HATIRLATMA
Elleriyle belimden tutup yatakta doğrulmamı sağladı. Tek bir kelime etmesek bile gözlerimiz konuşuyordu… Dudaklarıma yaklaşmaya başladı. Burada bir karar vermem gerekiyor…
Acaba yıllardır düşünü kurduğum anı doyasıya yaşamalı mıyım?
Ya da duygularımı terk edip beynimle mi hareket etmeliyim?
Kaçıp gitmeli miyim yoksa dudaklarımız mı buluşmalı?
Acıları göze mi almalıyım yoksa birkaç saniyeliğine de olsa onun mu olmalıyım…
Sizce?
Onla mutsuz olmak mı güzel? Yoksa onsuz mutlu olmak mı…
4. BÖLÜM
Babamın sözü aklıma geldi… En kötü karar bile kararsızlıktan daha iyidir derdi hep. Sanırım şu an geri çekilerek en kötü kararı vermeliyim. Ona yaklaşamam… Biliyorum ki şimdi atacağım küçücük bir adım hayat boyu pişmanlığa neden olacak.
Güçlükle de olsa başımı yana çevirdim. Şaşırmış bir ifadeyle sadece gözlerime baktı. Sanırım kendini açıklama yapmak zorunda gibi hissediyor. Konuşabilmek için hafifçe öksürdü.
T:ben… Özür dilerim. Boş bulundum ve.. Neyse.
Cevap vermedim. Ne diyebilirim ki zaten?
…
Aşağı inmemle başımda bir acı hissetmem bir oldu. Bir çocukla çarpışmıştım.
İyi de sen kimsin?
S:savaş ben. Tilkinin arkadaşıyım
Evet biliyorum içimden sanıp dışımdan konuşmalarım…
A:Aylin ben de. O kadar kaba bir kız değilim. Sadece dışımdan düşünmüşüm o yüzden..
S:bu kadar hoş bir kızını kaba olmasına imkan yok zaten
Woooww :) Tuttum seni bebeğim :) Hem yakışıklı hem kibar. Savaş zıttır Tilki.. Bir de arkadaşlarmış. Kesin yanlışlıkla olmuştur..
…
Kahkahalar içinde nefes almayı unutmamaya çalışıyordum. Evet savaşlayım. Beni yemeğe davet etti ve tabii ki kabul ettim :) Tilki şu an evde oturmuş kıskançlıktan çatlıyodur kesin :) Savaşı yemeğe çıkalım mı derken resmen bakışlarıyla korkutmuştu. Ben de o yüzden kabul ettim zaten. Maksat gıcıklık olsun. Ve savaş da gerçekten çok tatlı bir çocuk.
S:aylinn. Aslında ben bu gece sana bir şey teklif etmek istiyordum
A:dinliyorum
S:Ben… Benimle çıkar mısın?
A:ArkadaŞ olarak kalsak olmaz mı savaş? Çünkü kalbim bir başkasına ait. Ve ben seninle kalbim olmadan birlikte olamam. Seni de yaralarım, ben de çok yara alırım… Ama arkadaş olarak kalırsak…
Cümlemi tamamlayamadım. Reddedilmenin ne kadar iğrenç bir şey olduğunu biliyorum ve bunu savaşa yaşatmak istemiyorum…
A:Artık.. Beni evime bırakır mısın
T:emriniz olur prenses :) Önden buyurunuz :)
Arabada hiç konuşmadık. inerken gece için teşekkür edip iyi geceler diledim. Saat çok geç olmuştu. Acaba tilki beni merak etmiş midir?
TİLKİ
T:çağla gider misin artık bak bahçedeyiz üşüdüm
Ç:içeri girelim tilki, daha zevkli olur
T:çağla kendine gel, sarhoşsun
Ç:sarhoş falan değilim tilki.
T:şu haline bir bakar mısın. Çağla bırak gömleğimi biri gelicek.
Ayağıma çelme takıp beni yere düşürdü. Tam onu üzerimden itecekken kapının sesini duymamla yukarı baktım. Hayır… Aylin… Aylin geldi..!
AYLİN
Allah belanı versin tilki! Boş durmamışsın ve yokluğumda hemen bir kızla olmuşsun. Ben senin için taşş gibi çocuğu reddettim ya.. Şu haline bak!
Neden ağlıyorum ben? Gördüğüm bu sahne karşısında neden ağlıyorum? Neden hala tilkiyi unutamadım? Neden unutamıyorum?..
2 günlük mutluluğu çok mu gördün bana hayat!! Hep bir pürüz mü çıkarmak zorundasın?
Arkamı döndüğümde savaşı hala orda buldum. Sürücü koltuğunun önüne geçip savaşın inmesini bekledim. Üstelemedi, inip yan tarafa geçti. Son sürat en yakın bara gidiyordum. Bu haldeyken kendimi avutamam, sakin kalamam… Kendimi, benliğimi, onu unutmam lazım.
SAVAŞ
Bara mı gidiyoruz? İşini biliyorsun bebeğim :) Hatta işimi kolaylaştırıyorsun. Sabaha kadar içebilirsin sorun yok :)
…
Ayağa kalkamayacak hale geldiğinde kucağıma alıp arka koltuğa yatırdım. Evin önüne geldiğimde aylini tekrar kucağıma aldım ve yukarı taşıdım
Gece daha yeni başlıyor bebeğim :)
Uyuma.. Çok eğlenicez !!!
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Aytil&AŞK
RomanceAşık olsanız ama terk edilseniz ne yapardınız?Peki ya terk edip ileride pişman olsanız?