Seungmin'den
Hyunjin'in dediği gibi polisler bahçeden o dördünü sorgu için dışarı çıkarıyorlardı. Herkes şaşkınca onlara bakıyordu. Bizim yüzümüzde tebessüm vardı.Sonunda gerçekten rahat bir dönem geçirebilecektim. Yanımıza birileri gelmişti ben bunları düşünürken. Rahat mı demiştim? Unutalım onu, bu kızlar varken rahatlık bana zordu.
"Hey Jinnie, nasılsın kaç gündür yemekhanede seninle oturamıyoruz." kızlardan biri bunu diyip kolunu Jinniemin koluna değdirmişti. KISKANMADIM TABİKİ.
"Kimsin tanıyamadım da ben hiç arkadaşlarım ve sevgilim ışında biriyle yemekhanede ya da başka bir yerde oturmam da?" işte şimdi kıskançlığım gitmişti. Hyunjin cidden çok güzel seviyordu. Kızın kolunu ittirip Jin'e sarıldım. Jin'de kolunu belime atmıştı.
Yemekhaneye girip yemek yemeye başladık. Felix sürekli bir şeylere atarlanırken ben bu hallerine gülüyordum. En sonunda Changbin Hyung Felix'i çekip öpmüştü, bu sefer yanaktan da değildi. Felix aşırı utanmıştı.
Gülerek ona baktım, kıpkırmızıydı suratı. Changbin'e kızarken bir yandan yemeğe kafasını gömmüştü. Changbin sızlanmalarını takmayıp omzuna kolunu attı ve yemek yemeye devam etti.
Felix susunca Jisung konuşmaya başlamıştı, sonra herkes sohbete ortak olmuştu. Felix kızarıklığı gidince konuşmaya katılmıştı. Yemeklerimiz bitmek üzereyken biri gelmişti.
"Hyunjin Koç sana yarın voleybol seçmelerinin olacağını iletmemi istedi." diyerek hızlıca yanımızdan ayrıldı. Hyunjin "Yarın için heyecanlı mısınız Seung, Lix ve Ji. Üçünüzden biri kaptan olsanız güzel olur ha." diyerek bana göz kırpmıştı.
Bende tebessüm edip yavaşca önümdeki yemeği ittirdim. "O zaman bugün hocalardan izin alıp biraz antrenman yapalım mı üçümüz?" dedim. Bunu dememle Jisung ve Felix hızlıca başlarını olur anlamında sallamışlardı.
.
.
.
Uzun süre sonra spor salonuna voleybol antrenmanı için geliyordum. Gerçekten mutluydum, antrenmana başlamıştık. Biraz ısınmışken arkadan sesler gelmeye başladı. Arkama dönüp kim geldi diye bakacakken bana gülen Hyunjin'i gördüm.Gülümseyip "Sizin burda ne işiniz var antrenmanda yok bildiğim kadarıyla niye geldiniz üçünüzde" diyip gelen Changbin Hyung, Minho Hyung ve Hyunjin'de gözlerimi gezdirdim.
Hyunjin omuz silkerek "Sevgililerimize tezahürat yapmak istedik Seungmin Bey. Noldu kızdınız mı yoksa?" dedi. Başımı iki yana sallayarak güldüm.
Biz antrenmana devam ederken onlar oturaklarda oturmuş ciddi ciddi tezahürat yapıyorlardı. Gülümseyerek onlara bakıp voleybol oynamaya devam ettim.
Baya yorulunca kendimizi sahanın ortasına bırakmıştık. Antrenmanın bittiğini anlayan sevgililerimiz sahaya gelmişlerdi. Hyunjin beni dizine çekip yatırmıştı. Saçlarımı okşayarak benimle sohbet etmeye başlamıştı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Koi No Yokan
FanfictionKoi No Yokan: Biriyle ilk kez karşılaştığında yaşadığın, bir gün ona aşık olacağını hissettiğin, olağanüstü duygu. Yalnız Seung artık dayanamayacak raddeye gelmişti... "Im ilk öpücük düşündüğümden daha güzelmiş, yoksa senin çilek dudakların yüzünden...