İlk defa kendimi bu kadar güçsüz hissediyordum. Sanki... Bir çift demirden parmaklar boğazımı sıkıyordu ve ben... Öylece bakıyordum. Titremeye bile gücü olmaz mıydı bir insanın. Korkuyordum. Neyden korktuğumu bilememek en büyük korkum olmuştu. Nefes alamıyordum. Neden nefes alamayacak kadar bitmiş hissediyordum?
Jiyong sanki benim meleğimdi. Sanki beni her daim koruyordu kolluyordu. Sanki... Onun sayesinde ayaktaymışımda... Desteğini çektiği an yere kapaklanmış gibiydim.
Tüm gücüm oydu.
Bir gecede kaybetmiştim.
Onu kimsenin bilmeyeceği, göremeyeceği hatta yolunun düşmeyeceği izbe bir yere saklamıştık. Yılanların lideri bir avuç insanın gözleri önünde toprağa bulanmıştı. Sevdiği kadın bile gelememişti. CL alıp başını gitmişti. Bir gün ansızın... Bana sadece bir not bırakmıştı:
Bu şehirde kalmam için hiçbir nedenim kalmadı.
Onun gidişle beraber benim için Snakes'i değerli kılan her şey yeniden yok olmuştu. Büyük bir holding ve bir o kadar büyük bir çeteyi yönetmem gerekiyordu ama... Kendimde öyle bir güç bulamıyordum. Yug-yeom bile terk etmişti beni. "Ben artık yokum Lisa." Demişti. Hiçbir şey söyleyememiştim. Şimdi Snakes'de kendimi tamamen yalnız hissediyordum.
"Seok-Jin'i ne yapmamı istersin?"
Bobby ve Mino ile evimin salonunda oturuyorduk. Önümde Snakes'e dair birçok bilgi ve belge vardı. İşin kötü yanı beynim hiçbir şeyi anlamamak için diretiyordu. Bu gün kaç tane Xanax almıştım bilmiyordum. Hissizlik ilk defa bu kadar çok kendini hissettiriyordu.
"Kaldığı mahzende durmaya devam etsin mi?"
Bobby'e sadece başımı olumlu anlamda sallamakla yetinmiştim. Eğer birkaç gün daha orada durursa ya açıktan ölecekti ya da... Sanırım delirmeye başlıyordu. Namjoon'un ölü bedenini günlerce izlemişti. Unutmuştum. Onu orada öyle unutmuştum. Sanki delirmesini ister gibi iki bedeni öylece bırakmıştım.
"Sıkalım kafasını gitsin. Zaten almamız gereken tüm bilgiler elimizde."
BTS'i kolaylıkla şah mat edebilirdim. Yapacağım herhangi bir hamle bile sonlarını getirebilirdi. Ama artık BTS'in ta kendisi Jeon Jeongguk'du. Aldığımız bilgilere göre Min Yoongi ve Jung Hoseok şu an bir hastanede yoğun bakımdaydılardı. Onları da bu hâle getiren bendim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Xanax: Poison of Passion | lizkook⁴
FanficBağlımlıydım... Tükettiğim ilaçlara değil, Hissettiğim boşluğa. Bağımlıydım... Güce kudrete değil, Bir adamın kokusuna. Bağımlıydım... Herhangi bir adama değil, Şehrin şeytanına. Bağımlıydım... Hem de kim olduğumu unutacak kadar çok. Başlangıç tari...