"Hwang Hyunjin, doktorumuz sizi bekliyor efendim."
Adımı duymam ile irkilirken belli belirsiz başımı sallayarak ayaklanıyorum. Karşımdaki kapıyı açmakla, bir önceki gelişim gibi buradan hemen ayrılmak arasında gidip gelirken aklıma birkaç gün öncesi geliyor ve adımlarımı biraz daha hızlandırıp kapıyı açıyorum.
İçeriye hızla girmemden dolayı doktorun tek kaşı havalanırken gözlerimi hızla odada gezdirip herhangi bir tehdit unsuru arıyorum. Gözüme ilişen en ufak bir şeyde koşup gitmek adına kapıyı kapatmadan öylece dikiliyorum."Hwang Hyunjin değil mi?"
Adımı tekrar duymam ile irkilerek doktora dönüyorum. Gülümseyerek bana bakan genç doktor eliyle masanın önünde rahat görünen koltuğu gösteriyor.
"Lütfen oturun."
Bir süre daha öylece dururken isteksiz adımlarla koltuğa ilerliyorum ve yerleşiyorum.
"Bir önceki randevumuzda tanışamamıştık. Tekrar görüşmek istemenize sevindim. Ben Christopher Bang, tanıştığıma memnun oldum."
Uzattığı elde gözlerim takılı kalırken bir süre sonra kendi elim ile doktorun eli arasında mekik dokuyorlar.
"Ah, üzgünüm bir anda elimi uzattım size."
Mahçup bir şekilde gülümseyerek elini kendine çekerken diğer elinde tuttuğu kalemle de önündeki kağıda bir şeyler karalıyor.
"Evet, şikayetinizi öğrenebilir miyim?"
İşte başlıyoruz.
"Ölmekten korkuyorum."
Kaşlarını hafiften çatıyor.
"Bir gün hepimiz öleceğiz, öyle değil mi?"
Derin bir nefes veriyorum. Sakin ol Hyunjin, sadece seni anlamak için böyle şeyler yapıyor.
"Hayır, aslında... Öldürülmekten korkuyorum. Sesler duyuyorum, sanrılar görüyorum."
Hızlı hızlı konuşurken o da hızlı hızlı notlar alıyor bana yetişebilmek için.
"Neler duyuyorsun? Nasıl sanrılar görüyorsun?"
Ve tam o sırada doktorun sağında Hwang'ı solunda da Hyun'u görüyorum. Gülümseyerek, fazlasıyla rahatsız edici bir şekilde gülümseyerek, bana bakıyorlar. Gözlerimi bir süre kapatıp başımı iki yana sallıyorum. Bu hareketlerim onu meraklandırıyor.
"Geçmişteki benliklerimi görüyorum, öldürüleceğimi söylüyorlar. Aslında sadece bir tane görüyordum birkaç gün önce iki oldular. Belki ilerleyen zamanlarda sayıları daha da artar, ne diyorsun?"
Gülerek konuşuyorum çünkü içinde bulunduğum durum komik geliyor, trajikomik.

ŞİMDİ OKUDUĞUN
save me from myself | hyunin
Fanfic"benden geriye bir tek bu içi is karası sayfalar kalacak, onları da yakacaklar. yaksınlar."