Hyunjin'den
Uzattığım eli tutan Seungmin sayesinde mutluluğum artmıştı. Onun göz yaşlarını silip burdan uzaklaştırmaya başladım. Beraber yemekhaneye doğru gidiyorduk. İnsanlar onun yanında beni görünce aralarında fısıldaşıyorlardı. Hepsine ters ters bakıyordum, hepsi aptal sürüsüydü. Yemekhane de bizim salakları bulunca o tarafa yöneldim.Beni görünce gülümsediler, yanımdaki Seung'u fark ettiklerinde gözleri fal taşı gibi açıldı hepsinin. Seungmin'in bileğini nazikçe tutarken onu masaya doğru çektim ve masaya oturttum. Bizimkilerde o da ne yapacağını bilememiş bir şekilde oturuyorlardı. Sembol olan kolunu tutup hafiften de boynumdaki sembolü gösterecek şekilde boynumu büktüm. Hepsi bu sefer daha da şaşkın bakıyorlardı.
İlk konuşan Minho Hyung oldu, "Sonunda kurtulduk, Hyunjin gelip 'bana ruh eşimi bulana kadar hepiniz uzak kalacaksınız.' diyemeyecek. Şükür sonunda be kurtuldum artık. Jisung buraya gel öpüşmemiz gereken konular var." gözlerim doldu ne kadar da seviyordu böyle beni. Changbin Hyungda atıldı Minho Hyungdan sonra "Cidden kurtulduk be baya baya kurtulduk yani. Felix gel kollarıma sevgilim artık çok mesut olucaz." yüzümü ekşittim. Sevgileri gözümü yaşartıyordu, sonunda biri bizi tebrik etmeyi akıl etmişti.
Chan Hyung "Tebrikler çocuklar umarım mutlu olursunuz, Seungmin bir drama queen ile baş ediceksin, umarım çok zorlanmazsın." biri bizi tebrik etti dedim değil mi? Lafımı geri alıyorum, kimse sevmiyor beni resmen. Sonunda Jeongin, Felix ve Jisung da transtan çıkınca üçü de aynı anda çığlık attı. Ne olduğunu ben bile anlayamadım, herkes bize dönmüştü. Sevgilileri susturunca herkes normale döndü.
Felix "Benim adım Felix. Sen Seungmin'sin değil mi seninle çok tanışmak istemiştim. Ama daha yeni geldiğimiz için okula çekindim ve tam karar vermişken sen bize geldin. Hem de drama queenin ruh eşi olarak geldin. Çok mutluyum." diye sevincini gösterdi. Seungmin çok şaşkın bakıyordu.
Seungmin'den
Çok şaşkındım, bir insan benimle tanıştığı için sevinçliydi. En yakın arkadaşının ruh eşi olduğum için mutluydu. Bunlar bana ne kadar uzak kavramlar geliyordu. İçimde öldüğünü düşündüğüm mutluluk duygusu, kalbimi hızlandırmıştı.Birinin beni sevebilme fikri...
Ruh eşim bile beni sevmez artık dediğim andan sonra masadaki herkesin bana tebessüm ile bakması. Bunlar benim için uzun süredir gerçek dışıydı. Tebessüm edenler beni arkadaş falan gördüğü için değil yatağını süslemem için kullanırdı o tebessümü.Şuan ise çok farklı bu insanlar beni tanımadan bana herkesten farklı bakıyorlardı. O an yine gözüm doldu ama bu sefer mutluluktandı. Uzun süredir mutlu olamayan ben insanların bakışı tebessümü ile mutlu oluyordum...
Gözlerimin dolması ile Hyunjin kaşlarını çattı. "Ne oldu Seungmin yanlış bir şey mi var?" başımı iki yana salladım. Zorlukla ağzımı açarak fısıltıdan farksız sesim ile "Kimse beni tanımak için sevinmezdi, kimse bana bu masada olduğu gibi tebessüm ile bakmazdı. Bunlar benim için çok farklı" sesim zar zor çıkmıştı. Her kelimem ile onların bana olan tebessümleri buruklaşmıştı. Karşımda oturan Felix hızla ayağa kalkmıştı. Ne olduğunu anlamamıştım, herkes yine bize dönmüştü. Felix kimseyi umursamadan bir çırpıda yanıma geldi.
Ne olduğunu anlamadan bana sarıldı, irkilmiştim kimse bana sarılmazdı ki. Biraz korksam da onu itmek istemedim, uzun süre sonra ilk kez bir arkadaşın gerçek sıcaklığını hissetmiştim. O an hıçkırarak ağlamaya başladım. Felix de benimle ağlıyordu. Adlarını daha öğrenmediğim iki kişi de Felix ile bana sarılmaya başlamıştı. Bana sarılırken fark etmiştim ki onlarda ağlıyordu...
Çok tuhaftı yemekhanede ki herkes film izler gibi izliyordu bizi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Koi No Yokan
FanfictionKoi No Yokan: Biriyle ilk kez karşılaştığında yaşadığın, bir gün ona aşık olacağını hissettiğin, olağanüstü duygu. Yalnız Seung artık dayanamayacak raddeye gelmişti... "Im ilk öpücük düşündüğümden daha güzelmiş, yoksa senin çilek dudakların yüzünden...