoongi başını salladı.

"Ah.. anladım."

"Bu kolye, babamın hediyesiydi. Bizzat ay taşından kendisi yapmıştı."

Yoongi bu sefer gözlerini kaçırdı.

"Bende onlara dair hiçbir şey kalmadı."

"Onları sevemiyorsun artık, değil mi ?"

Yoongi başını salladı.

"Nasıl sevebilirim ki ? Buraya gelmelerinin sebebini bile bilmiyorum. Kral olduğumu duyduktan sonra gelip gururlanabileceklerini mi sandılar ?"

"Belki de onların nerede olduğunu öğrenmen ve tüm omega çocukları kurtarman için kendilerini hatırlattılar sana. Ve bu belli ki işe yaradı."

Mantıklıydı, cidden olabilirdi bu. Nasıl düşünememişti ki Yoongi bunu.

"Gerçekten, düşününce çok mantıklı."

Kapı tekrardan açıldı. Hoseok gözleri ile Yoongi'yi aradı ve bulduğunda kocamam gülümsedi.

"Demek buradaydın. Düğün başlıyor, gitmemiz gerek. Çok güzel olmuşsun Seokjin."

thanatophobia | sope Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin