Hoseok perdeyi aralayarak büyük balkonun dışına baktı. Neredeyse tüm halk saray bahçesine toplanmıştı. Katipler, haberciler, işçiler, çiftçiler.. herkes buradaydı. Diğer köylere haber yetiştirmek için askerler hazırlanmıştı. Katipler prensin söylediklerini bir bir yazacak, sonra da köylere ileteceklerdi.
Odada hizmetçiler panik ile Hoseok'u giydirirken Yoongi de etrafı izliyordu. Ellerini önünde birleştirmişti. Namjoon Hoseok'un yanında sürekli bir şeyler söylüyordu. Muhtemelen söyleyeceklerini hatırlatıyordu. Balkonun girinişinin yanında duran kral ve yardımcısı Yoongi'ye doğru yürüdü.
Yoongi kralı görür görmez sakince eğildi ve selam verdi.
"Senin yüzünden girdiğimiz zahmetlere bak, Prenses Soyeon ile işler bozulmasaydı Hoseok belki de şuan evlenmişti bile."
"Prenses Soyeon da pek istekli görünmüyordu kralım. Tahta layık olacağımı size zaten söylemiştim. Ayrıca Hoseok bu zahmete girmekten son derece mutluydu."
Yoongi sakinliğini korumaya çalışıyordu. Krala son derece soğukkanlı ve ciddi cevaplar vermeye çalışıyordu.
"Göreceğiz omega.. göreceğiz."
Yoongi krala tekrar selam verdi ve Hoseok'a doğru ilerledi. Bu kadar fazla kadının Hoseok'a dokunması onu istemsizce rahatsız etmişti.
Hoseok onu görünce gülümedi ve hizmetçilere gitmelerini rica etti. Yoongi ise Hoseok'un pelerininin altına giydiği gömleği düzeltiyordu.
"Hazır mısın sevgilim ?"
"Fazlasıyla hazırım. Başaracağım."
Hoseok'un yüzünde pek heyecan veya korku yoktu. Sakinliğini kazanmıştı.
"Hüzünlüsün sanki. Yanılıyor muyum ?"
"Ah, kralın Prenses Soyeon ile işleri bozmasaydım çoktan evlenmiş olacağını söyledi. Sanırım istemsizce canım ona sıkıldı."
Yoongi Hoseok'un gözlerinin kırmızılaştığını fark etti. Elini onun kalbine denk gelecek şekilde koydu ve kafasını göğsüne koydu. Bu sırada tüm odadaki insan kalabalığı ikisine bakıyordu.
"İyiyim Hoseok, sakin kal. Halka söyleyeceklerine odaklan."
Kırmızı küreler tekrar ela haline büründü.
"Halk ne derse desin, biz olacağız Yoongi. Başaracağız."
"Evet, sana tüm kalbim ile güveniyorum."
Namjoon ikisinin yanına yaklaştı Hoseok'um omzunu tuttu.
"Hoseok vakit geldi. Kraldan sonra sen çıkacaksın."
"Tamam, hadi yapalım şunu."
Hoseok balkon ve oda arasındaki perdeyi çekti. Takdim edilmeden önce bir kez daha Yoongi'ye baktı ve gülümsedi.
Hoseok yüksek balkondan bahçeye baktı. Babası keskin bakışlarla onu izliyordu. Tüm odadakiler ve tüm halk onu izliyordu. Eli bile titrememeliydi.
"Ben, Veliaht Prens Jung Hoseok. Sizlere söylemek istediğim bir şey var. Güçlü ülkemizin nice yıllar boyu sürdürdüğü geleneğimizi biliyorsunuz. Annem, Kraliçeniz ve nice alfa kadın bu gelenek için hayatlarını feda etti. İki alfanın çocuğu, daha kudretli alfa bir oğlan getirmek hayatlarını hiçe sayıp onurlu bir şekilde öldüler."
Şuan halkın büyük bir kısmı prensin evleneceği alfayı açıklamak için burada olduğunu düşünüyordu.
Derin bir nefes aldı, elini balkonun korkuluklarına koydu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
thanatophobia | sope
Fanfictionomegaverse, tamamlandı 10/12/2020. Prens Jung Hoseok av için ormandaydı. Ama hiç beklemediği bir şey oldu ve bu tüm hayatını değiştirdi. 1 #yoonseok 2 #hopega 5 #sope