Küçük kız, elindeki papatyaya konan kelebeğe kocaman olmuş gözlerle baktı. "Anne bak keyebek" İçten bir şekilde gülümsedi genç kadın. Parkın az ilerisindeki banklardan birine oturmuştu. kelebeğin konduğu yerden uçmasıyla kaşları çatıldı küçük kızın "Keyebek! Buyaya gey hemen" diye bağırıp kelebeği kovalamaya başladı "Yağmur! Çok uzaklaşma" diye seslendi kadın kızının arkasından. Yağmur yaşıtlarına göre fazla enerjikti. Karı koca "Hep böyle kalırsa Allah yardımcımız olsun" diye geçiriyorlardı içlerinden Kadının yüzündeki tebessümü bölen şey ise karnında hissettiği ani sancıydı. Buna anlam veremedi. Doğuma daha 3 ay vardı ve bu sancı hiç normal değildi Sancı her saniye katlanarak arttı. Kadın yerinde iki büklüm olurken dudaklarından dökülen inlemeye engel olamadı "Ahh!" Çevredeki üç beş insan kadının etrafında toplanırken onun bakışları kızını aradı. Neredeydi bu kız?! "kanaması var!" diye bağırdı çevredeki kadınlardan biri Doğum için daha çok erkendi Acı katlanılmaz bir hâl alırken bilincinin yavaş yavaş kapandığını, gözlerinin karardığını hissetti...