FİNAL (Devam edecek)

50.8K 1.6K 171
                                    

Öncelikle bölümün gecikme sebebi şahsıma ait, özetle yazıp yazıp beğenemem ve sonra tekrar yazmam. Bu bölümü belki yüz defa yazdım. Toplam 8256 kelime tuttu bu 35 sayfa falan ediyor, ki bence oldukça uzun. İlk defa bu kadar uzun bölüm yazdım. Bu bölümden sonra duyuru yapacağım zaten, kendinize çok iyi bakın, en azıdan Hazirana kadar :) Son olarak hikaye devam edecek. Haziran ayında Balca adlı hikayem Yaban Gülünün devamıdır, lütfen bunu defalarca söylememe rağmen yine yorumlarınızda öyle final mi olur falan demeyin. Çünkü hikaye devam edecek. Kimse öyle bir final istemez :)


Adam yalnız başına yatakta uyumayı sevmiyordu. Soğuk mermer altındaydı ve bedeni bu soğukluğa rağmen üşümüyordu. Yalnızca onsuzlukla titriyordu bedeni. Yalnız kalmanın ne demek olduğunu öğrenmesi gerekiyordu lakin o reddediyordu. Ondan biraz ötede Yeşil gözlü bir adam onu izliyordu. Acı bir şekilde ellerini başına yerleştirdi.

"O iyi değil.." dedi kıza doğru. Genç kız abisine baktı, yerde öylesine yatıyordu, bacaklarını karnına çekmişti. Büyük ihtimalle açlığı yüzündendi.

"Dicleyi bulana kadar da iyi olmayacak"

Yavuz kızın yüzünü ellerini aldı, kızın gözyaşlarını silerken yemin eder gibi bir hali vardı.

"Onu bulacağız Sevda, söz veriyorum sana.."

"Ama" dedi kız acı bir sesle,

"Her yere baktık yok, işte. O adam ona çoktan bir şey yapmıştır."

"Böyle düşünme, onun azrali biz olacağız."

"Ya çok geçse" dedi Sevda hıçkırıklarının ardından

"Dicleyi tanırım, o güçlü bir kızdır. Karşı koyacak kadar güçlü.."

BALCA (Haziran)


Bir sağ sonra bir sol tekrar iki sağ ve bir sol. Bütün bir gecenin özeti diye gülümsedi genç kız. Kocası yatakla hep kavga eder gibiydi. Kimi zaman onu ezmiyor da değildi. Hele inatla onu sarılmaları. Ah, kesinlikle o dünyanın en şanslısıydı. Genç kız adamı incelerken imrendi. Onun  böylesine huzurlu uyumasına, oysaki o bazı geceler uyanır sabaha kadar onu izlerdi. Düzgün alnına dökülen saçlarını, kimi zaman yarım açık kalan dudaklarını.. Boran aynı bir bebek gibi uyuyordu. Bebek.. Bu düşünceleri aklından silmek için adama doğru sarıldı. Daha yeni evliydiler, hemen çocuk sahibi olmak zorunda falan değildiler lakin! Ah, işte sorun buydu, 3 aylık yeni evlilik bile olsa insanlar yavaş yavaş çocuk ne zaman cümlelerini kuruyordu. Bu belki onu tedirgin ediyordu.

"Bana hiç çocuk vermesen de seni severim" demişti Boran bir gece. Bu konuşmanın ardından saatlerce onun kollarında ağlamıştı. Boran her ona sarıldığında daha da alevlenmişti hıçkırıkları. Daha çok erken evet dedi genç kız içinden, ama hiçbir problem yokken neden olmuyor ki?

Genç kız başını iki yana salladı ve bu düşünceleri yok etti. Boran ağa kızın saçlarını teninde tüy etkisiyle hissedince gülümsedi. Onunla uyanmak 3 aydır en sevdiği şey haline gelmişti. Kimi zaman onsuz yatağa bile giremiyordu. Yıllardır bu yatakta tek başına uyuyan o değilmiş gibi. Dicle saçlarında hissettiği sıcaklıkla gülümsedi.

"Günaydın balca."

"Günaydın."

"Bütün gece beni mi izledin?" Adam kızın morarmış olan göz altlarına bakıp gülümsedi. Aslında ona uykusuz kaldığı için kızması lazımdı ama kendisini seyretme düşüncesi egosunu tatmin ediyordu. Dicle kızaran yanaklarını adamdan kaçırdı ve dudaklarını ısırdı. 

YABAN GÜLÜHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin