My Tears In This Lake

160 22 52
                                    

Taylor Swift-The Lakes :"

Yorum isterim !

Nayeon kollarını Kyungsoo'nun boynuna dolamıştı.Artık ona karşı kibar olan insanları kırmak istemiyordu.Onları üzmek istemiyordu.Kyungsoo'nun da o insanlardan biri olduğuna inanmasına ramak kalmıştı.

Ahh çoktandır biliyordu...

"Özür dilerim Kyungsoo." Diye mırıldandı sessizce.Kolunu biraz daha hareket ettirdi.Elini çocuğun ensesindeki saçlara koymuştu.Kyungsoo'nun eli de belini biraz daha kavradı.

"Her beni üzdüğünde bu şekilde özür dileyeceksen kalbimi kırmaya devam et." Kyungsoo hazır fırsat eline geçmişken kızın kokusunu içine çekiyordu hafifçe.

Nayeon yavaşça akan göz yaşları arasından kıkırdayarak elini çocuğun sırtına vurdu hafifçe.

"Sen yine sapıklaşmaya başlıyorsun." Dediğinde hafifçe burnu çekti.

"Kaç dakikadır bana sarılıyorsun, parmakların saçlarımla oynuyor üstelik şimdi de sümüğünü montuma sildiğini hissediyorum bence asıl sapık sensin." Demesiyle Nayeon hayretle geri çekildi.

"Yah ! Burada özür dilemeye çalışıyorum sen benimle alay ediyorsun ! Sümüğümü falan silmedim ayrıca pisleşme !" Im Nayeon'un gözleri parlıyordu.

"Verdiğim tokayı takmışsın ?"

"İlk kez takmışım gibi bir tepki veriyorsun ?" Dediğinde Kyungsoo ellerini montunun cebine koyarak gülmeye başladı.Keyfi yerine gelmişti şimdi.

"İçeri dönecek miyiz artık ?" Diyen Nayeon ile Kyungsoo aklına gelen fikirle gözlerini kısıp dudaklarını ıslattı.

"Bence Sana bizi kesin sarılırken gördü, bahçede değil artık baksana.Yani muhtemelen bin tane soru sorarlar şimdi." Kyungsoo tek kaşını kaldırarak Nayeon'un tepkisini bekliyordu.Planı istediği gibi ilerliyordu.

"Doğru." Nayeon kaşlarını çattı.Şimdi onlara hiç açıklama yapası yoktu.Sana kesin görmüş olmalıydı çünkü zaten bahçe küçüktü...

"Ee ne yapacağız ?" Dedi Nayeon telaşla.Kyungsoo dudaklarını birbirine bastırıp gülmemeye çalışarak ciddiyetle konuştu.

"Kütüphanedeyken bir dağdan bahsetmiştin oraya gidelim mi birlikte çünkü daha erken ve hemen eve dönmek istemiyorum." Dediğinde kabul etmesini umarak Nayeon'a bakıyordu.

Nayeon gözlerini yere indirip dudaklarını büzdü.Kyungsoo gözlerini kırpmadan kıza bakıyordu.Şuan o kadar saf ve sevimli duruyordu ki bir daha sarılmasını istiyordu.

Nayeon işaret parmağını kaldırarak gözlerini büyüttü.

"Dur buldum ! Bugün dağa gidemeyiz tırmanmak uzun sürüyor.Biz tepeye çıkana kadar güneş batar.Gwanjuho göl parkına gidelim." Dediğinde Kyungsoo omuz silkti.Ona her yer uygundu.Yanında Im Nayeon varsa her yere gidebilirdi.

Yan yana yürümeye başladılar.

"Otobüse binmemiz gerek kartın var mı yanında ?" Diyen Nayeon ile Kyungsoo şaşkınca başını sağa sola salladı.Nayeon gülümsedi.

"Sorun yok benim yanımda var." Dedi ellerini montunun geniş cebine koydu o da.

"Bu park nasıl bir yer çocukların oyun parkı olmadığı kesin ha ?" Kyungsoo tek kaşını kaldırmış ona bakıyordu.

"Ne sandın ? Gidip salıncakta sallanıp kaydıraktan mı kayacağız ?" Dedi gülerek Nayeon.Kyungsoo da güldü.

Salıncak denince Nayeon'un aklına anneannesinin köyde ki evinin bahçesindeki salıncakta sallandığı zamanlar aklına gelmişti.Gülümsemesi hafif silindi.Anneannesini ve o salıncağı özlemişti.

Mad Woman | Kyungyeon ✓Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin