Neden yavaş yavaş ilerliyor bu yelkovan? Güzel anlar yaşadığımızda hızla akıp gidiyor, fakat berbat geçen dakikalarımız neden geçmek bilmiyor?
Kimsenin hayatı Dört dörtlük olmaz. Olamaz. Ama bi yandan da herşey de dibe batar mi bi insan?
Herkez hakettiği hayatı yaşar lafı çok bencilce değil mi sizce de? 3 yaşında ufak bir çocuğun, annesini kaybetmesi çok mu adilce?
3 yaşında bi kız çocuğu.... O yaşta annesini kaybedecek ne günah işlemiş olabilir ki?
Peki ya suan düştüğüm durum ? 18 yaşında bir kız. 60 yaşında biriyle evlendiriliyor. Etrafta ki yüzler nasıl bu kadar mutlu olabilir?
Herkezin hayalleri vardır. Peki ya benim hayallerim neden yok sayılıyor? Adalet mi bu?
Neydi adalet sahi?
Adalet, 18 yaşında ki bir kızın bakireliğini , 60 yaşında ki bir adam a vermesi mi? Eğer öyleyse bu ülkede adaletten bahsetmek mümkün dahi olamaz.
Beyaz gelinliğimle oturmuş Adnanı bekliyordum. Saçlarım ve makyajim yapılmışti. Şimdi oturmuş nikah salonuna gitmek için Adnan'ın beni gelip almasını bekliyordum. Evet ona Adnan diyorum. Adnan amca, hatta dede demiyorum. Diyemiyorum. Neden mi? 60 yaşında ki bir adam 18 yaşında ki bir kızla evlenecek kadar adi olabiliyorsa, bende o adi adama ismiyle hitap etmemin pekde bir sakıncası olmaz . Olamaz.
Artık oturmaktan popomun uyuştuğunu hissettim. Çantamdan telefonumu çıkararak kilidini açtım.
3 mesaj, 4 cevapsız çağrı vardı. Kimin aradığına baktığımda Feride ve Mete'nin aradığını gördüm . Allah'ın cezaları. Hangi yüzle arıyorlardı? Sahi nerdelerdi bunlar? Gelmeyecekler miydi nikaha? Gelmez olurlar miydı . Allah bilir kaç paraya satmışlardi beni .
Düşüncelerimi savurup mesajlara yöneldim . Mete mesaj atmıştı . İstenmeyen ot dibinde biter derler ya aynı o şekil. Mesajı açıp okumaya başladım.
- Nikah salonundayiz haberin olsun . Yamuk yapmaya kalkma sakın. Canını yakarım. Hee bu arada seni özliyeceğim lan .
Neydi bu şimdi? Tam bir gerizekalı bu çocuk ya.
Sinirlerimi bozmasına izin vermeden öteki mesajlara yöneldim. Gizli numara mesaj atmıştı. Büyük bir merakla mesajın hemen içine girdim.
- Ada herşey için özür dilerim. Mutlu olmadığını biliyorum. Evlenmek istemediğinide. Arkandan iş çevirenlere yardım ettim. Özür Dilerim.
Ne saçmalıyordu bu? Bu da neyin nesiydi? Kim bu gizli numara? İçimdeki bu kurtla diğer mesajı açtım. Cem'dendi.. İçimin sızladığını hissedebiliyordum. Gözlerimin dolduğunu hissedebiliyordum. Canım aciyordu. Titrek ellerimle mesajı açtım.
- Umarım bizden vazgeçtiğine deyecek kadar mutlu olursun.
Gözlerim dolu dolu telefon ekranına bakıyordum. Aynı mesajı defalarca okuyarak kendime işkence ettim. Beynim uyuşmaya başlamıştı. Kalbim sıkışıyordu. İçim yanıyordu. Etraf a baktığım da heryer bulanık görünüyordu.
Hemen göz yaşlarımi silip telefonumu çantama koydum. Kafami kaldırdığımda pervin hanım bana şaşkın gözlerle bakıyordu.
" Ada hanım neden ağlıyorsunuz? Makyajınız bozulmuş birazdan sizi almaya gelirler . Hemen düzeltelim. Ahhh Ahh '' diyerek endişeli bir biçimde makyaj sandığını alıp yanıma oturdu. Ona cevap vermemiştim. Şuan içimde ki yangını söndürmekle meşguldüm.
Yüzümü gözümü hızlı bir biçimde düzelttikten sonra ayağa kalktı. Elimi ovarak
" lütfen bir daha ağlama'' diyerek gülümsedi. Sandığı da alıp öteki müşterilerinin yanına gitti. Mal kadın. Sen nerden biliyorsun yaşadıklarımıda bana ağlama diyor sun.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SABIR.
Teen FictionHayalleriniz; gelecekte göreceklerinizin, yazıp çizdiğiniz mimari planları gibidir.