29. BÖLÜM

44.9K 1.6K 103
                                    

Canlarım uzun bir süredir bölüm yok farkındaydım. Yazın olan o performansı zaten bu kış hiç beklemiyordum çünkü hem okul hem kurslarım var ayrıca da çok yoğunum kafamı bir şeye toparlamam en az iki günümü alıyor diye bilirim. Umarım beğenirsiniz, yakın bir zaman da final vermeyi planlıyorum. Finalden sonra Eyvah! Benim Sevgilim Bir Mafya daha rahat ilerleyecek ve yaza doğru yani inşallah Mayısın sonlarına doğru yeni bir hikaye daha aramıza girecek. Görüşmek üzere :)

Hacer elinde ki börek dolu tabağı masanın başına koydu. Zümrüt ile Zenan ise masanın üzerine kahvaltılıkları yerleştiriyordu. Zümrüt etrafına küçük bir bakış atıp söylendi.

"Bak görüyor musun? Birazdan abisi gelecek lakin Dicle hanım ortalıklar da yok! Ay Zenan bu kız nasıl gelin olacak! Vallahi utancımdan keşke vermeseydik diye dün geceden beridir hayıflanıyorum!"

Zenan kadının sitem dolu sesine güldü.

"Sanki biz evlendiğimizde her şeyi bilerek evlendik."

"En azından biraz bile olsa neler yapılacağını iyi bilirdik. Saat 6 da kalkar kahvaltı masasını biz kurardık! Ya bizim kız, bu evde kalacak diye kaç seneler kendi kendimi bitirdim bak şimdi de bizi rezil edecek diye korkuyorum.." Zümrüt soluksuz kalmış gibi masanın başında duran sürahiye uzandı. Emine hızlıca kadına yetişip elinden sürahiyi aldı.

"Ben koyarım hanım ağam.."

"Koy kızım koy, var bende son birkaç gündür bir sıkıntı. Bir an önce şunlar gelse de biraz rahatlasam.."

Zenan kadının heyecandan kurumuş olan dudaklarını görünce iyice gülümsedi.

"Gelirler inşallah şimdi Zümrüt. Bu kadar korkup heyecanlanma." 

Dicle konağın merdivenlerinden inerken eteklerini çekiştiriyordu. Yüzün de kocaman bir gülümseme vardı. Hala olanlara inanmıyor, inanası dahi gelmiyordu.

"Günaydın!" dedi büyük bir sevinçle.

"Heh! Konağın kızı da geldi. Kızım saat kaç ne günaydını?" Zümrüt kızını sorguya çekermiş gibi kavradı. Dicle anasına korkuyla bakındı.

"Şey uykum ağırlaşmış da bu sıralar.."

"Saat 10! Baban birazdan yıkacak konağı başımıza, sabahtan beridir kahvaltı sofrasını soruyor, zor sakinleştirdim."

"Ana zaten abimler gelmeyecek mi? Bak daha gelememişler, demek ki sıkıntı da yok."

"Yokmuş, oradan söylemesi kolay Dicle hanım. Koş Emine ablanlara yardım et."

Dicle anasınında yeni bir azar işitmemek adına mutfağa doğru yürüdü. Zehra koltuk deynekleriyle merdivenlerden inerken herkesler ona hayret ediyordu.

"Aman-" dedi Zümrüt büyük bir korkuyla. Zehra kadına doğru gülümsedi.

"Bir şeyim yok korkmayın Zümrüt hanım, bakın tedavi baya iyi geldi. Yakın süre de şu deyneklerden bile kurtula bilirmişim, doktor geçen gün öyle söyledi."

Zenan kadına ne olur ne olmaz diyerek yardım etti. Zümrüt kadına sevinçle baktı.

"Ne güzel bir haber bu böyle, Gül çok sevinecek.."

"Öyle Ahmet bile inanamadı benim bu halime." dedi Zehra gülümseyerek tekrar. 

"Oh çok şükür, inşallah en kısa süre de o deyneklerden de kurtulursunuz."

Zehra sandalyeye otururken hanım ağaya doğru döndü.

"Sizler sayesinde. Hele ki Azat öz anasıymışım gibi ilgilendi benimle. Beni çok mutlu ediyor onun bu hali. Hayırlı bir evlat yetiştirmişsiniz Zümrüt hanım." Kadının minneti gözleriden okunur gibiydi. Zümrütün koltukları hafif kabarır gibi olsa da başını eğdi. 

YABAN GÜLÜHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin