HATIRLATMA
Geri çekmemle birlikte çocuk güçlükle ayağa kalktı ve bikaç cümle söyledi.
Pizz:özür dilerim.. sevgili olduğunuzu bilmiyordum..
Dediği anda gözlerime baktı.. ben de onunkilere bakıyordum. İlk defa gözlerimiz konuştu..
İlk defa bana böyle bakıyor..
AŞIKMIŞ GİBİ…
3. BÖLÜM
Sonra hemen gözlerimi kaçırdım. Eskiden çektiğim acıları tekrar yaşamak istemiyorum ben.. Pizzacı çocuğa son bir kez nefretle baktım ve güçlü bir şekilde sevgili değiliz dedim. Ne düşüneceği umrumda bile değil. Aslında pizzacı çocuğun yerinde olsam bu kız bu çocukla yatmış diye düşünürdüm. Üzerimdeki gömleği gören herkes bunu düşünür.. Off.. Elbiselerim de mahvoldu. Ne giyeceğim ben şimdi?
Kahkaha atarak yanıma geldi.
T: Ne yani pizzacı çocuğa acıdın mı
A:ne diyorsun yaa
T:kendi kendine konuşmaların diyorum :) Beni bitiriyor :)
Ne ben onları dışımdan mı düşündüm? Kahretsin ya.. Salaksın Aylin.. Çok salaksın
T:bence değilsin
A:Yok artık.
Evet Aylincim. Şu saniyeden sonra düşünmeye bir son ver..
Ve cevap yok..
Hihi :) Bunu içimden düşünmüşüm :) Demek ki isteyince oluyor :)
…
İki saattir evde tek başıma oturmaktan tırnaklarımı kemirmeye başladım. Artık nereye -kime- gittiyse dönmek bilmiyor beyefendi.. Kesin bir kızın yanında. Öküz! Evde taşş gibi misafirin var ve sen hala başka kızlara gidiyorsun..
Kapının açılmasıyla trip atmaya karar verdim.
T:ben geldim :)
A:gelmeseydin..
T:sıkıldın mı prenses :)
A:bana prenses deme hem sen nerd..
Sorumu sormaya gerek kalmadı çünkü elinde alışveriş poşetleriyle karşımda duruyordu.
A:bunlar ne tilki
T:kıyafet
A:ne için
T:gömleklerimi çok sevdin galiba :)
Yaaa.. Erkek gömleklerine karşı zaafım var da ondan çıkarmıyorum. Yoksa yan odada bir dolap eşya olması umrumda bile değil..
T:al bakalım
Hala aynı ifademi bozmadan soğuk bir ifadeyle poşetleri aldım. Ne kadar merak edersen et ama o poşetleri açma Aylin..
T:bana kırgın mısın?
A:…
T:aylinn
A:…
T:tamam kendimi affettirmek için ne yapabilirim..
Bir anda yüzüm parladı
A:eşyaları yerleştirmeme yardım edebilirsin mesela :)
T:tamam :)
Poşetlerin yarısını alıp odama çıktım. Hemen arkamdan da tilki geldi. Aldığı bütün eşyaları yatağımın üzerine döküp katlemeye başladı. İnanmıyorum iç çamaşırı bile almış..
Ve gerçekten çok beceriksiz.. Katleyemiyor bile :) Ve yavaş yavaş iç çamaşırı yığınına doğru gidiyor. Bişey bulmam lazım.. Bişey bulmam lazım
Aklıma ezgiyle geçirdiğimiz zamanlar geldi. Ezgi benim çocukluk arkadaşım :) Çok saçma gelebilir ama bu konuyu konuşmuştuk. Seni seviyorum arkadaşım <3 :)
A:tilki
T:efendim
A:karnım acıktı.
T:hiç kusura bakma Aylincim bugün olanlardan sonra artık sipariş vermiyorum. Bir dünya yiyecek aldım git yemek hazırla
A:oldu canım.. Git sen hazırla
T:Güzelim kız olan sensin. Biliyorsun ben sadece yumurta kırabiliyorum ki o da tencerede..
Olmadı yaa.. Bişey bulman lazım Aylin bişey bull
A:ama benim şu an işim var o yüzden bugün sen hazırla sonra ben yaparım :)
T:bitirelim birlikte gideriz..
Olamaz yaa..
A:tamam ben gidiyorum.
Tam kapıdan çıkacakken bilerek ayağımı dolaba çarpıp şiddetli bir çığlık attım. Bilerek çarpmış olabilirim ama canım gerçekten çok yanıyor…
Bağırmamla birlikte tilki yanımda bitti ve bileğimi ovmaya başladı.
T:Aylin iyi misin neresi?
Bileğimi göstererek çok acıyor dedim.
T:tamam güzelim sakin ol.
Deyip nazik hareketlerle beni kucağına aldı ve yatağıma doğru geldi. Her yanı eşyayla dolu olduğu için beni kendi odasına getirdi. İlk defa odasına giriyorum.. Kocaman bordo bir yatağı ve aynı renkte büyük bir gardırobu var. İçindeki eşyalar çok şık bir şekilde yerleştirilmiş.. ve … Ve yatağı da çok rahat :)
Ecza dolabından birkaç krem alıp bileğimi ovmaya başladı. Üzerimde hala gömlek olduğu için rahat yatamıyordum ve tilki de bana ve bacaklarıma çok yakın olduğu için yanaklarım kızarıyordu. Erkek milleti sonuçta gözü kayıyor..
Kremi daha rahat sürebilmek için biraz daha yaklaştı.. Ve biraz daha.. Neredeyse bütün vücuduyla bana yaslanıyordu.. Gözleri krem sürerken bile bacaklarımdaydı. Size söylüyorum, bunun sonu hiç hayra alamet değil…
Elleriyle belimden tutup yatakta doğrulmamı sağladı. Tek bir kelime etmesek bile gözlerimiz konuşuyordu… Dudaklarıma yaklaşmaya başladı. Burada bir karar vermem gerekiyor…
Acaba yıllardır düşünü kurduğum anı doyasıya yaşamalı mıyım?
Ya da duygularımı terk edip beynimle mi hareket etmeliyim?
Kaçıp gitmeli miyim yoksa dudaklarımız mı buluşmalı?
Acıları göze mi almalıyım yoksa birkaç saniyeliğine de olsa onun mu olmalıyım…
Sizce?
Onla mutsuz olmak mı güzel? Yoksa onsuz mutlu olmak mı…
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Aytil&AŞK
RomanceAşık olsanız ama terk edilseniz ne yapardınız?Peki ya terk edip ileride pişman olsanız?