DALGALARA KARŞI YÜZMEK!🌊

6.2K 360 481
                                    

Bakışlarım yanımda yürüyen Maksimos'a daha sonrada arkamızdan bizi takip eden 2 iri yapılı Adama kayınca gözlerimi devirdim.
Buradan kaçmanın bir yolu olmalıydı! Elini koluma atıp beni ardından çekiştirmeye başladığında kaşlarımı iyice çattım. Girdiğimiz mağazada tonlarca kıyafet arasında resmen kaybolmuştum.
Kaçmak için uygun ortam bulmak amacıyla zaman kazanmaya çalışırken, önüme gelen her elbiseyi alıp giyinme kabinlerine doğru yürüdüm.
Giyinme kabinlerinin hemen karşısında bulunan koltuğa kurulan Maksimos'a sert bir bakış atıp giyinme kabinine girip kapısını kilitledim.
Buradan kaçmanın bir yolu bulmalıydım. Üstüme giydiğim elbisenin üstüne ceket giyip kabinden çıktım.
Korumaların başları önündeyken, Maksimos sert bakışlarını üstüme çevirdi hemen. Ben boy aynasının önünde üstüme bakarken, aynadan Maksimos'un beni süzen yansımasına bakıp tebessüm ettim.

İçeri girip göğüs dekoltesi baya açık bir elbise giyip, kabinden çıktığımda amacım sadece Maksimos'un tepkisini ölçmekti.
Bakışları aşağıdan yukarıya kayarken, kaşları çatıldı. Tam 12'den vurduğumu o anda anladım.
Maksimos'a dönüp bir elimi belime koyup yüzüme yapma bir gülümseme yerleştirdim.

'Çok güzel dimi?'

Maksimos hemen arka tarafında duran korumalara bakışlarını çevirdiğinde adamlar başlarını iyice aşağı eğdi. Ayağa kalkıp dibime kadar girip elini koluma koyup sıktı.

'Bu elbise sana yakışmamış değiştir hemen!'

Oyuna devam edip dudaklarımı hafifçe büzüp yüzümü astım.

'Ama ben bu elbiseyi çok beğendim, bence bana çok yakıştı.'

Tuttuğu kolumu çekiştirerek beni kabinin içine koyup kendide kabine girip ardından kapıyı kapattı. Gözlerim korkuyla açılırken, yutkundum.

Beni kendiyle duvar arasına sıkıştırdığında göğsüm hızla inip kalkıp onun göğsüne değiyordu. Elini yüzüme koyup hafifçe okşadı. Gözlerimiz birleştiğinde şu anki durumumuz beni tedirgin etti.

'Ne... Ne yaptığını sanıyorsun?'

Bakışlarını gözlerimden çekip hafifçe aşağı indirdiğinde utançla yanaklarım kızardı. Onun karşısında böyle donup kalmak beni sinir ediyordu.
Bakışları hızlıca inip kalkan göğsüme sabitlendiğinde elimi Maksimos'un göğsüne koyup itmeye çalıştım.

'Kendini insanlara sergilemene izin veremem! Şimdi bu elbiseyi çabucak çıkar yok dersen, seve seve çıkarmana yardımcı olabilirim bebeğim.'

Maksimos'un dudakları hafifçe kıvrıldığında hızlı bir şekilde dudağımı öpüp kabinden çıkıp gitti.
Elimi dudağımın üstüne bastırıp derin bir nefes çektim içime. Adeta yerinden çıkacakmış gibi atan kalbime lanet ettim.

Üstüme kendi kıyafetlerimi giyip bana giymemi yasak ettiği elbiseyi elime alıp kabinden çıkıp ayakta volta atıp telefonla konuşan Maksimos'a doğru yürüdüm. Bakışları beni bulduğunda elbiseyi yüzüne attım.

'Al kendin giy, sana daha çok yakışır.'

Elbiseyi tutup yere attı. Öfkeli bakışları tekrar üstüme sabitlendiğinde telefonun karşı ucunda bekleyen kişiye 'sonra arıyacağım!' diyerek telefonu kapatıp ceketinin cebine koydu.
Bana bağırıp öfkeyle saldırmasını beklerken, o yanıma gelip elimi tutup beni mağazanın çıkışına doğru çekiştirmeye başladı.

'Sürekli beni çekiştirmenden bıktım! Nefret ediyorum senden.'

Başını bana doğru çevirip bir süre yüzümü izledi sonra tekrar beni çekiştirip bizi bekleyen arabanın içine attı. Yanımda yerini aldığında şöför arabayı çalıştırdı.
Ne ondan nede benden ses çıkmıyordu. Bakışlarımı camdan dışarı çevirip içimden sabır çekmeye başladım.
Eve geldiğimizde hızlı bir şekilde arabadan inip, eve doğru yürüdüm. Kapıya yaklaştığım gibi otomatikmen bir kadın kapıyı açıp hafifçe başını eğdi.

TUTKUNUN SEN HALİ(+18)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin