Xanax: Poison of Passion | lizkook⁴

❖Let Me Taste Your Body❖

Selam! Araya zaman girince kurgu bayatlıyor bu yüzden sınırı aşağıya çektim. İyi eğlenceler.

Silahdan yükselen ses gözlerimi kapatmama neden olurken bir el kolumu havaya kaldırmış, çığlık sesleri kulaklarımı zedelemişti. Silah elimden alınmış, tanımadığım bir koku bedenimi sarmıştı.

"Haklıymışsın."

Tanıdık ses ile gözlerimi açarken önce Jeon Jeongguk'a bakmıştım. Yüzünde ki garip ifade ile tişörtünü yerden almış, hemen yanındaki duvarda kalan kurşun izine göz gezdirmişti. Yüzündeki ifadeyi çözmeye çalışmıştım ama başaramamıştım. O ise gözlerimin içine bakarak bu cümleyi kurmuştu:

"Hiçbir zaman yanılmadım ki."

Jeongguk tişörtünü giyerken artık beni ve kollarımı kimin tuttuğunu biliyordum. Sandığımın aksine yalnız gelmemişti. Yanında Jimin'i de getirmişti.

"Götür."

Koltuktan ceketini de almış, Jimin'e eli ile kapıyı işaret etmişti.

"Ne? Bırak Beni!"

Jimin'in ellerinden kurtulmaya çalışırken onun kolları bedenimi bir yılan gibi sarmış, daha sıkı tutar olmuştu.

"Zorluk çıkarma."

Jimin'in tehditvari sesi ile beni kendine çekmiş, yürümemi sağlamıştı. Sandığımdan çok daha güçlüydü. Direnmeye çalışıyordum ama başaramıyordum.

"Bu eve nasıl giriyorsunuz siz?"

Görünürde tek bir adamım yoktu. Tanrım! Bu kadar adamı nasıl aşabilirlerdi?

"Daha iyi bir iş teklif ediyoruz"

Jimin bedenimi çekiştirmeye devam ederken evden çıkmıştık. Aklımda kaçıp kurtulmak vardı ama Jimin'den kaçsam bile Jeongguk'dan asla kaçamazdım.

Bu sefer her şey çok daha farklıydı.

Biz onlara zarar vermiştik.

Bts bize zarar vermekten kaçınmayacaktı.

En çok da bana!

"Ne yapacaksınız? Beni Namjoon'la takas mı edeceksiniz?"

Evimin hemen önünde duran siyah aracı yeni fark etmiştim. Jeongguk arabaya binerken bunu nasıl görmediğimi merak ediyordum. Korkuyordum sanırım. Namjoon ve Seok-Jin'i gördüğüm de berbat haldelerdi. Bts neden bana acısındı ki?