SABIR.

SABIR 17

Multimedyada Yağız var .

Ben bu oyunun baş rolünde miyim yoksa bu oyunun bir oyuncağı miyim ?
'' Tamam '' dedi gözüme bakarak .
'' Ne tamam dalga mi geçiyorsun benimle teklifini kabul ediyorum ışte ne yapıcaz şimdi '' diyerek bu kalın kafalıya laf anlatmaya çalışıyordum.

'' Tamam dedik kızım çık dışarı duş alıcam '' diyerek arkasını döndü.
Allahım o nasıl bir sırttır yarabbiiimmm . Tamam kendine gel Ada .
'' Bende biliyorum güzel bir sırtım olduğunu şimdi çık dışarı ''

Neeee? Sesli mi düşündüm yani ben şimdiiğğ? Ukala pislik.
'' şey-ben ş-şey'' diyerek kekelemeye başladım bile. Bravo bana heryerden açık verebilme gibi bir yeteneğim var .
Büyük başarı. Dünya rekorlar kitabına adımı yazdırabilirim.

'' Sen yalnış anladın ben öyle demek istememiştim '' diyerek gözlerimi yukarıya doğru kaldırdım. Pislik yaaa resmen pislik bu çocuk.
Aynadan bana baktığını gördüm. Dışardan konuşmamışım demek ki .
'' Ne dedin ki '' diyerek önünü bana döndü.

'' Yok bişey . Ben gidiyim senden hayır yok '' dedim ve arkamı dönerek kapıyı çarpıp çıktım. Odaya girdiğim de Serpil yeri temizliyordu.

'' Ada hanım siz geçin dinlenin. Adnan bey burda uyumayacakmış '' dedi ve elindeki bezleri ve kovalari alarak yerden doğruldu.
'' Adnan neden burda uyumuyor ki '' diyerek şaşkınlığımı belli ettim Serpil. 'e.
'' Adnan Bey kusmuğa dayanamaz . Kokusuna da . O yüzden '' dedi ve gülümseyerek çıktı odadan.

Demek ki Yağız bu yüzden bu kadar rahattı.  Serpil çıktıği esnada kapıyı arkamdan kitliyerek 'alekta movik movik' dansımi yapa yapa banyoya doğru yol aldım . İyi bir duş ve iyi bir uyku bana çok iyi gelecekti.

-
--
---
----

Sabah güneşinin yüzüme vurmasıyla yorganı kafama kadar çektim . Çekmemle geri kaldırmam bir olmuştu. Piştim resmen. Duvarda ki ahşaptan yapılmış beyaz saate baktığımda saatin 12 olduğunu gördüm.

İyi uyumusum he diyerek kalktım yataktan.
Dolabımi açarak hemen bakınmaya başladım. Turuncu bol göbeğe kadar kısa bir t-shirti üstüme geçirdim . Altıma da siyah belden dar pantolonumu giyerek aynada kendime baktım .

Pantolonun dizlerindeki birer yırtıklar bana göz kırpıyorlardi. Ayaklarımada botlarımi geçirdiğimde eksik kalmamıştı şimdi. 

Makyaj masama geçip düzleştiricimi fişe takip derecesini ayarladım. Isınana kadar yüzümü yıkamak için banyoya doğru yol aldım . Kustugum yerde hala kusmuk izleri belli oluyordu. Bugün büyük temizlik olurdu büyük ihtimal.

Banyoya geldiğimde aynadaki yansımama baktım. Yüzüm gözüm şişmiş bir değişik hal almıştı. Yüzümü yıkıyarak havluyla kuruladim cildimi. Banyodan çıkıp düzleştiricimi yokladim.

'' uff '' diyerek elimi salladım . Baya bir ısınmışti. Kafamı öne eğerek saçlarımı öne döktüm. Düzleştiriciyle düzleştirmeye başladım. Hiç teker teker uğraşan bir kişi olmadım. Böyle yapınca hem yağlı gibi dümdüz  görünmüyor doğal düz gibi görünüyordu.

Hemen işimi bitirip bir kapatıci ve bir eyeliner çektim . Fazla makyaja gerek yoktu esmer olmam yetiyordu . Ve bir de parfüm sıkarak son dokunuşlari yaptığım esnada birinin hayvan gibi kapıyı çalmasıyla son dokunuşlarimi bitirdim.

Kapıyı açıp gelene baktığım da '' insan gibi çalmayı dener misin biraz doğandan çık lütfen insan yuvasında yaşıyorsun '' diyerek pis pis baktım Yağız'a . Yağız beni süzüp elindeki telefon parçalarını bana uzattı .