3.Bölüm

67 2 0
                                    

Merhabalar.
Okuyup oy veren herkese teşekkürler ❤️

             

Barış Akarsu - Rüzgar

                                  🌒
"Babanınız bu işte büyük rolü var Seçkin bey, ortaklık anlaşmasında beni en çok o ikna etti. Biliyorsunuz bu konuda yetenekleri çok iyi."

Tek kaşını kaldırdı, çarpık bir şekilde gülümsedi.

"Tabi biliyorum."

Seçkin yemeğin başından beri hep kısa cevaplarla yetiniyordu. Bu işten memnun değilmiş gibi huzursuz bir hali vardı. Bu dikkatimden kaçmamıştı ve eminim herkes bununun farkındaydı, en çokta Kenan bey.

Ara sıra bakışlarımız çarpışıyor ve ilk gözünü çeken ben oluyordum. Sanki mideme kramplar giriyordu ve kendimi aşırı rahatsız hissediyordum. Öyle bir şey ki kaybolduğum hissine kapılıyordum.

"Şirketimizin 25. Yılına özel davet düzenlenecek o zaman bu ortaklığı iyi bir şekilde kutlarız." dedi Onur neşeli şekilde. Bu kadar sevinecek ne var Onur?

Suyumdan bir yudum aldım. Bardağımı masaya bıraktım.

"Ben bir lavaboya gideyim  müsaadenizle."

Seçkine yan bir bakış attım, çantamı alarak masadan kalktım. Elime yüzüme soğuk su çarpıp kendime gelmem gerekiyordu.

Masamızın arkası tarafta olan lavaboya doğru hızlı adımlarla yürüdüm. Geniş bir Koridorun sonundaki kapıyı açtım ve içeri geçerek kapıyı ardımdan kapattım. Soğuk suyu açarak enseme ve boynuma elimi ıslatarak suyu vurdum. Üşüdüm ama aldırış etmedim.

Kapı açıldı ve sertçe geri kapandı. Aynadan Neslihan’la göz göze geldik. Suyu kapattım ona yüzümü dönecek şekilde lavaboya yaslandım. Bir derdi vardı anlaşılan geldiğimizden beri tek-tük konuşmuş benimle hiç muhatap olmamıştı.

Kollarını önünde birleştirerek üzerime yanaştı ve sinsice sırıttı.

"Küçücük beyninle oyun mu oynuyorsun? Yer miyim ben bu numaraları ha? Seçkinin sevgilisiymiş, sen kimsin ya!? Para avcısı sürtüğün teki!"

Derdi anlaşılmıştı, Seçkin!

"O halde bu numaraları sen yapsaydın da tavlasaydın çok sevdiğin 'arkadaşını' "

Arkadaş sözünü bastırarak söylemiştim inadına. Bir an afalladı , yüzü morardı ama çaktırmamaya çalıştı duruşunu bozmadan.

"Benim öyle bir derdim yok-"diye ellerini çözdü ve parmağıyla beni aşağıdan yukarı doğru göstererek "Şu halinle bana meydan okuyacağını sanıyorsan eğer, orda duracaksın. Ben senin gibileri çok gördüm. Cici kız tavırlarını kenara koy benim asabımı bozma çok kötü olur duydun mu ? Komik gözüküyorsun!"

Dişlerimin arasından tısladım ve yaslandığım yerden doğrularak tam karşısında durdum. Benim kimseden bir korkum yoktu. Ne o benden artıktı, ne de ben ondan eksiktim. Hele ondan hiç.

"Ne o tehdit mi ediyorsun beni? Korkacağımı falan mı sanıyorsun? Bunu sana düşündüren ne arkamdan bile geliyorsun? Git bir aynada kendine bak sonra benimle muhatap ol çakma sarışın tamam mı?"

Dudaklarını araladı bir şey demek için ama elimle durdurdum onu. Parmağımı yüzüne doğru salladım.

"Ben senin tanıdığın o kızlara benzemem hele sana hiç benzemem! Menim tehditle işim olmaz direk uygularım. O ayağını denk al bir daha benimle böyle konuşmaya kalkma aksi halde o dilini koparırım."

MÜTENÂ Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin