Yirmi yedi

1.4K 158 195
                                    



Satır arası yorumlarınızı eksik etmeyin...
İyi okumalar


Felix

Hastaneden sonra direk eve gelmiş ve uyumuştum.

Odanın tıklatılması ile başımı kapıya çevirdim. Kapı yavaşça açılıp içeriye uzun sarı saçları nemli sevgilim girdiğinde gülümseyip ona baktım.

"Uyandın mı güzelim?"
Başımı sallayıp hafifçe yattığım yerden doğrulup yanıma gelmesi için kollarımı açtım.

Odaya tamamen girip kapıyı kapadıktan sonra yanıma gelip kollarını belime sardı. Başımı boyun girintisine koyup derince nefes aldım.

"Taemin ile konuştum Felix."

"Ne konuştunuz?"

"Ameliyat meselesini..."

"Hyunjin lütfen beni kararımdan vaz geçirmeye çalışma... evet ölüm riski çok ama yaşama oranına göz yumamam. Özellikle Jimin'in ve yeğenimin ölmesine göz yumamam."

Beni hızla itip çatık kaşları ile bana baktı,
"Ne riski?"

"Taemin ile konuştum diyorsun? Yüzde 4 lük kısmı söylemedi mi?"
"Felix biz sadece ameliyatı konuştuk... bana riskten bahsetmedi."

Siktir.
Hemde koca bir siktir.

"Hyu-"
"Ölüm riskin var ve sen bana söylemeden ameliyata mı girecektin Felix?!"

Sinirle bağırdığında yerimden sıçrayıp dudağımı büzerek ona baktım.

"Ama-"

"Sus! Sen... resmen beni umursamıyorsun Felix... beni bir hiç yerine koyup öylece ölüme mi gidecektin?!"

"Hyunjin... seni nasıl umursamayayım? Ama beni de anlamaya çalış.. o benim kardeşim!"

"Düne kadar yaşadığını.. hatta ve hatta varlığından bile haberdar olmadığın kardeşinden mi bahsediyorsun?"

"Her ne kadar haberim bile olmasa... şu an bana ihtiyacı var."

"Sana değil bir böbreğe ihtiyacı var!"

"Tanrım! Hyunjin uygun nakiller ne kadar zor bulunuyor biliyorsun, bilmiyormuş gibi konuşma! Yeri geliyor ailelerin ki uymuyor ki... bunu da senin ilik naklinde öğrenmiş olmuştuk!"

"Peki ne malum senin böbreğin uyup uymayacağı?!"

Siktir. Cidden.. niye bu kadar acele karar vermiştim ki? Telefonu elime alıp Namjoon denen adama mesaj attım.

"Bilmiyorum yani... benden istediklerine göre herhalde test falan yaptırmak istiyorlar."

"Kalbime iniyordu Felix!"

Dudak büzüp onu kendime çekip dudaklarına yapıştım.

"Üzgünüm seni telaşlandırmak istemedim."

"Felix... her ne olursa olsun bana bir şeyleri söylemek zorundasın... biz sevgiliyiz her şeyimiz bir bizim... artık benden bir şeyler gizlemeyi kes!"

Dudağımı büzüp başımı salladığımda bakışları dudaklarıma kaymış ve uzun bir öpücük bırakmıştı.
"Tanrım dudaklarını özene bözene yaratmış Felix."
Kocaman bir kahkaha bırakıp kucağına çıktım.

"Kahvaltı yapalım?"
"Ben hazırladım. Sen de duş al gel..."
Başımı sallayıp beni banyonun önüne bırakmasına izin verdim.

"Ah salak kafam! Hyunjin sen iyleşmedin.. neden izin veriyorsun kucağına çıkmama?"
Omuz silkip dudağımı öptü.
"Umrumda mı sence?"
Kaşlarımı çatıp omuzuna vurdum hafifçe,
"Umrunda olmalı!"

Angel ~Hyunlix~ ✓ Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin