Sessiz izleyişlerim bitmişti. Ne zaman onu görsem beni farkedince selam verir olmuştu.
"Abi hiç eve gidesim yok takılsak mı bir yerlerde?"
"Bize gidelim sen ne dersin Efem?"
"Ben eve gidesim yok diyorum sen adamı bize çağırıyorsun. Hacı takılalım diyorum. Mekanlara akalım."
Akmak kısmını eliyle dalga işareti yaparak şöyleymişti. Arif'te böyleydi işte tek derdi takılmak eğlenmek.
"Yok siz takılın ben kulübe geçiyorum."
"Ohaa Efe mekan mı buldun kardeşim? ciddi misin? gözlerim yaşarıyor.?
Deniz bir tane geçirdi kafasına. Bir şaplakta benden yedi.
"Mal, adam okulun müzik kulübüne gidiyor."
"Haa"
"Hadi hadi ben kaçtım."
Iki haftadır, Perşembe ve Cuma günleri müzik kulübüne gitmem gerekiyordu. Onu sahnede izledikten sonra hep isteyipte ertelediğim gitar aşkı gün yüzüne çıkmıştı. Dönem kayıtları bitmeden yetişebilmiştim neyseki. Henüz yalnızca iki defa gitmiştim ve henüz öğrenmeye başlamamıştık. Yeni gelen üyelerin tanışması, kaynaşması, hangi aletleri biliyorsun vs derken sonunda bilmeyenler için eğitime bugün başlanılacaktı.
Kulüp kampüsün fakültelere uzak kısmındaydi. Bu yüzden bisikletimle oraya gidiyordum.
Daha bir çok kulübünde olduğu binaya geldiğimde müzik odasını bulup girdim. Oda bayağı geniş ve çeşit çeşit enstrümanlarla doluydu. Küçük bir sahnesi bile vardı. Boş bir yere geçip oturdum.Önceden tanıştığım kulüp başkanı beni görünce dizilmiş birkaç gitardan birini alıp bana uzattı.
" Al bakalım. Klasik istiyordun değil mi?"
"Evet. Teşekkürler."
Aslında kendi gitarım vardı. Bir ara heves edip almıştım ama birkaç akor öğrenmekle kalıp öylece bırakmıştım elimden. Sonraki dönem evimden alana kadar buradaki gitarlarla idare edecektim.
Uzattığı gitarı elime alıp incelerken biri içeriye girip Başkana seslendi.
"Hey N'haber."
Tanıdık sese döndüm yine şaşırarak, burada ne işi vardı?
"Aa Efe? senin ne işin var burada?"
Aklımdaki soru onun dudaklarından dökülmüştü.
"Ne o gitar mı çalıyorsun?"
" Tanışıyor musunuz?"
"Aynı dersi alıyoruz. Ee ne zamandır çalıyorsun?
"Çalmıyorum. Henüz."
"Efe de senin gibi yeni kayıt. Öğrenmek için katıldı kulübe."
"Süper. Ben sana öğretirim."
"Okey o zaman siz aranızda halledin." Başkan yanımızdan ayrılırken bizi yalnızda bırakmış oldu.
"Öğretecek kadar biliyor musun?" Sanki bilmiyordum.
"Birkaç üye bir grup oluşturmuş, benden de katılmamı istediler. Arada onlarla sahne alıyorum. Merak etme gitarda yeteri kadar iyiyim." Biliyorum.
Elime uzandı.
" Onu bırak benim gitardan öğretirim sana."
Aslında önerisini hemen reddetmek istemiştim. Ama bu şekilde konuşup arkadaş olmak ona olan ilgimi götürebilirdi belki.
Uzaktan ışığına kapıldığın yıldızın yakından o kadarda parlak olmadığını anlaman gibi.
Elimdekini alıp gitarı eski yerine dayadıktan sonra yanıma geldi. Sırtındaki gitarı indirip kılıfından çıkardı ve yanıma oturdu. Parfümünün kokusu burnuma geliyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
EFE (boyxboy)
Teen Fiction"Uyurken izleyip saçlarımı okşayacak kadar çok mu seviyorsun beni?"